Rival de Loop Oje Düzeltici Kalem

Rival de Loop Oje Düzeltici Kalem ile geldim bugün. Birincisini tükettim, geçtiğimiz gün ikinciyi açtım o zaman yazmak aklıma geldi ve hemen fotoğrafladım. Uzun uzun anlatmayacağım; uzun yazılar çok sevilmiyor anladığım kadarı ile. Hemen vaatleri ile başlayayım.
Rival de Loop Oje Düzeltici Kalem

Tırnak ve cilt üzerindeki küçük oje kusurlarını hızlı ve kolay bir şekilde gidermeye yardımcı olduğu belirtilmiş: Kullandıktan sonra ucu yumuşak bir bezle temizlememiz önerilmiş. Peki nasıl bir ürün? Kalem şeklinde hazırlanmış. Bir ucunda gördüğünüz gibi tek bir aplikatör var, diğer tarafında 3 yedek ucu var.
Ojeyi sürerken taşırma durumunda kesik ucu ile alıyorsunuz fazlalığı hepsi bu kadar. Uç eskidiğinde çıkarıp, arka tarafında yedek uçlardan birini takıyorsunuz. Peki eskimesinden kasıt nedir? Koyu renkler temizlendiğinde kalem ucu kısa sürede kullanılmaz hale gelebiliyor. Yani daha önce kırmızı oje temizlediyseniz, sonraki gri ojenizi düzelirken kırmızının bulaşma ihtimali yüksek. Önerilen yumuşak bir bezle temizleme olayı bir parça etkili olsa da uzun uzun olmuyor tabi.
Ben bir defasında aseton döktüğüm bir pamuk ile temizledim hiç de fena olmadı ama beklememiş olması lazım renklenmiş kalem ucunun.
Bir önemli nokta da daha, eğer kurudu ise kalem ucu asetona batırabilirsiniz, fazla ıslanmaması kaydı ile.
rival de loop nagellack korrekturstift

Bu kalemi tırnakların yan tarafına bulaşan ojeyi temizlemek için daha uygun buldum. Tırnak diplerine müdahale ederken aşırı dikkat etmek lazım ojeyi alabiliyor. Sonra tamir tadilat işi çıkıyor başınıza.
Hemen tırnak etlerimde kurutma yapmadığını da belirteyim. Fena bir ürün değil bana kalırsa. İndirimsiz 25 lira gibi ödemiştim alırken, fiyat da gayet uygun gibi. Biliyorsunuz Rival de Loop ürünleri Rossmann mağazalarında satılıyor.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Oje Düzeltici Kalem

Devamını Oku »

Maybelline The Colossal Maskara

Yine bir maskara yazısı ile buradayım. Maybelline The Colossal Maskara günün ürünü. Maybelline Colossal'ın tek çeşidi bu değil; Colossal Big Shot var mesela ve Big Shot Volume. Aldım ama açmadım henüz. Nasıl dayandım bilmiyorum ama açmadım. Colossal Platinum var, Colossal Volume Express var Go Express var. Yani Colossal maskaralar arasında benim bildiklerim bunlar. İçinizde Maybelline The Colossal Maskara kullananlar varsa veya diğerlerini, yoruma yazarsa sevinirim.
Maybelline The Colossal Maskara
Maybelline The Colossal Maskara

Maybelline The Colossal Maskara

Maybelline.com sitesinde 4.5 yıldız almış olan bu maskaranın özellik ve vaatlerine bakalım. Devasa hacim vaadi var bu maskaranın. Tek katta bile iddialı olduklarını belirtmişler. kollajen içeriyormuş. Lens kullananlar için de ayrıca test edilmiş.
Maskara gördüğünüz gibi canlı sarı bir ambalajda, kıl fırçaya sahip, uç kısmı daha ince alta doğru kalınlaşıyor. Biliyorsunuz bu yapıda fırçalar hacim vaadini yerine getirmek amaçlı, kısa kirpikleri de kavrayabilmek için tasarlanmış.
Yorumlarıma geçelim; kirpiklerim çok uzun sayılmaz, üstelik düz. Bu sebeple bir maskaradan çok fazla şey bekliyorum. Kıvırsın, kıvırdıktan sonra düşmesin, hacim versin uzatsın, topaklanmasın, dökülmesin gibi gibi.
Maybelline The Colossal Maskara kullananlar

