Sevdiğim Bloglar Sevmediğim Bloglar

Sevilen Bloglar Sevilmeyen Bloglar 

Sevdiğim Bloglar Sevmediğim Bloglar


Merhaba
Bugün sizlere aldığım soruların başında gelen bir konudan bahsetmek istedim. Sevilen bloglar hangileridir? Sevilmeyen bloglar hangileridir? Benzeri sorular çok sık geliyor, özellikle bloglara verdiğim önemi kaleme almaya başladığımdan beri. Tabi ki bu soruları cevapsız bırakmadım kısa da olsa yanıtladım ancak herkesin okuması adına bu konudaki fikirlerimi yazmayı uygun buldum. Öncelikle şunu belirteyim ben otorite değilim; sevilen bloglar sevilmeyen bloglar diye bir ölçü koyup kategorize edemem. Sadece sevdiğim bloglar sevmediğim bloglar diyerek kendi fikirlerimi paylaşabilirim sizlerle. Bu yazımda da tam bundan bahsedeceğim. Elbette aklımda bir çok isim var zevkle takip ettiğim. Yazım dilini beğendiğim veya tanıttığı ürün varsa sözüne güvendiğim. Yazdığı yemek tarifini kolay anlaşılır bulduğum. Verdiği bilgileri iş olsun diye değil araştırarak yazdığından emin olduğum. Fakat ben burada bu isimleri paylaşmayacağım; işimiz kişiler değil olaylar olmalı öyle değil mi? Bu doğrultuda sevdiğim blogları neden sevdiğimi, sevmediğim blogları neden sevmediğimi paylaşacağım. Peki o halde başlayalım.

Sevdiğim Bloglar 

Blogunu güncel tutan
Blogu için çalışan
Pis fikirlerle değil, samimiyetle blog açmış olduğu belli olan
Eğer kozmetik yazıyorsa beğenmediği taraflarını da yazan
Eğer yemek blogu ise anlaşılır, kendi denemesi ile kendi fotoğrafları ile yazan
Gündem paylaşıyorsa, haber sitelerinden yazıyı alıp cümlelerin yerlerini değiştirmeden kendi cümleleri ve fikirleri ile harmanlayan.
Anne çocuk blogu ise yine farklı web sitelerinin ilgili bültenlerinden değil deneyimlerinden gözlemlerinden yola çıkarak yazısını hazırlayan
Firma odaklı değil takipçi odaklı hareket eden.
Firmalar markalar gelir gider, değişir. Ama takipçinin güveni kaybolursa biter blogger.
Fotoğraflarını özenle hazırlayan, zamanla kendini geliştiren
Yazısına sadece ilgili etiketleri ekleyen
Sosyal medya hesaplarını sadece takipçisini bloguna yönlendirmek için kullanan.
Bloguna gelen yorumları yanıtlamayı ihmal etmeyen.
Takipçisi ile samimi olup ancak laçkalaşmayan.
Firmalara yalvarmayan, ağlamayan ve diğer blogları lekelemeyen.
Arada samimi çekilişler yapıp takipçisini sevindiren. 
Üç kuruşa reklam alıp küçülmeyen. (bir tanıtım yazısını 10 liraya yazar mısınız diye bir teklif gelmesini kendime hakaret sayarım. Bunun suçlusu bunu kabul edenlerdir teklif yapan firma değil)
Çağırıldığı lansman etkinlik v.s organizasyonları hakkını vererek yazan, unutmayan.
Hırs ile hevesi, gıpta ile kıskançlığı birbirine karıştırmayan
Alçak gönüllü olan

