HC Care Cilt Bakım Ürünleri

Merhaba

Hc Care Cilt Bakım Ürünleri bugün blogumda sizlerle. Biliyorsunuz 10 Aralık tarihinde tanışmıştık markanın yeni ürünleri ile. Etkinlik yazısını tam burada yazmıştım. bugün de ürünlerin bazı özelliklerinden bahsedeceğim.

Youtube kanalıma konu ile ilgili bir video çekip ekledim onu da yazımın sonunda sizlerle paylaşacağım. Şimdi Hc Care Cilt Bakım Ürünleri'nin dikkatimi çeken ve beni heyecanlandıran birkaç özelliğinden bahsetmek istiyorum. Mümkün olduğunca kısa geçeceğim, ürünleri deneyimledikçe her birine ayrı bir yazı hazırlayacağım.

Ürünlerin ortak özellikleri; dermatolojik olarak test edilmiş olması, alerjenik olmaması, silikon paraben içermemesi, hayvanlar üzerinde test edilmiyor olması. Tıpki markanın saç ürünlerinde olduğu gibi.

İçeriklerine baktığımızda, hiç aklımda yokken bana video çektiren özellikleri görüyoruz. Nedir bunlar?

Argireiline kırışıklık karşıtı peptit. Argireline, ince çizgiler derin kırışıklıklar üzerinde etkisi olan bir madde. Botoksa alternatif olduğu söyleniyor. Mesela Dr. Mehmet Öz bu içerikle ilgili %10 civarı kullanılması gerekiyor diyormuş. Bugüne kadar en fazla %13 kullanılmış. HC Care cilt bakım ürünlerinde ise %15 kullanılmış ki bu benzer ürünlerde çok iyi bir oran. %10 içeren ürünlerle tester yapılmış 15 gün sonra kırışıklık derinliklerine %17 azalma gözlemlenmiş. Bunu da belirteyim. Kadınlar üzerinde yapılmış bu test ve günde iki defa uygulanmış ürün.

Diğer bir dikkatimi çeken ise Yeniden Diriliş Bitkisi (Resurrection plant) Bu bitki, 100 yıl boyunca kuru ot olarak sürüklenip, ilk yağmur damlasında kök salan ve yeşeren tek bitki. Ve ülede sadece Hc Care cilt bakım ürünlerinde mevcut ne kadar ilgi çekici ve ümit verici değil mi?

Markanın cilt bakım ürünlerinde oldukça fazla çeşit var. Temizleme grubu, anti aging, leke karşıtı, göz çevresi, güneş kremi gibi. Ben deneyimledikçe sizlere tek tek anlatacağım; bendeki etkilerini ve ürünlere ait bağımsız özellikleri. 

Bu arada atlamadan belirteyim temizleme ve nemlendirme ürünlerinin tamamında cilt tonu dengeleme var. 

Şimdilik bu yazı ön bilgi yerine geçsin, detayları uygulama yaptıkça size sosyal medya hesaplarımdan aktaracağım. Deneyim sonuçları ise yine blogda olacak. 

Son olarak lansman gününden bir fotoğraf ve konu ile ilgili çektiğim videoyu sizlerle paylaşayım. Tekrar görüşmek üzere 

Sevgiler

Ayşenur Yazıcı ve Asena Değerli ile birlikte

Devamını Oku »

Flormar Eye Perfection Primer (Far Bazı)

Merhaba

Bugün Flormar far bazından bahsetmek istiyorum size. Flormar Eye Perfection Primer'ı uzun süredir kullanıyorum, hatta bu ikinci tüp. Yazmakta geciktim farkındayım. Hemen blogda yerini alsın o halde.

Önce yine vaatlerini yazayım ardından özellikleri ve kendi deneyimime geçeyim.

Baz ile ilgili, makyajın daha kalıcı olması, pürüzsüz görünüm kazandırması vaadleri var Flormar'ın sitesinde. Göz çevresinde ağırlık oluşturmadığı ve içeriğindeki yosun özü ile cildin sıkılaşmasına yardım ettiği, bunun dışında meyve ve bitki özleri sayesinde de kan dolaşımını hızlandırarak cildin daha canlı göründüğü ifade edilmiş.

Ürünün 4 farklı rengi var. Warm Ivory 001 Sweet Coral 002 Shimmering Champagne 003 Bright Illuminator 004. Bendeki 004 Bright İllumintor. Sarı alt tonlu ten ürünlerini sevdiğimi biliyorsunuz, kendime daha uygun buluyorum, o sebeple de bunu seçtim ilk aldığımda. Kullanıp doğru saptama olduğunu görünce yine aynısını aldım. 002 Sweet Coral ve 003 Shimmering Champagne hafif ışıltı ve sim barındırıyor hatta aydınlatıcı olarak kullanan arkadaşlarım bile var bu renkleri. 001 Warm Ivory ise zaten benim ten rengimle hiç uyumlu değildi, çok açık.

Flormar Eye Perfection Primer 12 ml siyah bir tüp içinde, likit yapıda ince bir ucu var ve ürünü sıkarak alıyorsunuz.

Ben ürünü çoğunlukla parmaklarım yardımı ile yerleştiriyorum. Bazen de minik süngerlerimden yardım alıyorum. Göz makyajımı daha canlı göstermesi, kalıcılığı arttırması bakımından oldukça başarılı bir ürün diyebilirim. Sevmediğim tek özelliği; aşırı likit yapısından dolayı tüpten alırken çok dikkat edilmesi gerekiyor. Ben buna alışana kadar ilk kullandığım tüpün yaklaşık yarıya kadar olan bölümünü ziyan ettim desem yalan olmaz:) Bazın evdeki yeri sabit gün içinde tazeleme gerektiren bir ürün olmadığından çantama atmıyorum. Dolayısı ile de tüpün duruş şeklini kontrol ederek bu durumu hafifletmeye çalışıyorum. 

İlk aldığımda 20 lira gibiydi, indirimsiz. Daha sonra bir alışveriş sitesinde 14 lira gibi bir rakama görmüştüm o şekilde atmıştım sepete. Mutlaka kullanmaya devam edebileceğim ürünlerden. Eğer siz de iyi performansı olan, uygun fiyatlı bir far bazı arıyorsanız denemenizi öneririm. Sadece alırken renk konusunda net olun ve bu konuda personelden yardım isteyin. Özellikle Flormar'ın kendi mağazasındaki personel oldukça bilinçli ürünler konusunda. bu arada Flormar Şirinevler şubesi personeline burdan selam yazayım. Uzun zamandır uğrayamıyorum ama geleceğim. Müşteriye gerçekten olması gerektiği gibi yaklaşıyorlar. Bu anlamda Flormar yönetimini de tebrik etmek gerekiyor. 