Bu maskara tek kat uygulandığında var olan kirpikleri belirginleştiriyor ve kaldırıyor. İki kat uygulandığında hacim veriyor çok daha iyi duruyor. Üçüncü kat uygulamaları bir çok maskara için oldukça güç olur. Eğer çok dikkatli kullanırsanız ve sorunsuz başarabilirseniz 3.kat sonrası çok çok daha iyi duruyor.
Sadece bu maskara değil, hemen her maskarada katlar arasında fazla beklememenizi öneririm. İlk kat uygulamasından sonra kirpikleriniz tamamen kurumamalı. Bazı ıslak yapıdaki maskaralar için bekleme süresi azıcık fazla olabilir ama tamamen kurumuş olması sonraki katın uygulanmasını zorlaştırır. Islak halde sürmek de bir önceki katın süpürülmesine neden olarak.
The Colossal Maskara dikkatli uygulandığında topaklanma yapmıyor. Gün içinde dökülme yapmıyor. Bir gece yorgunluktan göz makyajımı sonra çıkarırım deyip uyumuştum mesela koltukta. Sabah 5 gibi uyandım aklıma gelen ilk şey göz makyajım oldu. Banyoya çıkarmak için gittiğimde kirpiklerimin hala düşmemiş olduğunu gördüm, zaten gün boyu kullanmıştım. Temizlemesi de çok zor değil, kirpiklerimi dökmeden birkaç hamle ile temizleyebildim her defasında.
Sonuç olarak hemen hemen vaatlerini yerine getiren bir maskara, sevdim ve tekrar alabileceğim bir ürün oldu.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler


Devamını Oku »

Procsin Güneş Sütü SPF 50+

Yaz ortasında aldığım, story olarak Instagram'da paylaştığım Procsin Güneş Sütü SPF 50+  bugün size anlatacağım ürün. Bundan daha önce de ,Procsin yüz koruyucu güneş kremini almıştım biliyorsunuz. Ondan da kısaca yazımın sonunda bahsedeceğim.
Procsin güneş kremi kullanıcı yorumlarını okuduğumda, daha çok yüz koruyucu güneş kremine ağırlık verildiği ve ondan bahsedildiğini gördüm. Güneş sütü sanırım çok fazla kullanıcı tarafından denenmedi veya yüz koruyucu kadar denenmedi. Başlayalım o zaman.
Procsin Güneş Sütü SPF 50+
Procsin Güneş Sütü SPF 50+

Procsin Güneş Sütü SPF 50+ 

Plastik oldukça sağlam pompalı bir  şişede. Akışkan, kırık beyaz renge sahip. Kokusu da fena değil. Procsin'in sitesinde şu şekilde anlatılmış: "Yoğun nemlendirme özelliği ile kuru ciltlerin UV ışınlarına karşı korunmasına yardımcı olarak tahriş olmasını engellemeye, güvenli ve etkili bir koruma sağlamaya yardımcı olur.vÖzel formülü ile güneş yanıklarının yanı sıra güneşe bağlı alerji riskini minimuma indirerek erken cilt yaşlanmasına karşı güvenli koruma sağlamaya yardımcı olur. Yüksek emilim özelliği sayesinde cilde yumuşaklık ve pürüzsüzlük kazandırırken yağlı his bırakmaz."
Procsin Güneş Sütü kullananlar