Sevmediğim Bloglar 

Blogunu tamamen formalite açmış Ayda bir defa hatta üç ayda bir defa yazı giren
Konusu ne olursa olsun oradan buradan yazı alıp, içerik üretemeyen.
Blogu sadece basın bültenleri ile dolu olan
Bir blogger etkinliğine dahil olabilmek için kırk takla atan. Bu ortamlarda bulunmak için kılıktan kılığa giren şirin olmakla şebekliği birbirinden ayıramayan.
Biraz ilerlediğinde yeni başladığı günleri unutup, yeni bloggerlara yukarıdan bakan heveslerini kıran.
Bloguna yapılan yorumlara geri dönmeyen, yorumları yayınladığı halde görmezden gelen
Bir yardım isteyeni geçiştiren veya hiç cevap vermeyen
Tüm bilgisini kendine saklayan, kimseyle paylaşmayan
Yazdığı postların yarısından çoğu çekiliş olan. 1 krem 2 mendil vs için blogunda post ayıran. (Ben aktif iş hayatıma ara verince bir süre çekilişlere katıldım. O dönemde böylelerini çok gördüm). Takipçi satın alıp, diğer alanlara hakaret eden. Bu tipler takipçi alanlardan daha tehlikeli
Etkinlik yapıp orada işinin bittiğini zanneden, sponsorlarına karşı sorumluluklarını yerine getirmeyen.
Blogger etkinliklerine katılıp yazılarını yazmayıp etkinlik sahiplerini mahcup eden.
Başkalarını sadece yazıları ile değil tüm tavırları ile taklit eden, bir tarz oluşturamayan
Markalara veya kendinden büyük bloglara "çekilişte bana çıkarın size takipçi getireyim" gibi iğrenç cümleler kuran
Arkasından söylemediği söz kalmayan bloggerlarla çıkar doğrultusunda kanka olan
Bir fondötene dünyanın parasını verip, orada burada tanıtıp hala blogunu ilk açtığı gün gibi basit bir tasarımda bırakan.
Başkalarının başarılarına tahammül edemeyip oturduğu yerden başarı bekleyen.
Tebrik-teşekkür-özür gibi kelimeleri bünyelerinde barındırmayan.

İşte sevdiğim ve sevmedim blogger özellikleri.  Bir önemli konu da hazırlığını yaptığım blogger etkinliği. Bir çok blogger son haftaya kadar duyurmaz, hatta konuklarına bile tembih eder. Bunu ben de yaptım daha önce. Konuklara tembih etmek değil de duyurmadım. Ama bu defa yazdım duvarımda ve çok çok mesaj geldi "ben de katılabilir miyim" diye. Konuklarımı neye göre davet ettim hemen onu anlatayım. Blogu aktif olmalıydı. Takipçisi ile ilişkileri iyi olmalıydı. Bir çoğunun haberi bile olmayan alexa değerlerini kontrol ediyor ve ciddiye alıyor olmalıydı. 13 davetlim var bu etkinlikte. Sadece 1 tanesi yeni bir blogger. Onu her etkinlikte yapmaya devam edeceğim Allah nasip ederse. Her etkinlikte yeni bir isim olacak listemde. Elbette sevdiğim takdir ettiğim bloggerlar 13 kişi değil, daha çok var ama hepsini birden davet etme şansım yazık ki yok. Keşke 50 kişilik bir organizasyon yapma imkanım olsa ve hepsini ağırlayabilsem.
Biliyorum bu yazdıklarımdan dolayı beni hiç sevmeyen, nefret edenler var ama bu benim için önemli değil. Doğru bildiğimi her zaman savundum öyle yapmaya da devam edeceğim.
Son olarak sık kullandığım bir cümle ve buna iki örnekle yazımı tamamlamak istiyorum. "Herkesin şansı kalbindeki samimiyet kadar olsun"
Örnek 1: İki gün önce Gamze Çelikdemir ile konuşuyorduk ve onun adının Süslü Sözlük'te yer aldığını gördüm. Hemen linki ona yolladım (o daha önce farketmiş o ayrı). Çok sevindim çünkü blogu için uğraşan bir blog yazarı. Ve ertesi gün hiç aklımda yokken Uludağ Sözlük'te benim blogumun adının geçtiği haberini aldım.
Örnek 2: Çay Aşkı bir çekiliş yapıyordu. Kampanyacı arkadaşlarım katılsın diye ben de katılıp duvarımda paylaştım ama 3 kazanandan biri ben oldum ki çekilişlerde şansı olmayan biriyim. 
Velhasıl kelam; "Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz" 
Victor Hugo
Yeni bir yazıda buluşmak üzere
Sevgiler


"Sevdiğim Bloglar Sevmediğim Bloglar " için 93 yorum:

  1. Me too diyorum sadece. . Ve son sözü çok beğeniyorum. Başkaları sevsin diye kendinden ödün vermemen, seni sen olduğun için sevenlerle birlikte olman guzel..

