Maybelline Affinitone Hydrating Fondöten

Merhaba
Maybelline Affinitone Hydrating Fondöten bugünün ürünü. Uzun zamandır kullanıyorum, sonunda yazmak için sıra gelebildi bu çok konuşulan fondötene.  Maybelline Affinitone Fondöten yorumlarına bakıldığında, kullananların bir çoğu memnun ama memnun olmadığını yazan bir kesim de var, az da olsa. Şimdi ben biraz fondötenden bahsedip kendi yorumlarıma geçeyim. Bu arada yıllar önce yazısını yazdığım  Maybelline Affinitone Concealer yazımı da buraya ekleyeyim. Arada aynı marka ürünlerini veya benzer vaatlerde olan yazdığım ürünleri bu şekilde ekleyeceğim. Okumak isterseniz marka üzerini tıklayabilirsiniz.

Maybelline Affinitone Hydrating Fondöten


Gelelim Maybelline Affinitone Hydrating Fondöten detaylarına. Plastik bir tüp içerisinde 30 ml bir ürün. Oldukça akışkan bir yapıya sahip. 7 ayrı rengi var, bendeki rengi 24 Golden Beige, sarı alt tonlu. Ambalaj üzerinde bir pencere var ve o pencereden ürünün rengini görebiliyoruz. Tabi bu gibi ürünlerde denemeden, durumu ten üzerinde görmeden almak çok uygun değil sanırım. Cildinizi tanıyor ve size uygun renkleri çok iyi biliyor olmanız lazım. Maybelline Affinitone Fondöten daha önce de kullandığım bir üründü ancak yenilenmiş halde yeniden tüketiciye sunuldu? Peki yenilenmiş Maybelline Affinitone Fondöten'in vaatler neler, eskisinden farkı ne? Hemen bakıyoruz... Ürünün ilk iddiası tamamen kusursuz ve inanılmaz doğal bir görüntü! "Doğal renkli pigmentlerle kusursuz bir görünüm verirken, E vitamini içeren formülüyle cildini gün boyu nemlendirir. Kusurları kapatır, pürüzsüz bir görünüm verir. Özel dokusuyla cildin nefes almasına izin verir." Bu italik cümleleri de birebir Maybelline sitesinden aldım. Vaatler böyleydi, şimdi gelelim benim yorumlarıma.
Üründe en sevdiğim özellik ambalajı ilk bizim açıyor olmamız. Uç kısmında folyo var. Daha önce yarısı kullanılmış bir fondöten satın almış biri olarak bu detayı sevdim.

Maybelline Affinitone Fondöten yorum


Dediğim gibi oldukça akışkan bir kıvamı var, iyice çalkaladıktan sonra kontrollü olarak uygulamaya başlayabiliriz. Peki bu fondöten en iyi sonucu ne şekilde uygularsak verir? Ben hem sünger hem fırça hem de parmaklarımla denedim. Bana göre en iyi sonuç parmaklarla uygulama yapıldığında göründü. Kapatıcılığı yükseliyor, daha az ürün kullanıyorsunuz ve görüntü daha başarılı oluyor. İkinci tercihim sünger. Sünger de biraz daha fazla ürün almanız gerek ve kapatıcılığı bir tık düşüyor diyebilirim. Fırça ile bu fondöteni kullanmayı tercih etmiyorum; doğal duruşu fırça ile yakalamak çok mümkün olmuyor.