İşin açığı marka ürünleri temiz içerikli olarak tanıtıldığından hiç bakmadan dahil ettim çantama. Küçük oğlum eşim ve ben, artık hangimiz kullanırsak diye düşündüm, daha evvel tecrübe ettiğim ve güvendiğim güneş koruyucular da vardı yanımda.
Tatilin 10.günü oğlumda kullandım. Aynı gün eşimin de 3.günüydü. İkisi de beyaz tenli. Oğlum 10 gündür başarılı güneş ürünleri ile korunuyordu rengi de kırılmıştı zaten. Bir saat kaldık hepi topu güneş altında. Dönüş yolunda oğlumun omuzları ve sırtının çok çok kızardığını gördüm. Yüzüne süre hatasında da bulunduğum için yüzü de aynı şekilde kızarmıştı. Hemen yolda bir güneş sonrası ürünü sürerek rahatlamasını sağladım. İki gün dışarı bile çıkarmadım, sürekli duş aldırıp güvendiğim onarıcı ürünler sürdüm oğluma.  Eşimde de kızarmalar olmuştu ama çocuk kadar değil. Daha sonraki plaj macerasında ben kullandım ama zaten bronzlaşmış haldeydim ve beyaz tenli de değilim bana bir yan etkisi olmadı kızarma veya başka bir şey.
Daha sonra içerik bölümüne bakmak aklıma geldi, zahmet oldu yani bana. Benzophenone-3 vardı. Bu kozmetiklerde kullanılan suda çözünmeyen bir içerik ve kırmızı nokta ile içerik bilgilerinde yer alır. Onu da görünce tabii ki bir daha oğluma kullanmama kararı aldım. Aslına bakarsanız bizlerin de bu içeriklerden sakınmamız gerek ama yazık ki o kadar korumuyoruz bir çoğumuz kendimizi. Oxybenzone adı ile bir çok üründe karşımıza çıkan bu içerik pek iç açıcı değil yazık ki. Keşke hepimiz, sürekli dikkat etsek.
Bu arada ürün ıslak bir görüntü veriyor, kolay emiliyor.
Procsin Yüz Koruyucu Güneş Kremi'ne gelince hemen hemen aynı içeriğe sahip, kıvamlı bir ürün. Ürünü ben kullandığım için çok beyaz tenlilerde neler yaşatır bilmiyorum, ona göre okuyun isterim. Makyaj bazı olarak da kullanıldığı belirtilen bu ürünü yazık ki ben günlük hayatta kullanamadım; emilmesinde sorun yaşadım çünkü. Makyaj bazı olarak da kullanmak bu halde mümkün olmadı tabii. Yine plaj maceralarımızda kullandım, yüzümdeki kalması dağılmaması çok önemli olmadı o şekilde. Ürünün leke karşıtı vaadi de var ancak uzun süre kullanma şansım olmadığı için bunu deneyimleme şansım olmadı.
Procsin Güneş Koruyucu Yüz Kremi

Birbirinin hemen hemen aynısı olan içerik bilgilerini aşağı ekliyorum.
Markanın çok övülen birkaç ürünü daha var aklımda onları da mutlaka alıp deneyeceğim.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
procsin güneş sütü içerik


Devamını Oku »

Eda Taşpınar At Kuyruğu Bitkisi Şampuanı

Merhaba
Bugün bir saç ürünü ile geldim. Eda Taşpınar At Kuyruğu Bitkisi Şampuanı'nı anlatacağım size. Uzun zamandır aklımda olan bir şampuandı. At kuyruğu şampuanlarına ilgimi zaten biliyorsunuz. Önce bu ürünün vaat ve özelliklerine bakalım ardından ben Eda Taşpınar At Kuyruğu Bitkisi Şampuanı yorumlarıma geçeyim.
Eda Taşpınar At Kuyruğu Bitkisi Şampuanı

Eda Taşpınar bu bebeği ile ilgili bakın sitesinde neler söylemiş? At Kuyruğu Bitkisi sayesinde saçların uzamasına ve zarar görmüş keratin yapısının onarılmasına yardımcı olarak saçlara gövde ve hacim kazandırır. Saçları kökten uca kadar besler. Saçları yüzey aktiflerin irritasyonuna karşı koruyarak nemlendirmeye yardımcı olur. İsviçre ve İtalyada geliştirilmiş ve klinik olarak test edilmiş, patentli aktifler ile formüle edilmiştir. Ödülü Anagain aktif maddesi Pisum Sativum (Peal) Sprout Extract sayesinde saçların uzamasına yardımcı olur.
Bu şampuan 400 ml boyutunda, yeni ambalajı eskisinden çok daha şık ve bana göre cazip olmuş diyebileceğim bir ürün. Google'da  Eda Taşpınar At Kuyruğu Bitkisi Şampuanı kullananlar şeklinde aradığımda, gerçek kullanıcı yorumlarına yazık ki denk gelemedim. Ya şampuanın eski hali ile ilgili yorumlar veya satış sitelerinin linkleri çıktı karşıma. Umarım benim bu yazım şampuan ile ilgili her soruyu cevaplayabilir nitelikte olur.
Eda Taşpınar At Kuyruğu Bitkisi Şampuanı yorum