Yeni bir yazıda tekrar görüşmek üzere.

Sevgiler.

Devamını Oku »

Rimmel London 24HR Supercurler Volume&Curl Maskara

Merhaba

Bir süredir maskara yazısı yazmıyordum.

Bugün Rimmel London 24HR Supercolor Volume Maskara'dan bahsedeyim sizlere.

Her maskara yazımda belirtirim; uzun, sık ve kıvrık kirpiklerim yok benim. Durum böyle olunca makyajda vazgeçilmezim maskara oluyor. Maskara seçerken de uzatsın, dolgun göstersin, Kıvırsın filan istiyorum.

Bu Rimmel Supercolor maskara nın da kirpikleri kaldırma tam siyah olma özelliğini duyduğumdan merak ediyordum.

Bu maskaranın 24 saat kalıcı olma vaadi de var, isminden anlaşıldığı gibi ama o bölümle çok fazla ilgilenmiyorum. Bir maskara en fazla 10 saat kalıyor kirpiklerimde, sonra siliyorum.

Fotoğrafta gördüğünüz gibi bir fırçası var. Sentetik kılları olan ve kıvrımlı bir fırça. Uygulama esnasında kirpikleri kavrıyor ve hafif doldurarak uygulamayı tamamlamanıza izin veriyor.

Rengi evet, tam siyah. Kirpikleri de kaldırıyor kıvırıyor. Sizlerle sonuç paylaşacağım için 16 saat silmedim, beklettim. Yaklaşık 10 saat sonra o güzel kaldırılmış kıvrılmış kirpikler formunu kaybetmeye başladı, gerçi az bir zaman da ayılmaz. 16 saat sonunda maskara kirpiklerimde duruyordu ama varlığı ile yokluğu belli değildi. Kirpiklerim kopmadı, topaklanma dökülme oluşmadı kullandığım sürelerde.

Eğer maskaradan beklentiniz kirpiklerinizi kaldırıp kıvırması ise memnun kalacağınızı düşünüyorum. Ama benim gibi zayıf kirpiklere sahipseniz ve hacim istiyorsanız yeterli gelmeyecektir.

Bir çok kozmetik ürününde olduğu gibi beklentilere göre cevabı var bu maskaranın da. Yani beklentiniz siyah ve yukarı doğru kıvrılmış kirpikler ise tamamdır. Ama benim gibi kirpikleriniz yetersiz olduğu için hacim dolgunluk vs istiyorsanız siz aradığınızı bulamayabilirsiniz. 

Kısacası hemen hemen vaatlerini yerine getirdiği için, o anlamda başarılı ama benim kirpiklerime yeterli gelmediği için bittiğinde yenisini almayacağım sanırım.

Rimmel London ürünleri oldukça ekonomik arkadaşlar. Yine bu marka Watsons Mağaza'larında satılıyor.Yeri gelmişken; Watsons olayı ile ilgili henüz bir karar vermiş değilim. Yaşanan olay sonrası sosyal medyasının başarısız olması krizi yönetememesi biraz can sıkıcı oldu. Dev bir markanın hem yaşanan bu olayı hem de sosyal medyasını nasıl telefi edeceğini merak ediyorum. Ve bir mağazasına ziyaret düşünüyorum personelde nasıl bir değişiklik var gözlemlemem gerekiyor. Yargısız infaz yapma yaşını çoktan geride bıraktım. Tüm bunların sonucunda vereceğim kararımı. Bir de belirteyim ben net konuşursam gerçekten uygularım, bazı  watsons boykot diyenlerin bir süre sonra alışverişlerini izleriz boykot ettikleri platformda:)

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Maybelline Baby Skin Pore Minimizer

Merhaba Yeniden;

Maybelline Baby Skin Pore Minimizer deneyimimden bahsetmek istiyorum size. Bu Maybelline gözenek gizleyici makyaj bazını bir süredir kullanıyorum. Sanırım yeterli kanaat oluştu bende.

Makyaj bazı sevenlerden misiniz kullanır mısınız bilmiyorum ama bir süredir ihtiyaç olduğunu düşündüğümden ben kullanıyorum.

Her makyaj bazı aynı amaçla kullanılmıyor tabi ve vaatleri de ona göre farklı.

Biliyorsunuz bazı bazlar gözenek küçültmek, bazıları kadife fon oluşturmak için, bazıları makyajın daha kalıcı olmasını sağlama konusunda iddialı. Hangisinin hangi anlamda daha başarılı olduğunu ise deneyerek çözüyoruz, deneyimine güvendiğimiz bloglardan veya arkadaşlarımızdan öğrenerek alıp kullanıyoruz. 

Maybelline Baby Skin Pore Minimize daha ağırlıklı olarak gözenekleri minimize hale getirmeyi vaat eden bir baz.  Adından da anladığımız gibi bebek cildi gibi küçülmüş gözenekler. Bu aşamada hemen şunu belirteyim ürün tedavi edici değil. Yani kullandıkça, zaman içinde gözenekler kapanacak bitecek olayı yok, anlık bir kamuflaj bu. Daha önceki bir yazımda benzer bir soru sorulmuştu "kalıcı mı?" diye hemen hatırlatayım dedim. Özellikle makyaja yeni başlayanlar veya baz kullanımına yeni başlayanlar denk gelirse, bir not olarak dursun burada.

İnce bir ucu olan 22 ml plastik bir ambalajda. Şeffaf jel yapısı var, bana meşhur UHU yu hatırlattı, biraz daha koyu kıvamlı:) Kokusu çok belirgin değil, beni rahatsız etmedi. . 

Ben bu ürünü tüm yüzüme de kullandım makyaj öncesi, sadece gözeneklerin daha fazla olma olasılığı olan burun çevresi ve alın bölgesine de. Bunu uygulayıp üzerine sevdiğim başka bir bazı da uyguladığım oldu ten makyajına geçmeden.

Şimdi şöyle değerlendireyim; vaatlerinde gözenek küçültme olayı tamamen doğru. Benim gözeneklerim çok belli değil ama belli olan bir arkadaşımda özellikle denedim kamuflaj tamam. Ancak bu ürün bana kalırsa lokal olarak kullanılmalı. Mesela uygulama sonrası dokusunu sevdiğiniz, makyajın kalıcı olmasını sağlayan bir baz ile kullanabilirsiniz. Ürünü araştırırken tüm cilde uygulayanların çoğunlukta olduğunu gördüm.

Eğer makyaj bazında aradığınız yukarıda yazdığım özelliklerin hepsi ise yazık ki bu ürün size yeterli olmaz. Ama sadece gözenekler küçülsün diyorsanız bana göre işinize yarayacaktır. Böyle derken kesinlikle diğer baz özelliklerini yerine getirmediği anlaşılmasın ama en verimli olduğu yer yine kendi vaadi olan gözenek küçülmesi.