    YanıtlaSil
  2. Hep diyorum ya ne cok öğrenecek şeyim var daha bu yolda senden. Aynen senin de dediğin gibi bizzat denediğim tarifleri paylaşıyorum. Bunun için emek, zaman ve bütce ayırıyorum. çok nadir ürün tanıtıyorum. genellikle parasını verip aldığım ürünler hakkında yazmaya çalışıyorum.
    ve son söz.... harikaymış gerçekten...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim güvenin için. Emekler çalınıyor yazık ki.
      Gerçekten güzel söylemiş Victor Hugo

      Sil
  3. Her zamanki gibi harika yazı olmuş , tebrik ederim :)

    YanıtlaSil
  4. Her zamanki gibi dogrulari yazmissin canim. Ben sizlerden utaktayim hayatla ve ülkeme bagim kopmasin diye basladim ve kismetse uzun yillar bu isi yapmak istiyorum. Bloglar ölmesin diyor ve seni sonuna kadar destekliyorum.

    YanıtlaSil
  5. Açıksözlülüğün için seni tebrik ederim,bu yazıyı okuyanlar kesin bir sürü olumsuz yorum yapacaklar,yola devam diyorum Nihancıgım kalemine sağlık sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her türlü yoruma açığım ben. Yeter ki karşımdakinin kim olduğunu bileyim:)
      Destek için teşekkürler:)

      Sil
  6. Yine çok güzel yazmışsın kesinlikle aynı fikirdeyiz bir madde de ben eklemek isterim blog yazmayı bir hobi bir eğlence olarak gmrmek ve tabi baştan kanki olduklarını daha sonra tanımazdan gelmemek de önemli benim için

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      Elbette o maddeler de eklenebilir. İşin aslı yorumlara cevap vermek için girdikçe yazıya eklemem gereken maddeler geliyor aklıma, neyse deyip vazgeçiyorum:)

      Sil
  7. Ne de güzel yazmışsınız Nihal abla... Zaten kişinin profilinde birkaç dakika geçirince, paylaşımlarını birazcık dikkatli inceleyince amacını belli ediyor. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim prenses. Evet çok net belli oluyor:)

      Sil
  8. Çok güzel, çok değerli bir yazı hazırlamışsınız. Eski olsun, yeni olsun tüm bloggerlerin çıkartacakları önemli dersler var yazınızda. Çabalarınızı her zaman için takdirle karşılıyorum.. Bunun için özellikle teşekkür etmek isterim..
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, hem güzel sözleriniz için hem desteğiniz için. Var olun:)

      Sil
  9. Aynı düşüncelere sahip biri olduğunu görmek şu blog aleminde ne huzur verici..Söylemek istediğim bir çok şeyi dökmüşsün satırlara,eline emeğine sağlık canım.. Kişi sayısı değil samimiyet ölçülmeli bence.. Binlerce takipçisi olan blog sahibi takipçilerini dikkate alıp iki kelime cevap yazmaktan aciz neyini destekleyeyim ki?!! Samimiyetle devam eden 100 takipçisi olan blogun herzaman destekçisi olurum,yeterki içinde farklı niyet barındırmasın, ürün peşinde koşmak için milleti sömürmesin yada yalan yanlış yönlendirme yapmasın..
    Ve Victor Hugo'nun sözü; "Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz" tek söylenecek söz bu bence...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ediyorum destek için. Elimden gelen bu, ben de bunu yapıyorum. Çok isterdim bir çoğu gibi izleyici olmayı. Deniyorum ama Tutamıyorum kendimi:)

