Makyaj Sırları ve Bakım Önerileri

Merhaba

Bugün buraya bir not bırakmak istedim. Makyaj sırları ve bakım önerileri hepimizin zaman zaman ihtiyaç duyduğu bilgiler. Ben de bilgim ve tecrübem dahilinde bazı makyaj sırları bakım önerileri ile ilgili bir şey düşündüm.

Şahit olduğum yanlış bir bilgilendirme sonrası dikkat etmeye başladım aslında. O kadar net hatalar yapılıyor ki. Evet ben bir cilt bakım uzmanı veya bir mua değilim ama 27 yıldır makyaj yapan biriyim ve tecrübe ile sabit hatalar gözlemliyorum. Ben de zamanında çok hatalı makyaj yapıp, yanlış yöntemle cilt bakım ürünü kullanmışımdır. İşte bu sebeplerle ve hazır ulaşabildiğim kişi sayısı fazla iken bildiklerimi paylaşmak istedim.

Gerçi bazı ürün yazılarımda, gerek burada gerek İnstagram hesabımda yeri geldiğinde aklıma gelen noktaları sizlerle paylaşıyorum ama topluca bir yerde de olsun istedim.

Bu başlık altında aklıma gelen, öğrendiğim veya keşfettiğim her püf noktasını yazıp güncellemem mümkün ama bir süre sonra çok uzun ve okunması güç bir yazı olacak burada. Çünkü kozmetik sektörü ve bununla ilgili gelişmelerin, ayrıca kozmetik severlerin yeni icatlarının sonu yok. O sebeple aklıma şöyle bir fikir geldi. Bugün itibari ile  İnstagram hesabımın  (@huzunsarisiblog) hikayeler bölümünde öne çıkanlara  pinleyeceğim 'Püf Noktası' albümünde konu ile ilgili paylaşımları yapmaya başlayayım diyorum.

Bu fikrimi yakın görüştüğüm birkaç takipçimle paylaştım ve olumlu dönüş aldım. Bu şekilde hem blog takipçilerim, hem hem instagram takipçilerim hem de Google aracılığı ile bu yazıya ulaşanlar istedikleri bilgilere tek bir yerden ulaşmış olacak.

İsterseniz bu yazıyı burada sonlandırayım ve hemen notlarımı karıştırıp İnstagram'da paylaşmaya başlayayım.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler.

Not: Paylaşacağım makyaj sırları, doğru cilt bakım ürünü kullanımı notları benim bulduğum formüller ve püf noktalarından değil, öğrendiğim ve tecrübe ettiklerimden oluşacak. Elbette deneme yanılma ile kendi minik keşiflerim de olacak bu püf noktaları içinde.

Devamını Oku »

Highlighter nedir? Highlighter Nasıl Kullanılır?

Merhaba

Uzun zamandır karşılaştığım sorular Highlighter nedir? Highlighter nasıl kullanılır? Highlighter nasıl yapılır?  Highlighter fırçası nasıl olmalı? Ve benzeri bir çok bilinmez var. Gerek bana gelen sorular, gerek okuduğum yazı ve forumlardaki sorular sonucu ben de bu yazıyı yazmak istedim. Bu bir highlighter dosyası değildir hemen belirteyim. Ve başlayalım...

Daha çok kontur işleminde kullanılan bu detay yıllar önce tek başına da kullanılıyordu. Öncelikle kelime anlamı ile highlight 'vurgulamak' anlamına geliyor,  highlighter ise 'vurgulayıcı' demek. Buradan yola çıkarsak aydınlatıcıları öne çıkarmak istediğimiz bölgeler için kullanmamız gerekiyor. Vücut hilelerinde de kullanılıyor olsa da biz bugün yüzümüze yaptığımız uygulamalardan bahsedeceğiz tabi.

Yukarıdaki fotoğrafta farklı özellikleri olan highlighterları görüyorsunuz. Mat, ışıltılı, simli, toz, krem, likit olanlardan örnekler ekledim. Stick olanlardan örnek koymayı unutmuşum onu da aşağı ayrı olarak ekleyeceğim.