Baby Skin Pore Minimizer ülkemizde satılmıyor. Bana Deneyen Bayan'ın hediyesiydi, daha önce yazdığım Maybelline Fit Me Concealer gibi. Muhtemelen yine yurt dışı ürün satışı yapan instagram hesaplarında vardır.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Hüzün Sarısı Sadece Kozmetik Yazacak!

Merhaba

Küçük bir duyuru için yazmak istedim bu yazıyı size. Hüzün Sarısı kozmetik blogu olarak yazılarına devam edecek artık.

Kısaca açayım; yaklaşık 3 yıl önce yaşam blogu olarak yazmaya başladım. İlerleyen zamanlarda baktım ki en çok kozmetik yazılarım tıklanıyor, bu yazılarıma yorum ve soru geliyor. Son 3-4 aydır ise takipçilerimden direkt istekler gelmeye başladı "neden sadece kozmetik yazmıyorsunuz" benzeri sorular. Acaba olur mu? olursa nasıl olur? gibi soru cevap yaptım kendimle. Bir gecede karar aldım. Blogumun tasarımını yapan Sosyal Medya Kafe yazarı Sibel Hanım'a yazdım menü sekmesini değiştirdik. Gün içinde snapchat (huzunsarisi) ve instagram (huzunsarisiblog) hesaplarımdan duyurdum bu değişikliği. Şimdi de burada yazayım istedim; hala farkında olmayanları görüyorum çünkü. 

Duyuru sonrası nasıl tepkiler aldığımı sorarsanız onu da anlatayım hemen. Kozmetik blogu olmama zaten bunu talep edenler çok sevindi. Konu dışında olanlardan da güzel destek mesajları aldım. Durum ile ilgili yapılan ve hoş olmayan kulisler gerçekleşmiş onun bilgisi de kulağıma geldi. Kimsenin endişe etmesine gerek yok! Bende değişen bişey olmayacak, yine uygun fiyatlı ürünler çoğunlukta olmak üzere alıp denediğim ürünleri yazacağım. Sahte takipçi almayacağım, bu konuşanlar gibi, o sebeple siz hep benden üstün(!) olacaksınız:)) Yani dert etmeyin o kadar. 

Arkadaşlar bir de gündem ve diğer konularla ilgili yazılarımı özellikle takip eden bir kitle var onlar için de Çaykolik Blog isminde bir blog açtım. Kozmetik dışı konularda ise orada buluşacağız. Takibe almak isteyeni beklerim.

Sizler kozmetik blogu olmam konusunda ne düşünüyorsunuz?

Devamını Oku »

Kozmetik Bloglarından Duyuru!

Kozmetik blogu yazarları olarak bir süredir aramızda konuştuğumuz ve bizi rahatsız eden konuları sizinle de paylaşalım; bir kez daha ve umut ediyoruz ki son kez (kozmetik blogları) biz kimiz, ne yaparız, amacımız ne anlatalım istedik. Umuyoruz ki bu açıklama ile hem kendimizi size anlatabiliriz; hem de son zamanlarda kulağımıza gelen, son derece yanlış ve verdiğimiz emeği hiçe sayan algı operasyonlarını değersizleştirebiliriz! Biz kozmetik blogu yazıyoruz; "hobimiz" bu renkli dünya yani! Makyaj malzemelerini gördüğümüzde aşkla bakıyoruz, gözlerinden kalpler çıkan emojilere dönüyoruz. Yeni bir üründen bahsederken sesimiz yükseliyor; kalp atışlarımız hızlanıyor. Saatlerce bir rujun "rose gold" ambalajına güzelleme yapabiliyoruz; ya da bir marka tenimize uyan fondöten getirmediğinde günlerce söylenebiliyoruz. Yeni bir far paleti aldığımızda kullanmadan önce günlerce bakışıyoruz. Fırçalarımızı arada bir elimize alıp okşuyoruz; yumuşaklıklarıyla kendimizden geçiyoruz. Kozmetiği yalnızca sevmiyoruz; tutkuyla bağlıyız. 

Biliyoruz ki aranızda bizim gibi olanlar, bu yazıları okuduğunda "deli galiba" demeyenler de var! Ama biz kozmetik blogu yazarı olarak, bu tutkumuzu bir farklı seviyeye taşıyıp, kozmetiklerle ilgili bildiğimiz ve anladığımız ne varsa yazmayı da seviyoruz. Okuyanlara bizim gözümüzden bu güzellikleri anlatmayı, iyi-kötü ne varsa paylaşmayı, yeniliklerden sizi haberdar etmeyi, gelen yorumlarla yeni bir şeyler öğrenmeyi seviyoruz. 

Şu an bu yazıyı okuyorsanız, biliyoruz ki siz de okumayı seviyorsunuz! Kozmetik bloglarımızda akışa hareket katmak için ara sıra yeni mekanlar gibi farklı konulara yer versek de, bizim uzmanlık alanımız kozmetik! 

Tüm dünyada "uzmanlaşmak" değerliyken, Türkiye'deki "ne iş olsa yaparım abi" kültürüne karşı gelip, moda adıyla "lifestyle blogger" olmak yerine "yalnızca kozmetik yazmaya devam etmeyi" tercih etme nedenimiz de bu: bildiğimiz işi yapıyoruz. Pek çoğumuz da bu işi gayet iyi yaptığı için kozmetik firmalarından işbirliği teklifleri alıyor; dolayısıyla işbirliği çalışmaları da yürütüyoruz. Ama, her işbirliğine de evet demiyoruz; birlikte çalışacağımız firmaları, gideceğimiz yerleri de inceleyerek seçmeye çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki her gün, günde 3-4 ayrı yere gidip aynı hafta içinde de çeşit çeşit bakım yaptırmak karşı taraftan bakınca "pek de güvenilir görünmüyor"... Eleştirilerin bir kısmı da burada başlıyor: işbirliği çalışması yapılan ürünleri iyi yazma, kötüye kötü dememe, "her ürünü sevdiğini söyleme" gibi... 