Yine ürünü vaatleri doğrultusunda değerlendiriyorum, ayrıca hemen bu noktada kuru ve ince telli belirtmek istiyorum. Hoş bir kokuya sahip bu şampuan benim saçlarımı temizlemekte yeterli oldu. Şampuanın fazla köpürmesini isteyenler, bu şampuanda aradıklarını bulacaklar oldukça iyi köpürüyor. Beni şaşırtan bir güzel özelliği var ki, ilk defa bir at kuyruğu şampuanı saçlarımı sertleştirmedi ve krem kullanmama gerek bırakmadı. Bu kadar da değil dahası var. Benim saçlarım yeni yıkandığında çok kabarır, tüy tüy olur.  Farklı ürünler kullanarak şekil vermeye çalışırım. Bu şampuan sonrası bahsettiğim kabarıklık bir tık daha az oluyor diyebilirim. Saçımın yumuşaklığını parlaklığını da ekleyeyim hemen şuraya. Hani vaatlerinde 'keratin yapısının onarılması' gibi bir ifade var ya, ben uzun süreli kullanımda bu şampuanın bunu mümkün olduğunca başarabileceğini düşünüyorum. Çünkü sayısız şampuan marka ve çeşidi denemiş biri olarak sanıyorum bizler de artık bazı ürünlerde ön gürü sahibi olabiliyoruz. Saçı uzatma vaadini ise ikinci kutuya geçip bir süre sonra söyleyebilirim, yazımı mutlaka güncelleyeceğim.
17 Eylül tarihinde başladım kullanmaya. Yaklaşık 20 gün olmuş, tahminimce 15 defa yıkamışımdır saçlarımı bu şampuan ile. Her defasında 'sen nasıl at kuyruğu şampuanısın?' demişimdir.
Sevmediğim ürünü terminatör gibi yıkıp geçiyorum biliyorsunuz, çünkü kimseyi yanıltmak istemiyorum ama sevdiğim ürünü de koyacak yer bulamıyorum bu şampuan gibi. Kesinlikle tekrar tekrar alacağım bir şampuan. Şimdi size bir sır vereceğim de korkuyorum; bu şampuanın fiyatı da performansına göre çok iyi. Hatta son Gratis indiriminde çok çok güzel bir fiyata gördüm yan pencerede açtım, başka ne alabilirim diye bakarken sayfa dondu. Yeniledim hata verdi, sonra da stokta yok uyarısı ile karşılaştım. Korkuyorum dememin sebebini bazılarınız anladı bile, böyle fiyat performans değerlendirmesi yaptığımız ve çok uygun fiyatlı dediğimiz ürünler hooop diye fiyat yükseltiyor aman bunda olmasın bari.
Evet arkadaşlar buraya kadar anlattığım gibi, kuru ve ince telli saçlarımda bu şampuanı çok sevdim. Yağlı saça sahip olanlar bu şampuanı kullandıysa yorum yapabilir mi?
Son olarak önemli bir noktayı belirteyim. Eski ambalajlı Eda Taşpınar At Kuyruğu Şampuan nasıldı bilmiyorum, kullanmadım. Onunla ilgili negatif yorumlar okudum o bilgilerin benim kullandığım şu şampuan ile hiç alakası yok.
Markanın daha evvel kullanıp yazdığım ürünlerini de hemen şuraya ekleyeyim.
Güncelleme: Yağlı saç tipine sahip olanların anlaşacağını düşünmediğim bir ürün ancak benim gibi kuru saçlara sahip olanlar oldukça sevecek.