Maybelline Affinitone Fondöten kullananlar


Fotoğrafta bileğime uygulanmış halini, dolayısı ile kapatıcılığını görüyorsunuz. Biliyorum vicdansızca yeşil damar üzerinde kapatıcılık test ediyor ve ürünü anlatıyorum size ama en net bu şekilde fikir sahibi olabilirsiniz. Sizce de örtücülüğü yeterli değil mi? Eğer cildinizde böyle damarlar veya benzer kusurlar yoksa gayet yeterli bir kapatıcılık.
Vaatlerinde bahsedildiği gibi doğal görüntü olayı da tamam. Kusursuz değil ama gayet başarılı bir ürün bana göre. Kuru bir cildim var biliyorsunuz. Özellikle yanaklar ve alın bölgesi, bir gün ihmal edeyim neredeyse soyulma aşamasına geliyor. Cildimi nemlendirip üzerine uyguluyorum, hatta nemlendirmeden de uyguladığım oldu. Duruşunu gün boyu bozmadı, dağılmadı parçalanmadı. Sağlıklı göstermesi de bu ürünün bonusu oldu.
Yağlı ciltlerde durum nasıl merak ediyorum. Yağlı ciltler bu fondötenle nasıl anlaştı acaba? Yorum yazarsanız böyle bir cilde sahip olanlar da faydalanır.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

Devamını Oku »

Hc Complex Saç Bakım Yağı Deneyimim

Merhaba
Saç dökülmesi ve saç dökülmesinin sebeplerini anlatan maceramı Saç Dökülmelerş ve Kırılmalarına Karşı Mucize başlıklı yazımda anlatmıştım ve Hc Complex Saç Bakım Yağı kullananlar arasına girdiğimi söylemiştim. Sonraki kullanımlarımda farklı gelişmeler oldu. Bu sebeple yeni bir yazı hazırlamaya karar verdim. Saç dökülmesi kadar saç kırıkları saçlarda elektriklenme ve yine saçlarda sağlıksız görüntü de işin can sıkıcı boyutlarıydı. İlk yazımdan anlattığım gibi inanılmaz saç dökülmesi hafifledi, elektriklenme hafifledi. Sonrasında aralıklarla ürünü kullanmalarım devam etti. Bir süre önce tekrar düzenli kullanmaya başladım, yani haftada iki defa. Baktım ki saçlarım uzuyor. Saçtır uzar demeyin, benim saçım çok zor uzar:) Ve devam ettim. Bu arada nasıl kullandığımı Youtube kanalımda tam burada anlattım.

Hc Complex Saç Bakım Yağı


Hc complex saç bakım yağı nasıl kullanılır sorusunun cevabına geçelim. Saçınızın temiz olması veya olmaması önemli değil. Haftada iki gün düzenli olarak, avucuma sıkıyorum (perşembe-pazartesi) saçlarımın önce diplerine masaj yapıyorum sonra boylarına devam ediyorum. Bir bone takıyorum, yatıyorum. Sabah çayım demlenirken de yıkıyorum hepsi bu. Farklı yağlar gibi saçtan arınması sorun olmuyor. Buna rağmen saçımı ıslatmadan şampuanımı uyguluyorum sonra su kullanıyorum. Aklınızda bulunsun, yağ kullanımında daha çabuk arınıyor saç yağdan. Saç dökülmeleriniz varsa ilk 20 gün bir ay gibi devam edecektir dökülme hatta fazlalaşabilir bile. Tahminimce deriye zor tutunan saçlar gidiyor. Sonrasında ürünün mucizesine şahit oluyorsunuz. Bir iki yorumda şöyle okudum "15 gündür kullanıyorum bir işe yaramadı" diyorlar. Ürünle birlikte gelen ne varsa okumak lazım ama milletçe okumayı sevmiyoruz:)) Bir dönem ara verdikten sonra tekrar düzenli kullandım ve dediğim gibi saçlarım uzadı. Üstelik ilk kullanımdan bugüne kadar olan süre içinde bir defa da kestirdim saçlarımı. Kulaklarıma kadar kısa saçlarım şu an omuzlarımdan aşağı doğru uzun. Bu benim için çok önemli. Şimdi sizinle Hc Complex'e başladığım zamanki (bu fotoğraftan birkaç ay sonra başladım) fotoğrafımla, geçen ay çektirdiğim fotoğrafı paylaşmak istiyorum. Aradaki farka bir bakın isterseniz.

