Blog yazarı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Blog yazarı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Hüzün Sarısı İçin 2015 Nasıl Geçti?



Merhaba Arkadaşlar

Bir yıl daha bitti ve yeni bir yılın başlangıcındayız. 2015 yılında neler oldu? Hüzün Sarısı 2015 yılında neler yaptı biraz onlardan bahsetmek istiyorum, aklımda kaldığı kadarı ve sırası ile.

2015 Ocak ayında blogumla ilgili ilk yaptığım alan adımı "com" yapmak olmuştu. Sizlerle bilgisini  tam şurada paylaşmıştım. Memnun musun diye soranlara, evet oldukça memnunum, geçen ay 3 yıl daha uzattım www.huzunsarisi.com alan adımı.
Yine senenin başında bazı yazılarımın kopyalanarak kullanıldığını, bazı yazılarımın ise bir bölümün alındığını öğrendim. Tarzımın ve sistemimin  alınmalarını yazmıyorum bile o beni mutlu ediyor hatta, taklit yazılarımın olması. Bu konu ile ilgili bir yazı yazdım. Bu yazıda tüm yazılarımın uzun yıllardır MESAM tarafından korunduğunu ve FSEK in 71.maddesini anlattım yazısı tam burada
14 Şubat sevgililer gününde bir arkadaşımla birlikte blogger etkinliği düzenledik, oldukça güzel geçti. Yazısını şuradan okuyabilirsiniz. Kusursuz geçen etkinliğimizde bizi üzen ve o güzel günden keyif almamıza engel olan Özgecan cinayetini duymamız olmuştu. Kahrolduk. Onunla ilgili de bir yazı yazmıştım bu yazım Özhaber Gazetesi'nde yayınlanmıştı tam burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.
Biliyorsunuz 2014 yılının son ayında ayağımdan ameliyat olmuştum, uzun süre koltuk değnekleri ile yürüdüm. Yine o şekilde gittiğim etkinliklerden biriydi Gloria Cafe Jeans etkinliği yazısını işte buraya yazmıştım:)
Mart ayının ilk günlerinde blogumun tema tasarımını değiştirdim. İçime sinen bir çalışma döneminden sonra şu gördüğünüz tasarım beni yansıttığından "tamamdır" dedim. Aşamaları, kimin yaptığını ve blogumun eski halini görmek isterseniz burayı tıklayabilirsiniz.
13 Mart benim doğum günümdü. Çok keyifsiz hissediyordum kendimi ve o gün ummadığım sürprizlerle karşılaştım. Asla unutmayacağım bir gün oldu. Tabi ki o günü yazarak ölümsüzleştirdim.
Onun yazı da tam burada
Üzücü zamanlarda yaşadım tabi. Mesela dost sandığım insanların öyle olmadığını gördüm. Bu karşı tarafın suçu veya benim suçum o çok önemli değil. Önemli olan sonuç. Bazen karşı taraf sizi ticaret olarak görür ama sizin aklınızda bir "dost"modeli vardır o insanın üzerine yerleştirirsiniz o modeli. Sununda bişey olur ve gözleriniz açılır bir bakarsınız karşınızdaki gerçek kimliği ile belirivermiş. Bununla ilgili de Dost mu Dediniz? isimli yazımı yazmıştım. Bu benim için önemli bir nokta oldu 2015 yılında.
Çok güzel organizasyonlara katıldım, bunlardan bir Bahara Merhaba eventi idi. Yazısı tam burada
2015 yılının ortalarına doğru yaşadığım, aslında blogger camiasının yaşadığı bir olay da Tavsiye Kanalı (Tavsiye Evi) olayıydı. Tekrar bahsetmek istemeyeceğim kadar can sıkıcı, incitici bir olaydı. Bilmeyenler şuradan ve şuradan okuyabilir olanları.
Bir çoğunuz biliyorsunuz, bir müzik yapım firmamız var ve ben basın ve halkla ilişkilerini yürütüyorum. Bununla ilgili Kazım Şener'in klibini yine bu tarihlerde çektik. Senaryo ve cast detayları ilgilendim ayrıca sanatçının Basın Danışmanı olarak devam ediyorum.
Yılın ortalarında yine retina yırtığından 5.ameliyatımı oldum. Onu da Retina Yırtılması yazımda anlattım. Göz çok önemli arkadaşlar, ihmal etmeye gelmiyor. Ben treni kaçırdım tabiri caizse:)
Haziran ayında blogger arkadaşlarımla birlikte Ciğeristan'a gittik, güzel bir organizasyon oldu. Davetimi kabul edip gelen arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Yazısını okuma isterseniz burayı tıklayabilirsiniz.
Farklı Kalemler adında bir köşe hazırladım blogumda. Burada blogu olmayan ama sesini duyurmak isteyen takipçilerimin yazılarına yer vermekti amacım. Ancak gelen yazılar çoğunlukla kopya olduğu için yayın yapamadığım gibi fazlaca üzüldüm. Bu köşe hala duruyor ancak ben bir daha duyurusunu yapmadım. O duyuruyu şu yazıyla yapmıştım.
"Zeki Müren'e Saygı Albümü(mü?)" başlıklı bir yazı yazmıştım magazinmatik'te köşemde. Bu yazım bir çok yere haber oldu, bu da beni çok mutlu eden olaylar içindeydi 2015 yılında. 
Bir markanın yaklaşık 300 lira ederindeki cilt kremlerini beğenmedim, bunu yazdım. Ancak marka pr şirketi benimle irtibata geçip yazımı revize etmemi istedi. İnanamadım. Yani beğenmediğim bir ürünü beğendim diye yazmam istendi. Şaka gibi bir gündü. Asla bunu yapmayacağımı söyledim. Yazıyı kaldırdım ama onların istediğini tabi ki yapmadım. Bir daha kendileri ile hiç bir platformda karşılaşmak istemediğimi belirttim. Sonraki maillerine cevap vermedim. Sanırım her bloggerı aynı sanıyorlar. Bu da kötü anılarımdan biriydi 2015 için.
Ağustos ayında ilk videomu çektim, yayınladım. Şimdi ara ara video çekiyorum ve paylaşıyorum. Videolarıma ulaşmak için youtube kanalıma bakabilirsiniz, hatta abone değilseniz abone olabilirsiniz:)
Eylül ayında İlköğretimde el yazısı zorunlu olmasın diye bir imza kampanyası başlattım. Ancak beklediğim ilgiyi görmedi. Sağlık olsun:)
2015 yılında yaşadığım güzel olaylardan biri de Pastel Kozmetik yarışmasında, tasarladığım ojenin 1.olmasıydı. Sevdiğim özelliklerde olmasına dikkat ederek, hüzün sarısını hayal ederek hazırladığım ojenin hikayesi tam burada
Hüzün Sarısı'nın tescilini üzerime aldım ve resmi olarak benim markam oldu. 
Senenin sonuna doğru Bloglara Sahip Çıkalım adında bir oluşum başlattım. Bloglar eskisi kadar okunmadığından bazı blog yazarları, yazmaktan soğudu ve instagramda paylaşım yapmaya başladılar. Bunu gören bazı fırsatçı arkadaşlar takipçi satın alıp instagram hesabı açtı ve olaylar bunun üzerine devam etti. İlgili yazılarımı okumak isterseniz buraya veya buraya ve de buraya bakabilirsiniz.
29 Ekim'de Kayseri'ye gittim, bir etkinlik için. Blog ile ilgili ilk şehir dışı seyahatimdi:)
2015 yılında ülkemiz için çok üzüldüm, çok ağladım. Şehitlerimiz oldu çok fazla. Sivil vatandaşlar sebebini bilmeden canlarını verdiler 2015 içerisinde. Ünlülerden de çok fazla kayıp verdik ve bir çoğu ekim ayında gerçekleşti. Bununla ilgili de bir yazı hazırlamıştım Azrailin Ekim Mesaisi isminde. 
Senenin son ayında Fulden Uras'ın sosyal sorumluluk projesi kapsamında kurduğu derneğe destek vermeye çalıştım. Köşelerimde yazdım ayrıca blogumda da sizlerle paylaştım. Bununla ilgili gerek Fulden Hanım'dan, gerek kelebek çocuklardan gerekse okuyucularımdan çok güzel tepkiler aldım. onun da yazısı tam şurada
Yeşim Mutlu ile birlikte birer yazı hazırladık Blogger ve instablogger farklarını yazdık. Benim yazıma şuradan  ulaşabilirsiniz.
Yılın sonunda Hüzün Sarısı ile Hediyeleşme Etkinliği ni organize ettim. Geçen yıl da yapmıştım ve bunu geleneksel hale getirmek düşüncesindeyim. Bakmak isterseniz tık tık
Son olarak medyaextra.com da yazarlık ve editörlük görevim başladı bir süre önce.
Ve süreli olan basın kartım, daimi olarak değiştirildi:)
İşte böyle. Blogumla ilgili yaşadıklarım 2015 yılı için böyleydi. Bunlar dışında birkaç ufak seyahatim oldu işimle ve tatil amaçlı. Onları da sosyal medya hesaplarımda duyurmuştum sizlere zaten.
Buraya kadar yorulmadan okuduğunuz için ayrıca teşekkür ediyorum.
2016 için uzun vadeli planlarım yok. Allah izin verirse ilk yarısında farklı bir organizasyon planlıyorum. Detayları sizlerle elbette paylaşacağım.
Her birimiz için sağlık, huzur ve başarı dolu bir yıl diliyorum.
Sevgiler