Eda Taşpınar Yoğun Bronzlaştırıcı Yağ
Eda Taşpınar Jungle Fever Body Mist

Yeni bir yazıda tekrar görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Garnier Besleyici Çift Fazlı Micellar Temizleme Suyu

Garnier Besleyici Çift Fazlı Micellar Temizleme Suyu ile buradayım. Bir süre önce Instagram'da ilk izlenimlerimi paylaşmıştım. Blogda yazmak için de bir süre daha deneyimlemek istedim. Günlerdir de başka makyaj temizleme ürünü kullanmadım sadece Garnier Besleyici Çift Fazlı Micellar Temizleme Suyu kullandım, etkilerini daha net gözlemlemek için ve sonunda buradayım.
Garnier Besleyici Çift Fazlı Micellar Temizleme Suyu

Yine vaatleri ve özellikleri ile başlayayım, ardından da ürün yorumlarıma geçeyim. Ürün ile ilgili söylenenler şu şekilde "Besleyici Mavi Kantaron Çiçeği Suyu İçeren Micellar, Micellar teknolojisi sayesinde ciltteki kalıntılara, makyaja ve yağ fazlasına mıknatıs gibi yapışır. Makyajı temizler, cildi arındırır ve rahatlatır. Ovalamaya gerek yoktur. Mavi kantaron çiçeği suyu içeren Besleyici Çift Fazlı Micellar Temizleme Suyu ile suya dayanıklı ve uzun süre kalıcı makyajı zevkle çıkarmak için etkili bir çözüm sunuyor. Tek adımda:  Makyajı Temizler Cildi Arındırır Besler. Kontakt lens kullananlar için uygundur." Bunlar oldukça güzel vaatler, sizce de öyle değil mi?
Evet içinde mavi kantaron çiçeğinin suyu varmış ve mavi kantaron çiçeğinin tüm faydalarını sizlerle Instagram'da paylaşmıştım. Kısaca hatırlayalım bir kaç özelliğini, neydi? Kaşıntılı cilt hastalıklarında, deri bozukluklarında, göz altı morluklarında, leke kızarıklık siyah nokta sorunlarında etkili olduğunu öğrenmiştik. Ayrıca hücreleri hızlı bir şekilde yeniliyordu değil mi? Muhteşem. Devam edelim ürüne. 400 ml boyutunda plastik bir şişede. 200 kullanım notu eklenmiş ambalaj üzerine. Her gün makyaj yapan biri, her makyajını bununla çıkarsa yaklaşık 7 ay kullanabilir.
Garnier Besleyici Çift Fazlı Micellar Temizleme Suyu kullananlar

Nasıl kullandım? Çift fazlı olduğu için ürünü iyice çalkalayıp bir pamuğa döktüm gözlerim yüzüm ve dudaklarım için uyguladım. Ben aynı pamuk aynı mendiller yüzün her bölgesini çıkarmadığım için makyaj çıkarıcı ürün ne kadar başarılı olursa olsun, hepsi için ayrı pamuk ayrı mendil  kullanıyorum. İki göz için iki pamuk mesela, umarım anlatabilmişimdir. Bu soru daha önce bir yazımın altında sorulduğu için yeri gelmişken açıklamak istedim. Pamuğu evirip çevirip yüzümün tamamını temizlemeyi sevmiyorum. Bu işlemi makyaj ile işim bittikten sonra yapıyorum. Gece rutinimi uyglamaya geçmeden önce de cildime uygun bir ürün ile yıkayıp, tonikleyip her şeyden iyice arındırıyorum.
Garnier mavi kantaron