      Sil
  10. Yine çok güzel yazmışsınız tebrik ediyorum:)
    İnsanlar firma gönderilerini görünce hemen blog açma hevesine kapılıyor.İnstagramda 10-12 yaşındaki çocukların blog açtığını gördüğümden beri bunu düşünmeye başladım.
    Şu basın bültenleri nedir onu da çözemiyorum sayfamdaki blog yazılarının akışına bakıyorum herkes aynı yazıyı paylaşıyor buna da anlam veremiyorum.
    Çok fazla takipçisi olan bloggerların ya da instabloggerların fotoğraflarına bakıyorum sandalye tepelerinde ya da hiç olmayacak yerlerde çekilmiş fotoğraflar. Ben harikayım demiyorum kesinlikle bende blog ve instagram fotoğraflarımı telefonumla çekiyorum çünkü elimden gelen bu ama bunu da güzelleştirmeye çalışmak bizim elimizde.Temiz ve aydınlık bir arkaplan ve gün ışığı çok zor olan bir şey değil.
    İnsanlar hiç emek vermeden mükemmel yerlere gelmek istiyorlar bunun içinde ne yapacağını sapıtıyorlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      2 yıldır blog yazıyorum. Sayılıdır markaların bana ürün göndermek istediği. Evet çok ürün gönderilen insanlar da var ama onlar kendileri talep ediyorlar sürekli ve o firmalar tüm blogları aynı sanıyor ne acı.
      Dilerim bir an önce giderler.
      Fotoğraf konusunda ben de kendimi tamamlamaya çalışıyorum ama gerçekten çok özendi fotoğraflar görüyorum dediğiniz gibi. Toz içinde kozmetik ürünleri mesela...

      Sil
  11. Kalemine, yüreğine sağlık Nihalim...
    Benim sürekli dile getirdiğim ve ifade ettiğim izlenimlerimi söylerken dinleme zahmetinde dahi bulunmayan,burun kıviranlar inşallah okur ve kendine çeki düzen verir diye umud ediyorum.
    Hırs denen meftun insanların önceliği olmamalı ,her şey severek ,keyif alınarak yapılıyorsa güzel olur diyorum ve sevgilerimi gönderiyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım, çok teşekkür ederim. Dilerim okurlar ve dilerim öfkeleneceklerine kendilerinde hata ararlar.

      Sil
  12. Nokta atışı bir yazı olmuş Nihal'cim.Ellerine sağlık.Tüm bu yazdıklarının dışında bir de benim gibi 10 yıldır Blogger olup san 2 yıldır neredeyse hiç yazmayanlar var. Aslında bir nevi internet günlüğü formatında kullanınca blogu zamanla, özellikle çocuklar büyüdükçe artık paylaşımlar yavaş yavaş azalıyor. Aslında yine eskidigibi yazmak istiyorum ama bir türlü kaptiramiyorum kendimi. Kısmet bakalım 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım çok sağol. Sen ve senin gibi eski blog yazarları yazmaya devam etmeli. Yoksa bu arsız ekip rezil edecek herşeyi. Dilerim en kısa zamanda bloguna geri dönersin. Lütfen dön.

      Sil
  13. Çok büyük bir keyifle okudum. Okurken kendimi analiz etme şansı buldum. Emeğinize ve fikrinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  14. Bu yazı ayakta alkışlanır çok güzel ifade etmişsiniz her bir madde tek tek ders niteliğinde emeğinize sağlık..

    YanıtlaSil
  15. Güzel bir yazı gerçekten...

    YanıtlaSil
  16. Çok güzel bir yazı olmuş ellerine sağlık arkadaşım

    YanıtlaSil
  17. Sonuna kadar katılıyorum...yeni bir bloğum ama hangi blog takip edilmeli yada edilmemeli konusuna gelince gerçekten birçok blog paylaşimlariyla kaliteyi belli ediyor....sevgiler cnm:)

    YanıtlaSil
  18. Yine tamamına katıldığım bir yazı.. Tebrik ederim..