Bu albenili ürünler hakkında doğru bilinen bir yanlışı hemen belirteyim. 'Highlighter demek parlamak demek, yaldır yaldır görünmek demek' olduğunu düşünen insan çok fazla, hatta böyle olduğu düşünüp bilirkişi edasında takipçilerine bunu anlatan blogger hanım kızlarımız bile var.

Yukarıda dediğim gibi biz bu işlemi vurgulamak için yapıyoruz. Bu durumda ürünün vurgulama özelliğinin olması yeterli.

Eskiden Highlight diye bir detay yoktu mesela. Buna rağmen bizler far paletlerinin palet dediğim de 2 veya 3 renkli paletler, beyaz olan bölümünü kaş altlarına uygulardık mesela. Hatta bir dönem o beyaz far göz altlarına, yani bugün concealer uyguladığımız bölüme sürülürdü ki dehşet kötü bir görüntü bugün için.

Neyse devam edelim. Highlighter uygulayacağımız bölge kısaca yüzümüzde öne çıkarmak istediğimiz bölgelere yapılmalı. En çok kullanılan yerler elmacık kemikleri üzeri. Her kadın bu bölgesinin daha önde olmasını ister. Hatta operasyonla bunu kalıcı sağlamayı planlayanlar, deneyenler var. Bir kullanılması gereken gereken ve tercih edilen bölge de burun ucu. Burada da ama burnumuzun ucunu hafif kaldırmak. Dudak üstüne de uygulama yapabilir. Bu da dudakların biraz daha dolgun görünmesini sağlıyor.

Doğru bilinen yanlışlardan bir örnek daha vermek istiyorum. Bazı bloggerlar ve instagram hesapları fotoğraf paylaşıp "doğru kontur uygulaması böyle" diyor. Doğru kontur uygulaması kişinin yüz şekline göre belirlenir. Alnı geniş bir insanın alnına bol bol aydınlatıcı uygulaması doğru bir durum değil mesela. Burnu ince olan biri, burun inceltme konturu yaparsa ne olur? Veya elmacık kemikleri zaten belirgin olan birinin elmacık kemiklerini aydınlatıcı ile vurgularsa ne olur? O sebeple en mantıklısı deneme yanılma ile kendinize uygun kontur uygulaması ve aydınlatıcı kullanmanız gereken bölgeleri keşfedebilirsiniz.

Şimdi size örnek göstereyim, onun üzerinde bir bakalım.

Yukarıdaki çizimi internette buldum, düzenleme ve yazılarını hazırladım. O sebeple de her yerine blog adımı yazdım :D Şu ana kadar bahsettiğim detayları resimde görebilirsiniz. Tam bu noktada doğru bilinen yanlışlarla ilgili de açıklama yapayım. Mesela göz pınarlarına uygulama yapmak sadece gözleri küçük olan kişilerde iyi sonuç verir. Benim gibi gözleriniz zaten iri ise bir de göz pınarlarına bu işlemi yaparsanız bence çok uygun olmaz. Dudaklarınız zaten dolgunsa ve dudak üstü aydınlatıcı uygulaması yaparsanız Seren Serengil gibi olabilirsiniz, tabi bu tercih meselesi. Çeneniz zaten öne doğru çıkıksa çene bölgesine sürmek de hoş olmayacaktır.

Sanırım uygulama bölgelerini bir parça da olsa anlatabildim. Şimdi de türüne göre highlighter nasıl uygulanır, hangi yardımcılar kullanılır ona geçeyim.

Özelikle instagramda aldığım sorulardan biri aydınlatıcı fırçası sorunsalı. Yelpaze fırçalar olmazsa aydınlatıcı sürülmez diye bir algı oluşmuş. Bakalım...