Önce şu konuya açıklık getirelim: Türk yasalarına göre herhangi bir firmayı medya aracılığı ile karalamak suçtur. Bir ürünü dilinizin kemiği olduğunu unutarak kötülerseniz, firmanın sizi dava etme hakkı vardır. Ama bu her ürüne "harika" demek zorundasınız anlamına gelmez. Zaten ister makyaj ürünü renkli kozmetik, ister de cilt bakım ürünü olsun, kozmetik ürünlerinin performansı görecelidir; kişiden kişiye değişir ve birine çok iyi gelen üründen diğer bir kişi hiç sonuç alamayabilir. Bu yüzden de aklı başında bloglar bir üründen bahsederken, yaygın adıyla "PR ürünü" olsun olmasın, "olumlu ve olumsuz yönlerini" yazarlar, kendi ten renklerini ya da cilt türlerini belirterek "bende etkileri bu oldu ama farklı ten renklerinde, cilt türlerinde farklı performans gösterebilir" gibi bir cümleyle de bitirirler. Ya da o ürünü hiç yazmamayı da tercih edebilirler. Ama zaten iyi bir kozmetik blogu okuruysanız, bunu yapan ve yapmayan blogger ayrımını şimdiye kadar çoktan yapmışsınızdır ve kozmetik bloglarının "her önüne gelen ürünü övmediğini" de zaten gayet iyi biliyorsunuzdur. Ayrıca yine iyi okurlar bilirler ki, iyi kozmetik bloggerları kendilerine gelen PR ürünlerinin kat be kat fazlasını kendileri yeni ürünleri merak ettikleri için ve kozmetikleri tutkuyla sevdikleri için "kendi ceplerinden" hiç düşünmeden; hatta göze batacak biçimde harcarlar. Fotoğrafın kurgusundan çekimine, ışığından kompozisyonuna, yazıların planlanmasından ürünün yazılmasına kadar her ayrıntısıyla ince ince uğraşıp büyük emek verdiğimiz bloglarımızı, bizim bu hobiye bakış açımızı, ve "doğru bilinen yanlışları" size en net şekliyle anlatmaya çalıştığımız bu yazı umuyoruz ki bir milat olur ve bir daha da kendimizi kimseye anlatmak zorunda kalmayız... Kozmetiği ve bu tutkumuzu paylaşan herkesi çok seviyor, bizleri okuduğunuz ve umuyoruz ki anladığınız için de şükran duyuyoruz! Kozmetik Blogu Yazarları

NOT: Eğer "bu yazı beni de anlatıyor" diyorsanız, ilk okuduğunuz blogun adını referans göstererek /etiketleyerek kendi blogunuzda ya da Instagram sayfanızda yayınlamanızın hiçbir sakıncası yoktur; hatta mutlu oluruz! 

Devamını Oku »

Farmasi Pure Herbal Onarıcı El Kremi

Merhaba

Bir süredir el kremi yazısı yazmıyordum, o sebeple  bugün blogda Farması Pure Herbal Onarıcı El Kremi olsun istedim.

Yazmam gereken, biriken yazıları tahmin bile edemezsiniz. Ne kadar düzenli notlar alsam da birbirine karışacak ürünler diye endişe ediyorum:)

Farmasi'nin yerli bir marka olduğunu hatırlatarak ürüne geçeyim.

Aslına bakarsanız bu krem yıpranmış ve çatlamış eller için formüle edilmiş. Ellerimde böyle bir sorun olmasa da el kremi merakıma yenildim:)

İçeriğinde Aloe Vera özleri, altın çiçeği özleri, mimoza özleri ve F vitamini varmış. Bu özler araştırıldığında muhteşem etkiler bıraktığı gözleniyor. 

Koyu kıvamlı bir ürün. İlk denememde sanırım biraz fazla almışım, dakikalarca emilmedi. Sonraki deneyimlerimde daha az kullandım ve rahat emildi. 

Annemin elleri çok kurudur, yani aşırı kuru. Kış aylarında çatladığı bile olur. Son gidişimde yanımda götürdüm 3 gün gözlemledim ve sordum. Verdiği cevap "ellerim hafifledi, biz alalım bu kremden" oldu.

Demek ki neymiş? Bana fazla anneme tam gelmiş Farmasi Pure Herbal Onarıcı El Kremi. 

En iddalı vaadini görebilmek için ciddi anlamda kuru, çatlamış ve yıpranmış ellerde kullanılması gerektiği düşüncesindeyim. Benim, annemin tecrübesine göre de, ellerinde böyle sorunları olanların bu kreme şans vermesi gerektiği kanaatindeyim.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

LR Racine Q10 Set

Merhaba

LR Racine Q10 Set ile ben geldim. Çok övülen ve anlatılan Lr ürünlerini, Lr iş ortağı olduğumdan beri kullanmaya ve sizlerle paylaşmaya devam ediyorum.

Daha önce Lr Colours Lipstick ve Lr Serox Göz Pedi deneyimimi sizlerle paylaşmıştım. Şimdi de Lr Racine Q10 setten bahsetmek istiyorum.

Bu setin içinde gece kremi, gündüz kremi ve göz çevresi kremi var. Biraz vaatlerine bakalım ardından ben kendi fikirlerimi yazacağım.

25 yaş üstü kullanımı önerilen bu ürünün tüm cilt tiplerine uygun olduğu belirtilmiş. Güneşin etkilerinden korumak, yeterli nem ve oluşabilecek ilk kırışıklıkları önlemeyi vaat ediyor. 

CoEnzym (Q10) içeriyor. Bu da hücrelerimiz için gerekli A C ve E vitaminlerini barındırıyor. Krem içinde yosunlardan elde edilen komplexin nem tutma özelliğini arttırdığı da belirtilmiş. Ayrıca göz çevresi kremi için de aynı şeylerden bahsedip göz çevresini gergin tuttuğunu belirtip, koyu halkalara etkisi olduğu söylenmiş.

Gece ve Gündüz Kremleri 50 ml ve göz çevresi kremi ise 15 ml diyerek geçiyorum kendi deneyimim ve düşüncelerime. Gece ve gündüz kremleri cam kavanozda sarıya dönük bir renkte. Kıvam olarak akışkan değil. Göz kremi ise plastik tüp ambalajda.

Gece ve gündüz kreminin nem vermesini sevdim, emilim hızını gayet yeterli buldum. Ayrıca iyi bir makyaj tutucu olduğunu gözlemledim. Cildimde çok belirgin değişiklikler oluşturmasa da nemlendirici olarak dediğim gibi gayet yeterli her ikisi de.

Göz çevresi kremi ile anlaşamadım, sebebi ise daha geç emiliyor olması ve bunun bana eziyet olması. Nasıl mı? Ben gece bakımımı yatmadan hemen önce yapıyorum. Kremlerimi ve ojemi sürer fazla beklemez yatarım. Ama göz kremi tam emilmediğinden gözlerime doğru iniyor ve gecenin bir yarısı gözlerim yanıyor:) Tüpü bitirene kadar çok dikkat etmeye çalıştım bu duruma ama bu bana eziyet oldu dediğim gibi. Kremin nemlendirmesi güzel evet ama bahsedildiği gibi göz çevresi halkalarında bir etkisini görmedim veya gerginlik hissini duymadım. 

Bu setten tekrar alacak olursam gece ve gündüz kremini alırım ama göz çevresi kremi ile mücadele edecek vaktim ve sabrım yok.