    YanıtlaSil
  19. Çok güzel bir yazı olmuş, kendime dönüp bende bir baktım. Tebrik ediyorum. Emeğinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  20. Gayet güzel bir yazı olmuş iyi blogger nasıl olmalı bir çok gence yol gösterecek elinize sağlık:))

    YanıtlaSil
  21. Ne kadar güzel yazmışsınız. Yolun başında bir blogger olarak, yazınız bana güç verdi. Yazmaya başlamadan bilmiyordum, blog yazmanın bu kadar zahmetli, zaman alan ama bu kadar keyifli, mutluluk verici bir şey olduğunu... Sizlerden öğreneceğim çok şey var daha...
    Ellerinize sağlık...

    YanıtlaSil
  22. Özellikle fotoğraf konusunda katılıyorum. Ciddi anlamda ilgi çekici olabilmek çok önemli, zamanla düzeltmeye başlamış olsam da halen ne kadar iyi olabilir diye dönüp dönüp karelediklerimi beğenmiyorum. :D Kısaca özetlediklerinde çoğunda haklısın, alexa değeri gerçekten çok önemli ama PR'lerin çoğu buna ciddi anlamda önem vermiyor. Açık bakıyorum 15k takipçisi var blogu 100bin alexa değerine yaklaşmış. Neredeyse 1.5k yım ama alexa değerim 15-25bin arasında gelip gidiyor. Fakat bunun çok kaale alındığını henüz göremedim. Hatta fakettim ki bu yazıların altına kesinlikle haklısın yazıp bunu eleştiren instagram paylaşımlarına gidip kesinlikle haklısın diyenler var.. Hak verip vermedikleri noktalar olur ama insanlar neyi nasıl ifade edeceklerini ya bilmiyolar ya da her tarafta iki yüzlü oynuyorlar. Buluşma düzenlediğini duymamıştım, başka zamanda olsa burada fikirlerim uyuştuğu insanlarla tanışmayı çok isterim, elbet bir gün.. :)
    Kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazık ki markalar değerlendirme yaparken dediğin gibi başka şeyler arıyorlar.
      İki yüzlülük konusu facia bir konu ve bu camiada çok var.

      Sil
  23. Blog yazmak herkesin zannettiği kadar kolay bir iş değil. Bunu kolay olarak görenlerin ortaya çıkardığı bloglara sıklıkla rastlıyorum. Tık diye 1 anlık fotoğraf çekip sosyal medya hesabı kabartmak o kadar kolay ki. Çünkü anlık işleri takip etmek de kolay ve kişiler fotoğrafı o anlık beğenip geçiyorlar. İşin zor tarafı çektiğin yüzlerce fotoğraf arasından en güzel ve doğru yansıtanı seçmek, o fotoğraf üzerinde ayarlar yapıp editlemek, blog yazısı haline getirmek için en doğru kelimelerle yazmaya çalışmak. Daha da zor olanı ise binbir emekle hazırladığın yazının kalıcı hale gelmesini sağlamak. En güzeli de 1 yıl geçse de o yazının hala okunduğunu görmek. Bunun verdiği haz, tık diye çekilmiş 500 beğeni almış bir fotoğrafta yok. Bloglarını seven ve emek veren herkese sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blog yazmayı sosyal medya paylaşımı ile karıştırıyorlar ve kaos orada başlıyor zaten :)

      Sil
  24. çok güzel bir yazı olmuş Canım paylaşım için teşekkürler bloğunu takipteyim ben de bloğuma beklerim sevgiler :)
    http://guzelvekulturluyum.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
  25. Yazının altına imzami atarim emek verenle kopyacılar birbirinden ayrilmali. Dobralıgını da ayri seviyorum ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Keşke herkes senin gibi değerlendirse bu eylemlerimi.
      Kulisler fena:))

      Sil
  26. Cok guzel yazmissin.kalemine yuregine saglik :)