Yukarıdaki tüm fırçalar ile toz aydınlatıcı uygulayabilirsiniz arkadaşlar. Hatta krem ve stick olanları da uygularsınız. Mesela yukarıdaki yelpaze fırçanın daha geniş ve kalın olanı vardı bende ama geçen yaz küçük oğlum yeni şekil vermek amaçlı budadı onu. Yenisini almaya gerek görmedim. Burada önemli olan fırçayı tutuş şekli ve uygulama alanını iyi saptamak. Süngeri likit ve krem yapıdaki aydınlatıcılarla kullanmayı tercih ediyorum kolaylık açısından. Bu arada tüm aydınlatıcı çeşitlerini parmaklarımızla da uygulayabiliriz. Parmaklarla süpürme ve tampon hareketler seçtiğimiz aydınlatıcının yapısına göre uygulanabilir.

Şuraya far paletinden aydınlatıcı olarak kullanabileceğimiz bir beyaz ve stick aydınlatıcıya bir örnek bırakalım.

Son olarak Highlighter nedir, highlighter nasıl kullanılırı özetlemek gerekirse, yüzümüzde vurgulamamız gereken bölümlere kullanacağımız hile ürünleri diyebiliriz. Çok sorulan ışıl ışıl olma durumuna gelince, dekor süsleme amaçlı yaptığımız bu uygulama tamamen tercih ile ilgili.

Benim şimdilik yazacaklarım bu kadar. Sonradan aklıma gelirse mutlaka yazıyı güncellerim.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Pastel Silky Dream Fondöten

Merhaba

Pastel Silky Dream Fondöten ile uzun bir aradan sonra buradayım. Her ne kadar BB ve CC kullanmaya çalışsam da ben bir fondöten insanıyım bunu biliyorum. Pastel Silky Dream Fondöten'i uzun bir süre önce, bir online alışverişimde almıştım. Deneme şansım olmayınca pc başında renklerin içine düşerek, bu mu daha uygun yoksa bu mu diyerek dakikalarımı harcadığımı hatırlıyorum. Sonrasında Pastel Silky Dream Fondöten 353 seçerek tamamladım alışverişi. İsterseniz özellikleri vaatleri ve sonrasında benim deneyimime geçeyim.

Pastel Silky Dream Fondöten renkleri ile başlayalım. 6 ayrı rengi var. Sizlerle aşağıda renklerin olduğu alıntı bir fotoğrafı paylaşacağım. Fotoğraftan gördüğüm kadarı ile 350 ve 352 pembe alt tonlarda diğerleri ise sarı alt tonlu. Pompalı plastik bir ambalajı var ve 30 ml bir ürün.  Vaatlerinde, kapatıcı oluşundan, hafif yapısından bahsedilmiş. Gün boyu kalıcı olması, nem etkisini sürdürmesi canlılık ve rahatlık vermesi de diğer vaatlerinden.

Bendeki rengi yukarıda bahsettiğim gibi 353 sarı alt tonlu bir renk. Aslına bakarsanız altı da üstü de sarı bu rengin, net:) Ben de sarı alt tonlu fondötenlerle iyi anlaştığım için bu durum hoşuma gitti. Bahsedildiği gibi hafif yapıda bir ürün, uygularken de yüzünüzde taşırken de bunu hissediyorsunuz. Kapatıcılığı orta diyebilirim. Aşağıda bunu paylaşacağım. Cildiniz benim gibi kuru ise yüzünüzü iyice nemlendirdikten sonra kullanmanız daha iyi bir sonuç verecektir.  Kalıcılığı ise yine cildinizi nemlendirmenize ve makyaj altında kullandığınız baza göre değişiyor. İyi bir baz ile uzun saatler kalabiliyor bozulmadan. Ancak bazsız uygulamada cildin yapısına göre süre değişiyor. Benim cildimde baz olmadan 6 saat kaldı mesela. Sonra minik silinmeler gözlemledim. Bu arada hemen bir not ekleyeyim. Makyaj bazı kullanımının hemen ardından fondöten uygularsanız hem fondötenin hem makyaj bazının performansını düşürürsünüz. Cildin bir ürünle bütünleşmesi için bir kaç dakika lazım size. Sonrasında sıradaki ürünü uygulayabilirsiniz. Her marka ve çeşit cilt ürünü için bu söylediklerim geçerli. Peş peşe uygularsanız, iki ürünü bir yerde karıştırıp cildinize uygulamış gibi olursunuz. Bundan nasıl verim alacağınız malum.