Hc complex saç bakım yağı nasıl kullanılır

Ben bu kadar memnun kalacağımı bilseydim özel fotoğraf çektirirdim. Saçlarımın eski halinden sadece bu fotoğraf var elimde. Fönsüz hiç kullanamadım. Son halinde de fön çektirmedim, kendim evden çıkmadan düzeltmeler yaptım onu da belirteyim. Farkı görüyor musunuz. Saç dökülmesi yaşıyorsanız, küçük fotoğraftaki gibi kötü ve sağlıksız bir görüntü varsa düzenli kullanmak kaydı ile şiddetle öneriyorum. Benim saçlarım kuru. Ancak saçı yağlı olan iki arkadaşım da kullandı ve aynı sonucu aldı. Hatta bir defsında "saçlarımı kestirip biraz da öyle kullanayım, nasılsa Hc Complex ile uzatma imkanım var" dedi. O derece güven veriyor. Tabi tekrar söylüyorum, düzenli kullanım şart. Bu arada küçük bişey anlatayım. Geçenlerde snapchatte bir hanım kızımız bu ürünü anlatıyor. "Bu bir mucize" dedi. Bana göre de mucize olduğu için devamını izledim videoların. Dün gece sürmüş saçlarına ertesi gün dökülme azalmış. Yok artık:)) Tedavi edici, düzenli kullanımda faydasını görebileceğimiz bir saç bakım yağı konumuz. Tutkal değil, saçları bir gecede yerlerine yapıştırsın. Tabi bu bloggerı(!) hemen her yerden takibi bıraktım. Çok iyi bildiğim bir ürünü böyle anlatıyorsa diğerlerinde de yanıltıyordur.

Hc Complex Saç Bakım Yağı kullananlar


Hc complex saç bakım yağı fiyatı www.hc.com.tr sitesinde şu an için 75 TL gibi bir rakam. Arada siteyi tıklayın farklı kampanyalar da oluyor, indirim oluyor. Veya @hccare İnstagram hesabından takip edebilirsiniz. Kısaca ve tamamen doğaçlama anlattım size ürünü bir kez daha. Elbette kullanmaya devam edeceğim, bittikçe alacağım. Bir de saçlarımın yıllar sonra yeniden parlamaya başladığını söylemiş miydim?
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Ten Ridat Yılan Zehri Kremi

Merhaba
Bugün size oldukça iddialı bir üründen bahsedeceğim. Ten Ridat Yılan Zehri Kremi. İlk elime geçtiğinde İnstagram'da paylaşmıştım, hatırlayanlar vardır. Aslında hemen kullanmaya başladım ama  bırakmak zorunda kaldığım için yazıyı hazırlamam da biraz uzun sürdü. Ürünü ben bıraktım ama annemde kullandık, bitirdik. Neden bıraktığımı da birazdan açıklayacağım ama önce Ten Ridat Yılan Zehri Kremi vaatleri neymiş, ten ridat krem kullananlar ne demiş ona bakalım. Daha sonra bizim deneyimimize geçelim.



Varolağa Çiftliği -Venom Panzehir tarafından ithal edilen bu yılan zehri kremi için sitesinde aynen şöyle anlatılmış, buraya dikkat edelim : "Yılan zehrinin kırışıklık ve yaşlanma karşıtı etkileri klinik olarak laboratuvar testleriyle kanıtlanmıştır. Yılan zehrinin anti-aging etkisi sadece bir pazarlama sloganı değil, bilimsel bir kanıttır. " Sizce de oldukça iddialı değil mi bu sözler? Ve tabi heyecan verici. Bunun dışında Engerek zehri peptitleri cildi doğal olarak kollajen ve elastin üretmeye teşvik ettiği, cilt kırışıklıklarına karşı kullanımı uygun olduğu, bakımını sağladığı belirtilmiş. Ayrıca her türlü cilt tipine uygunmuş.
İçinizde yılan zehri kremi kullananlar var mı bilmiyorum ama oldukça ilginç gelmişti bana ilk duyduğumda. Ambalajını görüyorsunuz; 30 ml bir ürün var bu cici kavanoz içinde. Bu arada kavanoz dediğime bakmayın pek şirin havalı bir cam kutu bu.