Gözlerimdeki etki belki de benim cilt tipimden kaynaklanıyor ama durum bu.

Fiyat performans değerlendirmesinde göz çevresi kremi hariç, lr iş ortağı olmanın+40 avantajı ile alındığında başarılı buldum.

Puan soranlar için göz çevresi kremi 10 üzerinden 4, gece ve gündüz kremi 8

Yani bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Yves Rocher Bitkisel Kozmetik Laboratuvarları’nın Yeni Yıl Özel Koleksiyonu ile Sevdiklerinizi Gülümsetin!

Yves Rocher’nin yeni yıl özel koleksiyonu birbirinden özel hediye seçenekleri sunuyor. Koleksiyonda; makyajdan, vücut bakımına birbirinden özel ürünler yer alıyor.  

Banyo rutininizde bile yılbaşı ruhunu yaşamak istiyorsanız armut ve kakao; badem ve kızılcık, baharat ve mandalina içerikli duş jellerinin keyfini çıkarın. Tüm bu içeriklere sahip el sabunu, dudak balzamı, el kremi ve vücut losyonu ve EDT ile rutininizi tamamlayabilir. 

Yılbaşı soflarınıza romantik bir dokunuş katmak isterseniz, aynı içeriklere sahip mumlardan alabilirsiniz. Makyaj ürünleri, ten, göz, dudak için ayrı oluşturulmuş .  

Göz makyajınız için; akçaağaç, çam yeşili, gri, haki, hardal ve kahve renk seçenekleri ile jumbo göz kalemleri ve özel zevkler için geliştirilmiş 5’li Yılbaşı Özel Far Paleti yer alıyor. Parti havasında bir göz bir makyajı yapmak için üretilen farların içeriğinde, farlara yumuşacık dokusunu veren Pirinç Özleri yer alıyor. Çekici bir göz makyajı ile oluşturduğunuz görünümünüzü, yumuşacık dokusuyla  dudakları kaplayan Parlak Kalem Ruj’un kırmızı tonu ile tamamlayabilirsiniz. Koleksiyonun gözde ürünlerinden 5’li ruj palet, Aydınlatıcı Mozaik Pudra ve Oje Aydınlatıcı ise daha şimdiden makyaj çantanızın vazgeçilmesi olmaya aday.

 Aralık ayı itibari ile tüm Yves Rocher mağazalarından ulaşabileceğiniz ürünlerle, bu özel geceye hazırlanmak istiyorsanız sizlere en yakın Yves Rocher mağazasını seçmeye ne dersiniz? www.yvesrocher.com.tr

*basın bültenidir*

Devamını Oku »

L'oreal Infallible Matte Fondöten

Merhaba

L'oreal Infallible Matte Fondöten ile buradayım. Uzunca bir zaman önce almıştım ancak yazısını hazırlama fırsatı buldum. Aslında bakarsanız kozmetik mağazasına markanın cam şişede olan fondötenini almak için girmiştim ama bu mat olanından da o kadar bahsediliyordu ki, bir anda karar verip bunu aldım.

Ambalaj üzerinde vaatleri net ve kısa, şu şekilde bahsediyor: Dokusu orta, kapatıcılık yüksek sonuç ise mat. 24 saate kadar kaldığı da vaatler arasında biliyorsunuz.

Plastik bir tüp içinde 35 ml. Bendeki rengi 20 Sand. Pembe alt tonlu bir fondöten bu. Cildime kapanması gereken çok önemli bir kusur yok şimdilik (hamdolsun), buna rağmen makyajda fondöten olmazsa eksik kalıyor gibi geliyor bana. Ancak yaz mevsiminde veya çok kısa süreli bir yere gideceksem BB krem kullanıyorum. O sebeple de sayısını bilmediğim marka denedim, deniyorum her ne kadar hepsini buraya yansıtamasam da:)

Şimdi gelelim sonuçlara. Doku orta demişti ya vaatler, ortanın bir tık altı bana göre. Kapatıcılık yüksek demişti o da yükseğin bir tık altı. Sonuç evet mat. Pudralı yapısını ve pembe alt tonlu oluşunu bir defa daha hatırlatayım.

Kapatıcılığını aşağıdaki fotoğrafta görüyorsunuz. Üzerine ürün bıraktığım damarı kapattığı kadar kapatıcılık. Yan taraftaki damara uygulamadım. Bana yeterli bu kapatma ölçüsü ama çok fazla kusur kapatılacaksa yeterli olmayabilir, yardımcı ürünler gerekebilir.

Ürünü uygulama esnasında en iyi  sonucu süngerle aldım. Her ne kadar parmaklarla uygulamayı sevsem de eski toprak olarak (eskiden sünger mi vardı), bu üründe de bazılarında olduğu gibi sünger daha güzel dağıttı ve bütünleştirdi. 24 saat hiç kalmadı yüzümde temizledim ama günü gayet net kurtardı. Cildiniz nasıl olursa olsun kesinlikle bir nemlendirici olmadan uygulandığında sorun oluşuyor bu üründe onu hemen aklıma gelmişken yazayım.

Biliyorsunuz artık, benim cildim kuruya dönük karma. pullanma vs yaşamadım Loreal Infallible Matte Fondöten ile ama cildimi çok çok fazla mat gösterdi. Hatta olay matlıktan çıktı ruhsuz bir görüntüye sahip oldum. Onu kullandığımda daha canlı allıklar ve aydınlatıcı kullanarak biraz canlılık kattım yüzüme. Ürün hakkında kanaatim oluştuğuna göre yazayım dedim ama sanıyorum ki daha fazla kullanamayacağım. Üstelik baya bereketli de bir ürün hala ciddi miktarda var içinde. Cildi yağlı olanlar sanıyorum daha fazla memnun kalmıştır üründen. Ben de yağlı cilde sahip bir arkadaşıma vermeyi düşünüyorum.

Ben aldığımda 40 lira gibi bir rakam ödemiştim ancak sanıyorum şimdi daha uygun fiyatlara alabilirsiniz. Kozmetik mağazalarının indirimleri bazen çok cazip oluyor. Yalnız az önce fiyatlara bakarken Boyner'de 52 lira olması şaşırttı. Acaba yanında gram altın filan mı veriyorlar? Ah şu marka(!) bedelleri hep tüketiciden çıkıyor.

Vaatlerinin bir çoğunu yerine getirdiği için 8 puan desem de benim ihtiyacımı karşılamadığı için yollarımız ayrıldı.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Flormar Extreme Color Lip Matte

Merhaba

Çok uzun zaman önce yazmam gereken ama atladığımı yeni farkettiğim bir ürünle bugün konuk olduk size. Flormar Extreme Color Lip Matte.