Pastel Silky Dream Fondöten fiyat ve performans olarak değerlendirildiğinde gayet başarılı. Özellikle 30 ml olması bizler gibi çok sık fondöten değiştirenler bloggerlar ve kozmetik meraklıları için gayet iyi. Çünkü tamamını bitirebildiğimiz ürün sayısı çok az. 

Pastel ürünlerini pastelshop.com sitesinde ve bir çok kozmetik markette bulmak mümkün. Şu sıralar hemen her yerde bayram indirimi başlamış durumda, değerlendirmek lazım.

Son olarak ilgilisine içerik bölümünü de paylaşayım. 

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Ve Pastel Silky Dream Fondöten renkleri

Devamını Oku »

Wet n Wild Photo Focus Eyeshodow Primer

Merhaba

Wet n Wild Photo Focus Eyeshadow Primer ile buradayım. Uzunca bir süre hakkında övgüler duyduktan sonra aldığım ve kullandığım Wet n Wild far bazı hakkında ben de birkaç satır yazmak istedim. Wet n Wild Eyeshadow Primer kullananlar dediğim gibi oldukça memnun kalmış üründen. Bu gibi ürünlerden aldığımız sonuç cilt yapısına ve beklentilere değişebiliyor tabi. Biz geçelim ürün hakkındaki bilgiler ve deneyim sonucuna.

Ürün görüldüğü gibi plastik tüp bir ambalajda. 10 ml boyutunda. Alttaki fotoğrafta gördüğünüz gibi ürünün çıkışı için ince uzun bir ucu bulunuyor. Bej rengi veya ten rengi diyebileceğimiz Wet n Wild Far Bazı, yoğun bir ürün onu belirteyim. Kullanım kolaylığı ile ilgili bir iki püf noktası vereceğim. Bir far bazından beklentimiz belli. Farımızı daha net göstersin, çizgilerimize far dolmasın makyajımız kalıcı olsun vs. Şimdi bakalım duruma...

Parmağımın ucunda gördüğünüz miktar benim iki göz kapağıma da gayet yetiyor ki, göz kapaklarım oldukça geniş. Kolay uygulanması ve verim alabilmem için de yukarıdaki miktarı yüzük parmağımla alıp diğer yüzük parmağımın ucu ile birleştiriyorum. O şekilde ürünün daha akışkan olmasını sağlıyorum, ısıtarak. Bu işlem sonrası göz kapaklarıma uyguluyorum. Uygulamayı süpürme değil de pıt pıt şeklinde uygulamanızı öneririm..

Gelelim performansına. Kesinlikle far renklerini daha yoğun yapıyor Wet n Wild Far Bazı. Kalıcılığı arttırıyor göz makyajının ve en sevdiğim ise çizgilere doluşan ve kat kat görünen farların bu durumunu hafifletiyor. Cildim kuru ama göz çevrem normal. Bu anlamda da uygulama ve sonrası sorun yaşamadım.

Fiyatını da düşünürsek o fiyata göre oldukça başarılı bir baz Wet n Wild Photo Focus Eyeshadow Primer. 

Daha önce Wet n Wild CoverAll Face Primer deneyip yazmıştım. Okumak için ürün adına tıklayabilirsiniz.

Wet n Wild ürünleri biliyorsunuz Gratis mağazalarında satılıyor. Ve bu ürünlerin bir çoğu fiyatlarına göre iyi performansa sahip ürünler. İnşallah değişmez bu durum:))

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Bionnex Güneş Kremi

Merhaba

Hazır tatil hazırlıkları başlamışken ben de Bionnex Güneş Kremi'ni anlatmak istedim size. Geçen yaz kullanıp bitirdiğim bu kremi sizlere anlatmak için geç kaldım biliyorum ama geçen yaz yaşadıklarım malum. Sadece Bionnex Güneş Kremi değil, kullanıp notlarını aldığım ne çok ürün var sizlere anlatmam gereken. Geçenlerde Bionnex Güneş Kremi kullananların yorumlarını okurken farkettim ki ürünün performansı cilde, cilt tipine göre ciddi farklılık gösteriyor. Fazla uzatmadan ürünün özellikleri, vaatleri ve benim deneyimime geçelim.