yılan zehri kremi kullananlar


Dediğim gibi hemen denemeye başladım ama koku hassasiyetim olduğu için ve bu ürün bana göre çok fazla anason koktuğu için dayanamadım ve anneme götürdüm kullanmaya annemde devam ettik.
Öncelikle şunu söyleyeyim 30 ml bir ürün ama inanılmaz bereketli. Kremsi yapıda. Bölgesel kullandığımız için uzun süre de devam ettik. Temiz ciltte sorunlu bölgelere minik kremler dokundurup masaj yaparak dağıttık. Minicik bir parça yüzün bir çok bölümüne yetiyor. Daha çok göz kenarları ve dudak çevresine yoğunlaştık. Ellerde parmaklarda kalanı da annemin yüzünde dağıttık. Gayet güzel nemlendiriyor onu söyleyeyim. Saatlerce de bu nem yetti anneme, hemen kaybolmadı. Gelelim çizgilerin hafiflemesi gibi iddialı vaatlere. Annemin göz çevresi çizgilerine yumuşama, hafifleme gözlemledik, yılan zehri kremini kullanmaya başladıktan yaklaşık 1 hafta sonra. İlgi ile kullanmaya devam ettik. Ürün bittiğinde gözle görülür bir düzelme olmasa da, dikkatlice bakıldığında sert çizgilerin daha hafif görünüyor olması güzeldi ki annemin yaşı kozmetik ürünlerle çizgi tedavisi olayına çok uygun değil zaten, sadece sizlere söz verdiğim için fikir olsun anlamında bu şekilde denedik. Daha önce de benzer çok ürün kullanmış biri olarak şunu diyebilirim; tek şişe ile değil de iki hatta üç tane kullanılırsa ve 66 yaşında değil de daha genç yaşta çizgi ve kırışıklık sorunu yaşayan biri kullanırsa gözle görülür bir değişim olabilir, bu kanaatteyim ben.
Ürün içeriği aşağı bırakıyorum, mis gibi tertemiz.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

ten ridat krem kullananlar

Devamını Oku »

Revox At Kuyruğu Şampuanı Deneyimim

Merhaba
Uzun süredir benden beklenen Revox At Kuyruğu Şampuanı deneyimimi paylaşmak istiyorum sizinle. Yaklaşık 70 gündür elimden geldiğince düzenli kullandığım Revox Şampuan ile yaşadığım tecrübeleri sizlere aktarmak istiyorum. İnstagramda (huzunsarisiblog) kullanmaya başladığımı duyurduğumdan bu yana kaç tane DM aldım hatırlamıyorum. Revox saç uzatıyor mu? sorusu en fazla gelen soruydu. Şimdi birlikte bakalım bu şampuan saçıma neler yapmış, neler yapmamış...