Daha önce yazmam gerekiyordu dedim, çünkü gerçekten çok beğendiğim serilerinden biri Flormar'ın. Ancak yazık ki bulmak çok mümkün değil. Sitesinde de sadece 02 rengi kalmış sadece.

Bendeki renk 01 Protagonist. Çok hoş bir mor ve mavi alt tonlu. Tam bir kış rengi.

Yalnız bu seri ile ilgili nette arama yaptığımda şöyle bir yanılgı gördüm. "falanca ruj kadar bir matlığı yok" demişler. Zaten bu likit rujun yarı mat olduğu sadece Flormar sitesine bakılsa görülecek. Bir ürünü kullanmadan hakkında bilgi edinmek için biraz okumak zor geliyor sanırım.

Ürünün vaatlerinde yoğun renk verdiği, dudakları koruma nemlendirme ve besleme özelliğine sahip olduğu belirtilmiş. İçerisinde shea ve zeytinyağı varmış. Ve dediğim gibi yarı mat olduğu da yazıyor ürün özelliklerinde.

Extreme Color Lip Matte'nin aplikatörü sünger ve sürüm kolaylığı olan bir şekle sahip. Ürün abartılı gelmiyor bu aplikatöre. Rengi gerçekten yoğun veriyor bu sebeple çekip aldıktan sonra küçük dokunuşlarla ürünü dudaklarıma bırakıyorum sonra aplikatörde kalan ile çerçeve yapıp dağıtıyorum. Hemen sabitlenme sorunu olmadığından bu işlem rahat oluyor. 

Evet hemen sabitlenmiyor, bir süre dudağınızda o fazlalığı hissediyorsunuz. Kalıcılığına gelince, eğer birşey yeyip içmezseniz uzun saatler deforme olmadan kalıyor. Çay kahve yemek gibi ruj aşındırıcı eylemlerle bile en az 3-4 saati garanti. Bir sevdiğim özelliği ise bu eylemlerle silinirken bile parçalanarak, deformasyonla değil de olduğu gibi yavaş yavaş eksilmesi dudaktan.

Sevmediğim bir özelliği var, o da içtiğim çay bardağında iz bırakması. Bunu da diğer özelliklerinin yanında pek önemsemiyorum. 

Bu arada nemlendirme özelliği var belirteyim.

Aşağıdaki fotoğrafta altına herhangi bir koruma uygulanmamış halini görüyorsunuz. Ve dudaklarım oldukça kuruydu, buna rağmen kötü durmadı diye düşünüyorum. Nemlendirilmiş dudaklarda çok daha hoş duruyor. Bu ürüne de puan verelim efendim. 10 üzerinden 8 

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

LR Colours Lipstick

Merhaba Lr Colours Lipstick ile bugün ziyaretinize geldik. 

Rujun vaadlerine bakıldığında, ipeksiliğinden, kalıcılığından nemlendirmesinden bahsedilmiş. Ayrıca gün boyu aynı parlaklığı koruyacağını vaat etmiş. Bu arada biliyorsunuz Lr ürünleri temiz içerikli olarak bilinir.

Lr rujlarda çok fazla renk seçeneği olmadığını da belirterek gözlemlediğim özelliklerine geçeyim. Bendeki rengi kırmızı 98 numara. Siyah bir ambalajda. Kapağın üstü şeffaf. Oradan rengi görebiliyorsunuz.

Aşağıdaki fotoğrafta rengi tam olarak yansıtmaya çalıştım.

Muhteşem bir kırmızı olduğunu söylemeliyim. Yani öyle göz yoran bir kırmızı değil. Vaatlerinde bahsettiği gibi, nemlendirme özelliği var, sürümü yumuşak. Hatta kontrollü sürmenizi gerektirecek kadar yumuşak. Çok parlamasa da satin bitişli, yani benim sevdiğim. Yalnız kalıcılığı konusunda vaatlerle aynı fikirde değilim:) Bir rujun vaatlerinde 'kalıcı' ifadesi varsa insan biraz kalmasını bekliyor tabi. Çay kahve içimi sonrası mutlaka ama mutlaka tazelemek gerekiyor., deforme oluyor çünkü. Herhangi birşey yiyip içmezseniz 3 saat kadar kalıyor. Fazlası yok. 

'ben şu ruju alayım bari' deyip, bir Lr iş ortağına başvurursanız rakam yüksek gelir, yani performansa göre yüksek gelir. Ama siz de lr iş ortağı olursanız, benim gibi %40 gibi güzel indirimlerle alabilirsiniz ürünleri. O zaman bu ruja vereceğiniz rakam da tam yerinde olur.

Eğer kalıcılık vaat etmesiydi 9 alırdı benden ama şu şartlarda notum 7.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

The Balm Voyage Holiday Face Palette

Merhaba

The Balm Voyage Holiday Palet, uzun zaman sonra karşınıza çıktığım kozmetik ürünü. The Balm'ın enerji veren ambalajlarından biri de bu palet için hazırlanmış. Oldukça albenili öyle değil mi?

Paletten kısaca bahsedip, memnuniyet durumuma geçeceğim.

16 far var bu palette 3 tane de ruj. 

Paletteki renkler gördüğünüz gibi iddialı ve yarısından çoğu simli, ışıltılı, pırıl pırıl:)

İçlerinde B3 C3 ve D3 mat, yani kahve tonlar. Diğerleri dediğim gibi ya simli ya ışıltı barındırıyor.

Yarı mat olan da var.

Ambalajın alt bölümü ayrı kapak ile muhafaza edilmiş. 3 adet krem ruj/allık var. Renkler sırası ile Secont Officer canlı bir kırmızı. First Officer hafif turuncu. Captain ise gül kurusu gibi. Baktığımda tüm renkleri kullanabilirmişim gibi geldi.

Gelelim yorumuma. Farların kalıcılığı yüksek ama tozutma sorunu var. Renkli makyaj yapanlar sevecektir ama benim bu palette kullanabileceğim renk sayısı sınırlı. Renk ve ışıltı sorunu sebebi ile.

Far paleti edindiğim zaman içindeki tüm renkleri kullanayım isterim ama birkaç tanesini kullanıp diğerlerini kullanmayınca evde kalabalık oluyor. 

Gelelim ruj bölümüne. Asla ve asla kullanamadım. Kokusu çok kötü hiç ummadığım kadar itici geldi bana. Yapıları ise yapış yapış oturmuyor tam anlamı ile. Bırakın fırçayı parmaklarımla bile yerleştiremedim. O sebeple hemen temizledim ve kalıcılığı konusunu test edemedim. 

Denemek isteyen birine gitti bile palet. Benim favorim yine Meet Matt(e) olarak kaldı. Yazısını okumak isterseniz ürün adı üzerine tıklayabilirsiniz.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Hayallerimiz ve Biz (mimlendim)

Merhaba

Ürün incelemesi yapıp, detaylı yazılar yazamasam da bu gibi yazılarla sizlerle buluşmak hoşuma gidiyor. 