Bionnex, dermo organik bir marka önce onu belirteyim. Saç ve cilt problemleri için farklı ürünleri var. Sitelerindeki şu not dikkatimi çekti "Hikayemiz yıllardır yaşadığımız Anadolu topraklarının bize sunduğu doğadan ve bitkilerden aldığımız ilham ile başlıyor" Bu küçük detaydan sonra Bionnez Güneş Kremi'ni anlatmaya başlatayalım.

Bu güneş kremi 50 SPF içeriyor. Plastik 50 ml bir ambalajda. Koyu kıvamlı mat beyaz renkte yoğun bir ürün.

Bionnex Güneş Kremi vaatlerine bakalım. Aynen şöyle diyor "Preventiva Güneş Kremi yoğun koruyucu aktifleri sayesinde UVA/UVB ışınlarına karşı tam koruma sağlar. Yüksek koruma faktörü güneş ışınlarının yaşlandırıcı etkisine, güneş lekelerine ve yanıklara karşı koruyucu etkilidir. Suya karşı dayanıklı olması uzun süreli koruma sağlar. Her yaş ve cilt tipine uygundur."  

Bahsettiğim gibi geçen yaz kullandım hem kendim hem küçük oğlumda. Oğlumun teni çok açık renk, kar beyaz. 15 dakika güneşte kalsın inanılmaz kızarır ve ben bunun önüne geçmek için yüksek faktörlü ve olabildiğince temiz içerikli ürünler kullanırım ona. Bu anlamda oldukça memnun kaldık Bionnex Güneş Kremi'nden. Özellikle suya dayanıklı olma vaadini de gözlemledim ve testi geçti.

Bir iki önemli noktadan bahsetmek isterim sadece. Sanıyorum ki bu güneş kremini cildi kuru olanlar daha çok sevecek. Mesela ben kremin emiliminde asla sorun yaşamadım ancak karmadan yağlıya bir cilde sahip olan arkadaşım bu durumda sorun yaşadı. Bir de az miktarda ürün oldukça geniş bölgelere yeterli gelebiliyor o bakımdan kontrollü uygulamak en uygun olanı.

Bionnex güneş koruması ürünleri içinde 50 spf kapatıcı özelliği olan bir ürün de var, oldukça cazip bir ürün gibi görünüyor. Ayrıca 100 spf çocuklar için güneş kremi de var.

Kısaca kendime ve küçük oğluma oldukça uygun buldum bu güneş kremini. 

Ürünü eczaneler ve online dermokozmetik sitelerden alabiliyoruz.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Siber Çocuklar Siber Zorbalık

Merhaba,
Bugün farklı bir konu ile geldim. Siber Çocuklar Siber Zorbalık gördüğünüz gibi yazımın başlığı. Öncelikle siber nedir onu yazayım bilmeyenler için. Siber internetle ilgili olan anlamındadır, İngilizce Cyber kelimesinden dilimize geçiş yapmıştır.
Baktığımızda internetin hayatımızı ne kadar kolaylaştırdığını görüyoruz değil mi? İş hayatımızda, özel ilişkilerimizde, dostluk ilişkilerimizde akrabalık arkadaşlık vs. Eskiden, bizlerin öğrencilik yıllarında bir dönem ödevi kabusu olurdu ve o dönem ödevi için, kaynak araştırmak amaçlı sabahın erken saatlerinden itibaren kütüphanede olurduk. Ama şimdi? Bir öğrenci böyle bir ödevi hazırlamak için bilgisayarı ve bağlı olduğu interneti sayesinde kısa sürede sayısız kaynağa ulaşabiliyor. -Kısaca gelişen teknoloji,7'den 70'e herkesin hayatını ciddi anlamda kolaylaştırıyor. Bu madalyonun görünen tarafı. Bir de görünmeyen tarafı var ki, işte burası asıl dokunmak istediğim yer! Siber Zorbalık!