Revox At Kuyruğu Şampuanı

Dilerseniz önce Revox At Kuyruğu Şampuanı'nın vaatlerine kısaca bakalım;
Saçları ve deriyi temizleyip arındırmasının yanı sıra, içeriğinde bulunan Salisilik Asit sebebi ile saç dökülmesine neden olan her şeyi engellediği, yeterli oksijen ile besin eksiklerinin giderilmesine etkili olduğu, saçtaki pullanma kuruluk gibi sorunları %100 e kadar gidermeye yardımcı olduğu belirtiliyor. Bunlar dışında içindeki bileşenler sayesinde saçı nemlendirdiği ve yatıştırdığı söyleniyor.
Ve en çok beklenen kısım, yani hızlı saç uzatma etkisi ile ilgili de, yine içeriğinde bulunan ekstreler sayesinde 4 ile 7.2 oranında saç büyümesi sağlayabileceğini belirtiyor. 
Şimdi gelelim benim deneyimime, ben neler yaşamışım?
Mart ayının sonuna doğru kullanmaya başladım şampuanı. İlk bir kaç denememde inanılmaz saç dökülmesi yaşadım ama endişelenmedim çünkü benzer ürünlerde saç derisine tutunmaya çalışan saçlar hızla gidiyor. 4 veya 5 yıkama sonrası saç dökülmem rutin hale geri döndü. Ürüne başladığımda ne kadar ise yine aynı ölçüde dökülmeye devam etti. Burada önemli bir noktaya dokunmadan geçmemeyim, temiz içerikli bitkisel şampuana alışık olmayan saçlar bu gibi ürünleri kullandığında inanılmaz sertleşir ve ek ürün muhakkak kullanmalıdırlar. Benim saçlarım çok uzun zamandır bitkisel içerikli ürünlerle yıkanıyor ama buna rağmen Revox Şampuan'da zaman zaman krem kullanmadan açamadığımı belirtmem lazım. İlk yıkamalarda çok daha fazlaydı tabi sertliği. Tabiri caizse "haşur huşur" bir saçla karşılaşıyordum.  Ama krem kullandığımda her şey yoluna giriyordu. 
Bahsettiğim gibi ürünü Mart ayında kullanmaya başladım ve gün aşırı uyguladım saçıma. Bir tane bitirdim ama biraz daha kullanmak istediğimden gidip bir tane daha aldım onu da yarısına kadar kullandım. Aslında 400 ml bir ürün bu az değil ama haftada 3-4 defa yıkayınca saçları toplam 70 gün gibi bir sürede 600 ml gibi bir tüketim olmuş oldu. Bu arada Revox At Kuyruğu Şampuanı'nın fiyatı 39 Lira. Ama indirimlerde çok daha uyguna bulabiliyoruz. Gratis, Rossmann veya Watsons ve daha bir çok yerden alabilirsiniz.Saçlarımı nemlendirdi evet, hele Revox At Kuyruğu Saç Maskesi ile kullanınca son 20 gündür filan başka sağlıklı görünüyor saçlarım. Asla kurutmadı ki biliyorsunuz benim saçlarım aşırı kuru. 
Geldik en çok beklenilen bölüme. Revox Saç Uzatıyor mu? Evet saç uzatıyor, ciddi ciddi uzatıyor. Aşağıdaki fotoğrafta ne kadarı görünüyor bilemiyorum (çok zor şartlarda, şekilden şekile girerek çektim) ama saçım yaklaşık 3.5 cm uzadı 70 gün gibi bir sürede. Benim saçlarım oldukça zor uzadığından benim için çok önemli bu 3.5 cm. Demek ki saçı normalde de sağlıklı uzayan biri benim gibi düzenli kullansa 70 gün sonra 5-6 cm kadar uzamış olacak saçları. Belki daha fazla.

Revox At Kuyruğu Şampuanı kullananlar


Şampuanın kokusu kalıcı değil hafif bir koku zaten iki üç saat sonra gidiyor ancak Revox Maske kullandıysanız ertesi gün saçlarınızı kokladığınızda çok rahat alırsınız kokuyu.
Genel anlamda sevdim Revox'u ben. Hele saçlarımın artık "uzun saç" kategorisinde olmasına katkısından dolayı fazlaca sevdim ancak benim saç dökülmemi durdurmadı yazık ki. Bu belki de mevsim geçişine denk geldiği için oldu ama sonuç bu.
Umarım bu şampuanla ilgili yorumlarımı merakla bekleyen takipçilerim vakit kaybetmeden görürler yazımı. Bu noktada şunu belirtmek istiyorum. Bazı ürünleri 3-5 defa deneyimleyerek sağlıklı sonuç bildirmeniz mümkün olmaz. Bu şampuan farklı vaatleri olan olan bir şampuan yani sadece saça hacim verir, yumuşatır temizler denilmiş olsaydı 20 günde ben sizlerle sonucunu paylaşırdım ama dökülmeleri engeller denilmiş, saçların büyümesine yardımcı denilmiş. Bu şartlarda benim bu ürünü gerektiği gibi kullanmam gerekiyordu ben de öyle yaptım ve sonucu da içime sinerek paylaşıyorum sizinle.
Güncelleme: 06.04.2019 yeniden saçlarımı uçlarından kestirdim, yeniden saç uzatma işlemine başladım. Ve yeniden bu şampuanı aldım, kullanacağım.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler











Devamını Oku »