Cildim kuru olduğu için temizleme ürünlerinin bazıları ciddi anlamda yoruyor cildimi. Yani dile gelse bi daha bunu kullanma diyecek bana. Yalnız bu misel su ile çok iyi anlaştı. Temizlemesini sevdim, bir misel su ne kadar temizleyebilirse o kadar temizliyor. Makyajı kolayca söken yağ gibi hissedilen içerik kısa zamanda yok oluyor. Bu arada şunu belirteyim, çünkü çok gerek duyuyorum; bazı arkadaşlar ürünleri tanıtırken 'cildimi nemlendirdi, nemlendirici kullanmaya gerek duymadım' diyor ya; siz onlara bakmayın. Ne kadar nemlendirirse nemlendirsin onu görevi nemlendirmek değil dolayısı ile kısa süre sonra o his kaybolur. Cilt serumları için de aynı şeyi söylüyorlar. Siz onlara bakmayın, nemlendiricinizi uygulayın.
Garnier'ın makyaj temizleme sularının sanıyorum ki hepsini kullandım. Ama favorimin bu olduğunu net olarak söyleyebilirim. Bunun öncesinde ise pembe kapaklı olarak bilinen kusursuz makyaj temizleme suyu idi. Elbette tekrar tekrar alacağım bir ürün olur. Ben fazla kullandığım için tabii ki  200 kullanım yapamam ama 100 kullanım bile olsa hem performansı hem uygun fiyatı ile çok sevdiğim bir ürün oldu.
Devamını Oku »

Betty Boop İki Renkli Oje -Termal Oje

Alıştıklarımızın dışında bir oje deneyimi ile geldim Betty Boop İki Renkli Oje, yani Betty Boop Termal Oje. Biliyorum bir süredir bu ojeleri çok kişide gördünüz, bunun sebebi Betty Boop oje Şok Market raflarında oldukça uygun fiyata satılmaya başlamıştı..
Betty Boop ojelerin klasik olanını çok önceleri denemiştim ama bu termal ojeyi işin açığı yeni gördüm. Almayı düşünmemiştim ama bir kaç takipçim Instagram'da sorunca girdim Şok Market'e ve kalan son rengi aldım.
Betty Boop İki Renkli Oje

Detaylara geçelim; bendeki rengi Thermo 04 lila ve gri. Nasıl bir vaat var peki renklendirme olayında? Sıcakta açık gri soğukta gül kurusu diye belirtilmiş. Bence daha çok lila rengi. Neyse şimdi de yapısı ve diğer özelliklerinden bahsedelim. Çok koyu olmayan bir kıvam, ölçülü bir fırça. Kuruma hızı orta. En güzeli de 3.gün sağ elimin tırnaklarında, uçtan soyulma başladı. Yani iki gün net kalıyor tırnaklarda. Fazla su ile samimi olmayan insanlarda 3 gün de kalır.
Şimdi de renk değişimlerini size fotoğraflarla anlatmaya çalışayım. Yukarıdaki ilk fotoğraf için herhangi bir soğuk sıcak işlemi yapmadım o şekli aldı.
Betty Boop termal oje

Bu fotoğrafı da sıcak soğuk denemeleri yaptıktan sonraki yarım saat içinde çektim. İlk fotoğrafın tam tersi, griler üst lilalar alt kısımda bu defa. İki şekilde de hoş bir ombre görüntüsü var ve bu çok hoşuma gitti. Devam edelim... 
Betty Boop oje
Burada da oda sıcaklığındaki hali görüyorsunuz. Fotoğrafı çektikten sonra ellerimin soğuk olduğunu far kettim bu arada. Tamamı lila, yani soğukta oluşması gereken renk.
Betty Boop Oje Şok
Bu fotoğrafta da elimi sıcak suyun buharına tuttuktan sonra çekilmiş hali var. Serçe parmağımın tırnağı yeterince buhara maruz kalmamış gibi. 
Bugün 3.gün hala tırnağımda oje. Dediğim gibi sağ tırnak uçlarımda hafif soyulma var ama ojede herhangi bir bozulma yok. Yazıya başladığımda uçlarda lila kalan bölümlerde gri renk vardı. Şimdi bakıyorum tırnakların tamamı lila. 
Anlayacağınız eğlenceli bir oje. İlk başlarda düşünmemiştim ama buldukça alacağım farklı renklerini, baya baya sevdim.
Yeni bir yazıda tekrar görüşmek üzere.
Sevgiler



Devamını Oku »