Çocuklarımıza hayatlarını kolaylaştırmak için, bazen de onları mutlu etmek için bilgisayar, tablet hatta akıllı telefon alıp internet bağlantılarını sağlıyoruz. Dediğim gibi amaç sadece derslerinde, ödevlerinde kolaylık yaşamaları ve arada oynayacakları oyunlarla mutlu olmaları. Tüm iyi niyetimizle uyguladığımız bu durum yazık ki çocukların saf kalbi ve interneti av malzemesi olarak kullanan siber zorbaların sayesinde kabusa dönüşebiliyor. Nasıl mı?

Yaşanan örneklerle hatırlayalım! 10 yaşlarında bir çocuğa sosyal medya platformlarından biri üzerinden mesaj yazılıyor. Önce bir ağabey gibi konuşuyor siber zorba. Ardından görüntülü konuşmak istiyor. Çocuk kamerayı açıyor ve sonrasında kötü niyet ortaya çıkıyor. Çocuk kötü bir şeyler olduğunu hissederek görüntülü konuşmayı kapatıyor ancak siber zorbanın yazılı mesajları bitmiyor. Ailenin haberi olduğunda konu polis ve medyaya yansıyor. Ardından da bu kişinin ilk eyleminin bu çocuğa olmadığı ortaya çıkıyor.

Farklı bir örnek daha. Kız çocuğu 13-14 yaşlarında ve internet üzerinden biri ile tanışıyor. Kendisini 18 yaşında bir öğrenci olarak tanıtan genç ile bir süre internet üzerinden görüşüyor bu kız çocuğu. İlerleyen zamanlarda bu hikayedeki siber zorba bu kız ile görüşme talebinde bulunuyor ve bir parkta buluşuyorlar. Buluştukları yer çocuk parkı! Kendini 18 yaşında olarak tanıtan kişi de orta yaşlarda bir siber zorba. Polisin ip uçlarını birleştirmesi ve teknik takibi ile küçük kız bulunuyor, zorba da tutuklanıyor.

Biliyor musunuz? Bana göre bazı ünlü, videoları çok tıklanan youtuberlar da siber zorba. Nasıl mı?Videoları çok ilgi görsün diye bol küfürlü, bol hakaret kelimeleri içeren videolar çekip yayına veriyorlar. Daha önce o kelimeleri hiç duymamış çocuklar ilgi ile izleyip dinliyor videoları. Öğrenmemesi gereken sözcükler öğreniyorlar yazık ki.

Peki ya sırf para kazanmak için garip oyunlar hazırlayan yazılım şirketlerine ne demeli? Bu oyunlar yüzünden akıl sağlığını kaybeden, intihar eden çocukların sayısını biliyor musunuz? Bahse konu oyunlardan sadece biri yüzünden 6 ay içinde 130 gencin intihar ettiği iddia ediler. Bu nasıl bir sayı farkında mısınız?

Siber zorbalığın siber çocuklar üzerinde etkisi ve zararı çok daha fazla gördüğünüz gibi. Bütün amacı sağlıklı çocuklar yetiştirmek olan ebeveynlere bu noktada büyük iş düşüyor. Bazı aileler çocukları sadece internet bağlantısı ile mutlu oluyor diye sesini çıkarmıyor bu bağımlılığa, kimisi de çocuk sorumluluğunu bir parça üzerinden atmak için sesini çıkarmıyor. Peki ya bu geçici kontrol ihmalinin kalıcı zararları ne olacak? Bunun hesabını kim verecek?
Devletin de bu anlamda üzerine düşenler var. Zararlı yazılımları bir ekip kurarak keşfedip onay vermeyecek mesela. Çocuklara her anlamda dokunmanın cezası caydırıcı olacak. Ve mutlaka ilk öğretimden başlayarak çocuklara ve ebeveynlere dersler, seminerler verilecek.
Çocuklar bizim geleceğimiz; biz çocuklarımız korurken, yarınımızı da koruyacağız farkındasınız değil mi? Siber zorbalık hakkında sizlerin düşünceleri nelerdir ?