Organique Alg Yüz Maskesi - Papaya

Merhaba
Organique Alg Yüz Maskesi bugünün ürünü. İnstagram paylaşımım ardından ürün fiyatını görerek nasıl bir maske, organique kil maskesi mi, bu paraya değer mi gibi sorular aldım. Aslına bakarsanız fazla bekletmeden kullandım ama ancak yazmaya fırsat bulabildim. Ve öyle bir tecrübe yaşadım ki, ilk defa bir maske beni böyle imtihan etti :D
Organique kullananlar şeklinde aradığımda genel olarak memnun kalındığını gördüm. Organique Türkiye ürünlerinden papaya özlü yosun maskesi, solgun yorgun ve canlılığını kaybetmiş ciltler için hazırlanmış. Ciltteki ölü tabakayı ve toksinleri temizleyerek cilde canlılık, parlaklık ve ferahlık verip, sıkılaştırdığı ve cildin ışıldamasını sağladığı belirtiliyor sitesinde.

Organique Alg Yüz Maskesi


Ürün 30 gr olan paketlerde satılıyor. Üzerinde 2 kullanım için uygun olduğu yazıyor ancak 3 hatta 4 kullanım için bile yeterli. Ben üzerinde yazanı uyguladım ikiye böldüm ve birer hafta ara ile kullandım ilk defa deneyeceğim için.
Nasıl kullanıldığına gelince. Ürünü bir kaseye aldım üzerine 30 ml su ekleyip iyice karıştırdım. Hafif turuncu bir karışım oluştu, aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi. İyice homojen hal alana kadar karıştırmak işin önemli kısmı. Ardından temizlenmiş cilde uyguladım. Hemen bir not. Defalarca söylediğim gibi cilt maskesi banyodan önce uygulanmaz. Böyle uygulama yapanları gördükçe, bu notu yazmaya devam edeceğim.  Cilde ürünü bir fırça yardımı ile uyguladım, ellerinizle de uygulama yapabilirsiniz. 20 dakika kadar beklettim. Ve cildimden maskeyi soyarak, dikkatlice çıkardım.
Peki maske ile imtihanım dediğim olay neydi?

Organique kullananlar


Özellikle anlatmak istiyorum kullanmadan önce yazıma denk gelirseniz siz benim hatalarımı yapmayın. Öncelikle 'bu maske çok koyu oldu, azıcık daha su eklemeliyim' demeyin. Sonra eklenen su ile homojen kıvam bozuluyor ve maskeyi uygulamak işkence oluyor. Ne fırça ile ne de elinizle uygulama yapmanız mümkün olmuyor; cilde eşit miktarda süremiyorsunuz. Diğer yanlışım ise uygulama sonrası kalan maskenin içinde fırçayı bırakmak oldu. Asla temizleyemedim ve bu fırça artık yok :D
Şimdi gelelim sonuca. İnanılmaz temiz, duru ve arınmış bir cilt çıkıyor ortaya. Sağlıklı ve aydınlık bir görüntü çıkıyor çok sevdim. Ayrıca cildimde herhangi bir yan etki oluşmaması, gerginlik olmaması da bonusu.
Evet bakıldığında fiyat biraz yüksek ama size güzel bir haberim var. Şuan sitesinde Organique Alg Yüz Maskesi ciddi bir indirimde. Şimdiki fiyatı ile gayet cazip bana göre. 
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

Devamını Oku »

Microblading Deneyimim

Microblading Solmaz Tanrıverdi
Merhaba
Sosyal medya hesaplarımı takip edenler bilir, geçtiğimiz günlerde kaşlarıma microblading uygulandı. Bu uygulamayı Solmaz Tanrıverdi yaptı. Solmaz Tanrıverdi kimdir derseniz Ege Üniversitesi Güzellik Uzmanlığı mezunu estetisyen. Bu işi yapanlar arasında işin üniversitesini bitireni görmek çok kolay olmadığından bu durumu öğrenince farklı bir mutluluk yaşadım.
Uzun süredir aklımda olan microblading 3D kıl tekniği ile kaşlarıma çeki düzen vermeyi düşünüyordum ama endişelerim vardı. Acaba nasıl olur,  yakışır mı,  boyalı pala kaş görünümünde mi olur, canım yanar mı microblading zararlı mı gibi bir çok soru ve tereddüt yüzünden erteledim. Daha sonra Blogluyorum Gökçe vasıtası ile Esaderm Estetik ve Güzellik Merkezi'nda buldum  kendimi. Bir anlık karardı. Bu arada microblading deneyimi videomu izlemek için tam burayı tıklayabilirsiniz.