    YanıtlaSil
  27. Sevdiğiniz bloglardan çok, yazılanlar arasında yaptıklarım var mıdır acaba diye sevmediklerinizi korkuyla okudum :) Son günlerde hatta aylarda ülke gündemi yüzünden kendi içime kapandığımdan katıldığım bir kaç etkinliği henüz yazamadım ama en kısa zamanda hem onları yazıp, hem de sizleri ziyaretlere tekrar başlayacağım.Bir kaç yıldır blog yazmama rağmen, ülkede veya kendi özelimde bir sıkıntı olduğunda da yazamayacak kadar amatörüm maalesef.Kendi adıma listeye eklemek isterim ki; pasta, yemek yapmak kadar beğendiğim bir fotoğraf çekmek de zamanımı alıyor ve özellikle facebook, instagram gibi ortamlarda çalıntı fotoğraf ve tariflerle bir yerlere gelmeye çalışanları sevmiyorum.Bu arada kendimize başka bir gözle bakabilme imkanı sunan yazınız için teşekkürler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dönem dönem hepimizin ara verdiği oluyor. Ama bloga girildiğinde uzun süre yazı girilmemiş olsa da tablo belli oluyor. Yani o blogdaki niyetleri...
      Yemek bloglarını tarif ve fotoğraf çalınması olayları diğer bloglara göre evet daha fazla ve can sıkıcı

      Sil
  28. Hepisine katılıyorum biri dışında ^^ oda mazur görülebilir bence,:p hem çalışıyorum hem aöf okuyorum,baya yorgun argın aksamın 10'unda geldıgımden ötürü bende bloga fazla yazı giremeyenlerdenim açıkcası:/ ama hobi zevk ve fıkırlerımı sunmak içinde bir yandan çırpınıyorum hatta vıcdan yapıyorum çoğu zaman,doğru duzgun hiçbirşeye vakıt ayıramıyor kı ınsan. Resim kalitesde önemli benim için bazı yenı açan blogları görüyorum karanlık hiçbir resim net değil insanın kaçası geliyor:) ama herkesın profesyonel kamerası yok keşke güzel canon vari iyi kalitede fotograflarla izleyiciye sunabilsek.
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten yazmak isteyen insan haftada 1 gün bile olsa yazar. O gün iki saat eksik uyur mesela:)
      Fotoğraf kalitesi evet önemli ama özen gösterilmesi de önemli. Canon olmayabilir elimizde ama mümkün olduğunca özenerek çekmeliyiz fotoğrafları.

      Sil
    2. Sosyal hayatım bile iptal,teelfonla uzun bıle konuşamıyacak kadar kendım yorgun halsiz hıssediyorum,birgun ıznım oldugundan dolayıda o gün ise ışlerımı halletmekle geçiyor günüm, haftada bir oluyor bazen iki haftada bir. İşte karşı tarafda bu durumu yaşamadığı için halden anlayamıyor tabiki,empati kurmak zor olmalı senıde anlıyorum, kendınce haklısın.

      Sil
  29. Merhabalar bu güzel yazıda hiç yanlış kelimeye rastlamadım. Keşke sevilen bloglar arasında olabilsem. İnsan hayatı o kadar karmaşık hale geliyor ki zaman zaman. Bir çok şeyi aksatabiliyorsunuz. Bazan küsüyorsunuz, yazmaya okumaya. Hasta olduğunuz zamanlar oluyor bazan. 24 saat hiç yetmiyor zaten. Yinede biz kadınlar çalışkanız diyorum. İçtenlikle paylaşımlar yapılan, çıkarı için başkasını yermeyen paylaşımlar olsun. Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba
      Öncelikle çok teşekkür ediyorum, ne mutlu bana.
      Bazen yoğunluk uzaklaştırıyor bizi bloglarımızdan, bazen soğuyoruz. Dilerim her daim canlı kalır bloglar.

      Sil
  30. Kendimi de tarttığım bir yazı olmuş. hepsine katılıyorum. Tebrikler

    YanıtlaSil
  31. Tüm yazdıklarınıza sonuna katılıyorum.Bu yazınızdan sonra herkes kendine bir şey çıkarır umarım.Sevgiler...