Devamını Oku »

Bıktıklarım ve Sevdiklerim (Yeni Bir Mim)


Merhaba
Sosyal Annem Blog Fatma beni mimlemiş,teşekkür ediyorum. Bıktıklarımı ve sevdiklerimi yazacağım maddeleyerek.
Başlayalım isterseniz:)

Bıktım
*Enerji düşüklüğümden
*Uykusuzluktan
*Fazla 8 kilomdan
*Sevdiklerime gereken zamanı ayıramamaktan
*Kopyala yapıştır yaparak yazan ve ben köşe yazarıyım diye boy gösterenlerden
*Blogger olmakla arsız olmayı karıştırıp, gerçek blog yazarlarını zan altında bırakanlardan
*Sosyal medya paylaşımlarında atar gider yapıp yüz yüze gelince balım tatlım diyenlerden
*Sokak çocukları için hala dişe dokunur bişey yapamamaktan
*Nerden geldiği belli olmayan öz güvenleri ile çok güzel olduğunu vurgulayan kadınlardan
*Kapalı alanda güneş gözlüğü takıp, fotoğraf çektirip profil fotoğrafı yapanlardan
*Manevi değerleri tamamen unutup madde için yaşayan pisliklerden

Seviyorum
*Ailemi çocuklarımı
*Tırnaklarımı
*Proje üretip uygulamaya geçirmeyi
*Organizasyon yürütmeyi
*Nilüfer'i ve "Dokunsalar Ağlarım" isimli şarkısını
*Kalbinde fesatlık olmayan dostlarımı
*Yazıp, çizmeyi
*Asaleti detaylarda yaşayan, yaşatan insanları
*Girişimci kadınları
*Burcumu (Balık)
*Fenerbahçe'yi
*Huzuru


Bu güzel ve zevkli mime katılmak isteyen herkesi mimliyorum ben de:)
Sevgiler

Devamını Oku »