Devamını Oku »

Gabrini Derma Make Up Cover Fondöten

Merhaba

İnstagram hesabımda paylaştığım günden beri soru aldığım Gabrini Derma Make Up Cover Fondöten ile geldim bugün. İşin açığı haberim olduğundan itibaren ben de Gabrini Derma Make-Up Cover Fondöten'i merak ediyordum. Elime geçtiğinden bu yana da çeşitli şekillerde denedim ve fazla bekletmeden sizinle paylaşmak istedim bu yoğun kapatıcılık vaat eden fondöteni.

Ürün dört ayrı renk olarak tüketiciye sunulmuş. 101-102-103 ve104 numaralı renkler. Ürün 40 ml plastik tüp ambalajda mat bir fondöten. Uç kısmı ince düşünülmüş, bu da bana göre uygulamayı kolaylaştırıyor. Yani çalkaladıktan sonra elimizin üzerine alıp yüzümüze uygulayabileceğimiz gibi, direkt uç kısmı ile de gayet kontrollü yüzümüze ürünü kondurabiliriz ki, ben el üzerinde uygulamayı tercih edenlerdenim. 

Gelelim Gabrini Derma Make Up Cover Fondöten'in vaatlerine ve sonrası deneyimime. 24 saat matlık vaat ediyor. Yoğun kapatıcılık vaat ediyor. Ve suya dayanıklılık vaat ediyor. Bu arada üründe spf 15 var.

Yukarıda bahsettiğim gibi dört ayrı rengi var. Ben buğday tenliyim hatta esmere yakın ve 102 bana ancak uygun oldu 103 ve 104 koyu geldi. Beyaz tenli olanlar için 101 numara uygun görünüyor sadece. Ayrıca ben 102 ile 103 ü karıştırıp da kullandım, o da fena olmadı. Yaz sonuna doğru sanırım 103 numaralı fondöteni kullanacağım. Şimdi renklere bakalım, ardından ben yorumlarımdan bahsedeyim.

Fondöten renkleri gördüğünüz gibi. Evet gayet mat bu renkler, çabuk sabitleniyor. 101 ve 103 numaralar  pembe alt tonlu 102 ve 104 sarı alt tonlu. Sabahtan akşama kadar cildimde bozulmadı, dökülme, parçalanma yapmadı. Su ile asla çıkmıyor, çıkmasından vazgeçtim, sabitlendikten sonra kıpırdamıyor bile su ile. Cildimde asla ağırlık yapmadı. Fırça, sünger ve parmaklarımla denedim. Önce fırça, sonra parmaklarım daha sonra da sünger sıralaması yaparak kapatıcılık özelliğini gösteren uygulama şekli diyebilirim. Cildimde fazla kapanacak bir bölüm olmadığından sünger ile uygulama bana yetti.

Yağlı ciltler ve karma ciltlere çok uygun ama benim gibi kuru ciltler mutlaka ama mutlaka cildini çok iyi nemlendirdikten sonra kullanmalı. Veya bir yağ ile karıştırmalı. Gerçi yağ ile karışınca yapısı ve performansı değişiyor. Ben bir de ışıltılı bitişi olan, hafif yapıda bir fondötenle de karıştırıp kullandım, o şekilde de başarılı bir sonuç elde ettim. Tekrar özellikle belirtiyorum; cildiniz kuru ise en iyi sonucu cildinizi çok iyi nemlendirerek uygulayın Gabrini Derma Make Up Fondöten'i. Sadece bu ürün değil değil her fondöten için hemen bir not: Lütfen cildinizi nemlendirdikten sonra biraz bekleyin ve fondöteniniz ondan sonra uygulayın. Bu şekilde hem ürünün performansını tam olarak alırsınız hem de kalıcılığını uzatırsınız.