    YanıtlaSil
  32. tespitlerin harika ve çok doğru canım,birçoğumuzun duygularına tercüman olmuşun..
    ellerine sağlık ,öpüyorum:)

    YanıtlaSil
  33. Bizim yolumuz en baştan belli bloğumuza değer veriyoruz bu sebeple de hangi tarafta olduğumuz net Neler gördük neler ama herkesin yolu farklı bu sebeple biz kendimiz olmaya devam klavyene sağlık 👏🏻👏🏻

    YanıtlaSil
  34. Yazdıklarına sonuna kadar katılıyorum ablam. Son söz noktayı koymuş cuk diye oturmuş zaten..

    YanıtlaSil
  35. çok guzel bır yazı tebrıkler cnm :)

    YanıtlaSil
  36. Altına imza atılacak kadar kıymetli bir paylaşım eline yüreğine sağlık.

    YanıtlaSil
  37. Elinize sağlık, bazı katılmadığım yönleri olsa da güzel bir liste yapmışsınız. Blogger olmak emek istiyor. Çalma çırpma ile olmuyor bu işler.. Zaten herkes kalitesini belli ediyor :)

    YanıtlaSil
  38. ellerıne saglık yazını okuyunca dusuncelerımıze tercuman oldugunu anladım

    YanıtlaSil
  39. Bu alemde yeniyim;))
    Gözlemlerinize ben de kısa sürede tanık oldum. Hakkıyla blog yazmak zor iş. Özgün olsun, verimli olsun,dili güzel olsun..bunlar cidden zor. O yüzden bir çok insan bırakıyor yazmayı. Umarım devamı gelir benim bloğunda. Sevgilet

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blog yazmaya başladığınız anda ne hissettiğinizi düşünün. Eğer bundan zevk alacağınızı düşünerek açtıysanız devamı gelir:)

      Sil
  40. Çok güzel yazmışsınız. Audrey'e katılıyorum. Her gün günaydınlaştığınız insan, popüler olunca sizi tanımıyor. Bloguna bakıyorsunuz (ayda bir belki yazıgiriyor) eski samimiyet yok. Ürün gönderilmiş, basın bülteni yazıyor. İnanasınız geliyor mu? hayır! gidip o ürünü alır mısınız? Hayır!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      O konu içim ayrıca bir post yazılabilir:))

      Sil
  41. Kesinlikle çok haklısınız! Ün kazanmak için olsun ürün almak için blog açan çok fazla. Bende bloguma beklerim :)
    https://caganerkan.blogspot.com

    YanıtlaSil
  42. Bravo! Harika bir yazı. Diğerleri sabun köpüğü gibidir. Siz ve sizin gibi emektar insanların değeri her zaman bilinecektir 😊

    YanıtlaSil
  43. Kendi adıma dersler çıkardığım bir yazı olmuş. Kaleme aldığınız için teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
  44. Elinize sağlık öncelikle, çat çat gerçekleri söyleyen bir yazı olmuş. Durup düşündüm okurken, ben de kendimi tarttım. Ben de olabildiğince emek harcıyorum bloğuma, benim de başlayalı 1 yıl olacak neredeyse, her gün bir şey öğreniyorum burada. Ve daha bilmediğim de çok şey var hala bunu görüyorum.
    Benim de anlamadığım özgünlükten tamamen uzak olup, reklam ve takipçi dolu olan blogları Google ya da insanlar ayırt edemiyor :) Yazıların tamamı, görseller tamamen copy, paste, özenden uzak.
    Dilerim benim bloğum da bir gün sevilen, önerilen, bloglar arasında olur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      Dilerim tüm istekleriniz gerçekleşir.
      sevgiler

      Sil
  45. Henüz blog dünyasında çok yeniyim ben. Bu kadar kısa sürede bile yaptığınız tespitlerin doğruluğunu görebiliyorum. Sanırım öğrenecek çok şey var. Sizi yüz yüze tanımasam da yazılarınızı okuduğumda dürüstlüğünden taviz vermeyen, dobra dobra, doğruları söylemekten çekinmeyen, mert birinin varlığını hissedebiliyorum.İyi ki sizin gibi bloggerlar var. Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim bu güzel sözler için. İyi ki sizin gibi gerçekleri görmek isteyen bloggerlar da var.
      İnşallah nasip olur ve yüz yüze de tanışırız.
      Sevgiler

      Sil