Yeliz'in Keşifleri beni mimlemiş. Hayallerimden bahsedeceğim sizlere. Aslında bakarsanız bir su burcu olarak "hayal benim işim" demem lazım ama "hayal benim hobim" diyebiliyorum sadece. Çünkü defalarca denenmiştir tarafımdan , çocukluğumdan beri. Hayallerim hiç gerçek olmadı. Bununla ilgili şöyle de bir sözüm var "Kurduğum hiç bir hayal gerçek olmadı ama hedeflerime mutlaka ulaştım" o sebeple şuraya yazacaklarım içinde hayalin dışında hedeflerim de olacak.  Başarmayı seviyorum çünkü.

Geçelim sorulara

Hayal kurmaktan hoşlandığınız yer ve zaman dilimi var mı? 
Hayallerimi uykuya dalmadan kurarım, eğer bayılma derecesinde gitmemişsem yatağa:) Ama hedef planlarımı çay içerken yaparım.

En çok neyin hayalini kurarsın? 
Aklımda bir ev var hep onun dizaynı olur hayallerimde. Büyük paralara ulaşılabilecek bir hayal bu tabi. Büyük para derken; kişiye göre değiştiğine de belirteyim. Bana göre büyük para ama Reza Zarrab' a göre çerez parası:) Hedeflerim de sürekli iş üzerine olur. Gençlik yıllarımda ikisi de aşk üzerine olmuştu çoğu zaman:)


Şimdiye kadar çok hayalinizi gerçekleştirdiniz mi? 
Hayal olarak düşündüklerim değil de hedef olarak belirlediklerime ulaştım. Öğrencilik yıllarımda ya gazeteci ya hukukçu olmak istemiştim. Ama meslek lisesi çıkışlı olduğumdan mümkün olmadı. Bir gün Fotomaç gazetesine bir yazı gönderdim fax ile. Yayınladılar devamını istediler. Şimdi basın kartı sahibiyim. Hayal olarak görseydim asla ulaşamazdım, hedefledim! Ben zaten eşimi de hedeflemiştim:)

Henüz gerçekleşmemiş ama ille de gerçekleşecek dediğiniz bir hayaliniz var mı?
Evet. Benim hayranı olduğum tek sanatçı Nilüfer. Hayalim onunla aynı organizasyonda yer almak. 99 yılından beri aynı sektördeyiz ama bu nasip olmadı. Hayal olarak gördüğüm için olmayacak. Hedefim ise 2 ayrı konuda kitap yazmak. Allah ömür verirse çok istiyorum.

Yeliz'in Keşifleri'ne çok teşekkür ediyorum. Dilerim herkesin hedefi, hayali gerçek olur.

Sevgiler

Devamını Oku »

Zigavus One Minute Sıkılaştırıcı Krem (Serum)

Merhaba

Bir süre edindiğim ve sizinle instagram hesabımda paylaştığım Zigavus One Minute Sıkılaştırıcı Krem deneyimlendi yeterli kanaat oluştu ve blogda yerini aldı.

Efendim aslında bu ürün kremden çok serum direkt. Yani One Minute Sıkılaştırıcı Serum. Önce özellikleri ve vaatlerini kısaca yazayım ardından deneyimime geçerim ve tabi ki artık yeni sistem puan veririm:)

50 ml olan, jel görünümlü bu ürünün içeriğinde algea extresi ve pepha-tight varmış. Vaatlerinden en dikkat çekenleri ise kırışıklıkların düzelmesine, parlaklaşıp sıkılaşmasına yardımcı olması. Bu ürün göz çevresi dahil tüm cilde uygulanabiliyor. Göz çevresi için de şişkinlik ve torba görünümünü azaltması, lekeleri azaltması vaatler arasında

Peki nasıl kullandım? Günde 1 defa temizlenmiş cildime uyguladım. Tüm yüzüme değil. Yani adı ne kadar krem olarak geçse de bu bir serum. O sebeple göz çevresi, alın bölgesi ve yanağımın dudağa yakın olan mimik çizgimde kullandım. Birkaç dakika ciddi ciddi geriliyor sürdüğünüz bölge bunu belirteyim. 

Efendim şimdi ben bu serumu sevdim mi? Evet sevdim hatta önyargıdan sonra da bayıldım. Neden mi? Yaş ile alakalı biliyorsunuz göz çevresi zamanla yumuşar ve makyajınızı yaparken bile sorun yaşatır. Eyeliner çekerken hafifi gerersiniz farlar çizgilere dolar dağıtmanız gerekir çok dikkatlice. Bu sıkıntılı detaylar bu serum sonrası azaldı. Onu geçtim göz çevreme dokunduğumda o eski yumuşak deri değil daha sağlam bir deri hissettiriyor kendini. Şu an ürün bitmek üzere tabi ki yenisini almayı düşünüyorum, kalıcı olma vaadinin bir tüp ile göremeyebilirim. Bahsettiğim mimik çizgimde hafifleme var ama tamamen geçmedi tabi. Cildimde herhangi bir soruna da sebep olmadı. 

Ürünün kendi sitesinde fiyatı 79 TL  Bu seruma verdiğim puan ise 9

Yeni bir yazıda görüşmek üzere

Sevgiler

Devamını Oku »

Rival de Loop Young Oje Temizleyici

Merhaba

Rival de Loop Young Oje Temizleyici bugünün konuğu. Daha önce sizlerle paylaştığım Project Pan başlıklı yazımda bu ürün de var, yani bu yıl bitmeden bitecek ürünler arasında Rival de Loop Young Aseton.

150 ml olan bu ürün, markanın diğer ürünleri gibi vegan tabi. Aloe Vera içeriyor ve orman böğürtleni içeriyor. Asetonsuz olduğu iddia ediliyor. 

Peki ben bu asetondan memnun kaldım mı? Alttaki fotoğrafta gördüğünüz gibi kontrolü zor bir kapakla karşılaşıyoruz. Yani pamuğa dökerken foşş diye gelebilir dikkat etmek lazım. Keşke bunlara dikkat edilse benzer ürünlerde. Yani durum böyle olunca işlevi çok iyi olan bir ürün olsa bile pratik olmadığından soğuyabiliyor insan. bunun dışında sevmediğim bir özelliği de keskin kokusu. Camlar kapalı olduğunda kullandığımda odayı kaplıyor koku o derece ağır geliyor bana. Hatta geçen akşam snapchat hesabımda da uygulama esnasında oradaki takipçilerime bahsetmiştim durumdan. Bu arada bilmeyenler için snap adım huzunsarisi oraya da beklerim. He bir de yazmadan önce sadece bir tane yazı buldum Türkiye içinde bu ürünle ilgili, o da mis gibi kokudan bahsetmiş. 3 dakikalık bir şok yaşadım. Kullanan varsa lütfen söylesin bende mi tuhaflık?