İnstagram paylaşımımda 104 numarasını kontur için kullanabilirim demiştim. Onu da soranlar oldu. Yazık ki  bunu yapamadım, yapılması da mümkün değil. Ürün çabuk sabitlendiğinden gerektiği şekilde çizgiyi yapıp onu dağıtmak zor. Yama gibi kalıyor. O sebeple hiç devam etmedim, fondöten, fondöten olarak kalsın :D

En çok gelen sorulardan birine cevap vereyim. Dövme kapatan fondöten mi bu? Hemen bunu da denedim ve aşağıda paylaşıyorum. Baktığınızda cildimin ne kadar kuru olduğunu, nemlendirilmemiş ciltte bu fondötenin ne şekilde durduğunu da görmüş olacaksınız. Burada iki kat geçtim dövme üzerinden. Belki üç veya dördüncü kat daha iyi bir sonuç verir kalın çizgileri olan bir dövmenin kapatılmasında. Ancak benim dövme kapatma gibi bir kaygım olmadığından sadece soranlara cevap olması için bu fotoğrafı hazırladım. 

Özetlersek; vaatlerini yerine getiren gayet başarılı bir ürün. Suya dayanıklı, mat, kalıcı ve gerçekten yoğun kapatıcı. 

İçerik merak edenler için onu da hemen şuraya kondurayım.

Sizler Gabrini Make Up Cover Fondöten hakkında ne düşünüyorsunuz? 

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »

Rimmel Extra Super Lash Mascara

Merhaba

Yeni bir maskara yazısı ile geldim. Rimmel Extra Super Lash Mascara günün ürünü. Biliyorsunuz renkli kozmetikte maskara ve allıklara karşı başka bir ilgim var. Sadece bb krem maskara ve allık ile makyaj yapmış sayıyorum kendimi. Rimmel Extra Super Lash Mascara kullananların yorumlarına baktığımda ve adına baktığımda mutlaka almam gereken bir ürün demiştim, aldım da.

Bir süredir kullanıyorum, bende etkisi nasıl oldu ve vaatleri nasıldı hemen bahsedeyim biraz. Doğal ve dramatik bir görüntü oluşturduğu kirpikleri çok iyi ayırdığı belirtilmiş. Ayrıca hassas gözler için de uygunmuş.

Rimmel Extra Super Lash Mascara kıl fırçası olan bir maskara. Düz bir fırça, uca doğru inceliyor. Bunun bir de kavisli olanı var. O bende yok şimdilik.

Benim kirpiklerim az ve düz. O sebeple bir maskaradan beklentim çok fazla. Uzatsın kıvırsın hacim versin. Şimdi 'takla da atsın mı' diyeceksiniz. Ama ne yapayım ihtiyaç bu ve tabi ihtiyaca göre de beklenti. Bu maskarayı 'hayalimdeki maskara' diye yazan olmuştu. Yazık ki ben benzer yorumlara katılmıyorum.

Kirpiklerime verdiği tek etki hafif kaldırmak oldu. Hiç yoktan iyidir de diyebilirdim ama maskara hakkında okuduklarım sebebi ile çok daha fazlası ile karşılaşacağımı düşündürmüştü. Aşağıdaki fotoğrafta iki kat uygulanmış halini görüyorsunuz. En zorlandığım kısım da kirpiklerin uçlarını ayırmak oldu arkadaşlar. Sinek bacağı gibi karışık bir görüntü aldı uçlar. Kirpik tarağı ile tarayarak bu hale getirebildim. Günün sonuna kadar da böyle kalmadı.

Eğer kirpikleriniz daha siyah görünsün hafif kıvrılsın isterseniz size uygun olabilir ama ben yazık ki sevemedim. Bu arada temizlenmesi kolay oldu ve dökülme yapmadı.

İşte ifadesiz bakışlarımda Rimmel Extra Super Lash Mascara böyle duruyor.  Gözlerimde hethangi bir kapatıcı far vs makyaj yok, filtre yok. İki kat uygulanmış maskara var sadece. 

İşin özü günlük kullanarak bitireceğim bir maskara olacak, tekrar almayacağım.
Benim Rimmel Extra Super Lash Mascara yorumum böyle. 

Yeni bir yazda görüşmek üzere.

Sevgiler

Devamını Oku »