Oje temizlemesine gelince evet başarılı, gerçekten başarılı. Nemlendirme vs hissetmedim ama benim gibi ojeleri çıkardıktan sonra hemen ellerinizi yıkayanlardansanız bu durum sorun olmayacaktır. Yine de nemlendiren bir oje çıkarıcı tercihim olurdu tabi. 

Geçenlerde yazdığım bir ürün yazıma "10 üzerinden puan verseniz" diye bir yorum gelmişti bundan sonra unutmazsam puan da vereyim bütün bilmişliğimle:) Mesela bu ürün benden geçer not aldı ojeyi çıkarma performansından dolayı. Ama kırdığım notlar kokusu ve kapağı için. Verdiğim not ise 6

RDL  ürünleri biliyorsunuz Rossmann Mağazaları'nda satılıyor.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere

Sevgiler

Devamını Oku »

Deina Waterproof Eyeliner

 Merhaba 

Deina Waterproof Eyeliner ile buradayım bugün. Biliyorsunuz Deina Kozmetik henüz her kozmetik mağazasında bulunabilecek bir marka değil. Daha çok online alabildiğimiz bir marka. Hüzün Sarısı 2 yaşında etkinliğimde sponsorlarımızdandı ve ürünlerini o şekilde tanıma şansımız olmuştu.

Bir süre önce sizlerle Deina Matte Lipstick ve Deina Oje deneyimlerimi paylaşmıştım. Şimdi de Deina Eyeliner deneyimimi anlatacağımı.

Çoğunuzun bildiği gibi sıklıkla eyeliner kullanan biri değilim; kişilerin göz şeklini bilerek ürün kullanması taraftarıyım. Eyeliner bu anlamda insanı rezil de eder vezir de eder,  çok iyi uygulayabildiğim ürünleri gözlerimde kullanıyorum, eyeliner olarak tabi.

Adından da anladığınız gibi Waterproof bir ürün bu. Bu yazıyı sadece işi bilenlerin okumayacağını, araştırırken karşısına çıkmış olanları da düşünerek Waterproof nedir sorusuna da cevap vermek isterim. Kelime anlamı olarak su geçirmez demek. Kozmetikte de yine aynı anlamda kullanılıyor kolay kolay çıkmayan, sıradan makyaj temizleme ürünlerinin çıkaramadığı kozmetik grubu. Yani şimdi bunu okuyan bir kozmetik yazarı arkadaşım daha önce yaşadığım gibi 'bilmiyorduk iyi ki söyledin' demez umuyorum. Blogumu sadece kozmetik yazarları okumuyor çünkü:)

Fotoğrafta gördüğünüz gibi muntazam kıl fırça bir ucu var ve oldukça ince. Rengi tam olarak siyah ve oldukça da ıslak bir yapıya sahip. Ancak hızla kuruyor, müdahale etmeniz gerekiyorsa hızlı davranmalısınız. Bu gibi ucu olan ürünlerin kontrolü de kolay oluyor. Bazı benzer ürünlerde kıl fırçalar dağılıyor ve kontrol edilemiyor. Ama bunda o durum söz konusu değil. İnce uçlu ve muntazam olduğundan dilediğiniz kalınlıkta çizmek sorun olmuyor, tekrarlar yaparak. Eyeliner uygulama konusunda profesyonel biri olmamama rağmen gayet sorunsuz uyguladım. Aşağıdaki fotoğrafta gelişi güzel birkaç defa geçilmiş halini görüyorsunuz.

Şimdi gelelim waterproof özelliğine; Koluma uyguladığım şu çizgi sıradan su ile yıkamama rağmen iki gün boyunca kaldı, özellikle farklı bir ürün kullanmadım çıkarmak için. Ancak gözlerimde bu kadar dayanıklı olmadı. Sabah kullanıp evden çıktım akşam üstü kuyruk kısmı tazeleme gerektiyordu. Başka bir uygulamam ise evden çıkmadığımda oldu, deneme amaçlı. Hiç çıkarmadan yattım sabah kalktığımda hafif silinme vardı. Çıkarırken de özel bir ürüne gerek duymadım şurada yazdığım ürün ile bir iki git-gel yaparak temizledim. Buna rağmen sıradan birçok eyelinerdan başarılı buldum ojelerinin tersine:)

Şimdi yazmam gereken Deina Kapatıcı Palet var sırada en kısa sürede onu da sizlerle paylaşacağım.

Sevgiler

Devamını Oku »

Deina Oje Deneyimi

Merhaba

Sonbahar mevsimini fazlaca hissettiğim günlerde bütün keyifsizliğimle renkli bir yazı yazmak istedim. Deina Kozmetik ürünü olan Deina oje bugünün konuğu olsun. Deina Kozmetik markasına ait Deina Lipstick deneyimimi daha önce sizinle paylaşmıştım. İddialı bir renk olan M73 ü okumak isterseniz yeşil link üzerine tıklayabilirsiniz.

Deina ojenin ben de 3 rengi var. Genel olarak özellik ve yapıları aynı. Pigment az, akışkan. Fırça görünüm itibari ile güzel ama fırça kılları açılıyor uygulama esnasında mücadele ettiriyor. 

Tek kat uygulamak ve o şekilde kullanmak mümkün değil renk vermeyip dalgalı görünüm sağladığından. İki hatta üç kat uygulamak gerekiyor opaklık elde edebilmek için.

Elimdeki üç rengin hepsini zaman zaman kullandım ancak en sorunsuz fotoğrafta gördüğünüz yeşil rengi uygulayabildim. Fırça ve yapı olarak en iyisi olduğundan. Özellikle ilk gördüğünüz bordo renk çok dağınık uygulandı fırçasından dolayı.

Mavi renkli olanda da dalgalanma sorunu yaşadım. 3 kat olunca toparlama şansı oldu ancak. O zaman da kuruma süresi uzadı tabi.

Başka renklerini görsem alır mıyım? Evet alırım çünkü ben ojeye dayanamıyorum. 

Marka yeni olduğundan sanırım bu gibi aksaklar oldu ve standartları henüz oturmadı ürünlerin. 

Deneyenlerin yazılarını okurken çok memnun kalan, çok çok memnun kalanları gördüm. Ya benim şansıma üretim hatası ojeler geldi veya onlar fazla oje markası denemediklerinden bu ojelerin yapıları yeterli geldi, bilemedim.

Bu yılı da yeşil ve mavi ağırlıklı oje ile tamamladım sayılır bu arada:)

Yeni bir yazıda görüşmek üzere 

Sevgiler

Devamını Oku »