Bu yazıda sizlere fotoğraflarla yaşadıklarımı anlatacağım. Ve instagram paylaşımım ardından gelen sorulara yine bu yazıda cevap vermeye çalışacağım.
Solmaz Tanrıverdi'nin Esaderm Estetik ve Güzellik Merkezi'ne Blogluyorum Gökçe, Gülümse Yüzüme Yasemin ve Beğendim Paylaştım Şerife ile gittik. Gökçe ile ben microblading, Yasemin ve Şerife Aqua Peel uygulaması tecrübe edecektik ancak Şerife'nin cildinde olan minik bir pürüz sebebi ile Solmaz Hanım Aqua Peel'in düzeldikten sonra uygulanması gerektiğini ön gördü.
Hemen detay fotoğraflara geçeyim. İşlemin yaklaşık 40 dakika öncesi kaşlarımıza uyuşturma amaçlı bir ürün sürüldü. Yukarıda gördüğünüz ilk fotoğrafta Solmaz Tanrıverdi bizim bitmek bilmeyen sorularımızı sabırla yanıtlarken :D
Sonrasında kaşların öncesi fotoğrafı alındı dört bir koladan, öyle ya kıyaslama yapmadan olmaz.
Ardından 'altın oran'denilen yüz şekline uygun şablon çıkarıldı kaşlarım üzerinde. Yani siz elinizde bir kaş fotoğrafı 'ben bunun gibi kaş istiyorum' diyemiyorsunuz. Altın oran sayesinde sizin yüzünüze uygun kaş boyu ve modeli belirleniyor. Mesela benim kaşlarım fazla uzun çıktı. İç ve dışarıdan kısalttık ve microblading ondan sonra uygulandı. İşte böyle işaretlendi.


Sonrasında çizim ve microblading işlemi başladı. Microbladin 3D kıl tekniğinden kısaca bahsedeyim; kalıcı makyaj veya kontur işlemi ile karıştırılıyor bazen. Bir kalem ve kalemin ucunda tek kullanımlı iğneler ile manuel yapılan bir işlem. Kıl tekniği ile gerekli bölümlere kaş çiziliyor bu şekilde.
Hemen burada acı olup olmadığı konusundaki sorulara cevap vereyim. Benim acı eşiğim biraz düşük. Bu sonradan gelişen bir durum eskiden nasıl da tahammülüm vardı :D Buna rağmen öyle aman aman bir acı hissetmedim. Mesela sağ kaş yapılırken sadece ince uç kısımlarında sızı şeklinde bir acı oldu ki ona ben acı diyorum başkası hissetmeyebilir. Sol kaş yapılırken biraz kasıldım çünkü biliyorsunuz sol göz ameliyatlı, bir şey olacak diye gerilince acıyı da duydum bazı kısımlarda. Ama açıkça belirteyim ki korktuğum kadar değildi. 
Bu arada her detay sonrası aynaya bakmayı ihmal etmedim tabi. Sanki çok anlarmışım, 10 defa microblading yaptırmışım gibi her defasında kontrol ettim. 
microblading kaş modelleri
Microblading kaş uygulaması

Bir maske uygulandı en son kaşlarıma. Evlere şenlik bir görüntüye sahip oldum. Çok kısa bir süre kaldı maske ama o kısa sürede Yasemin Yalçın'ın Kakılmış karakteri veya Levent Kırca'nın Küçük Hüsamettin karakteri gibi oldum.
Maske temizlenince o çok içime sinen görüntü karşıma çıktı. Yine bu noktada bazı öğrendiğim bilgileri paylaşmak isterim. Microblading işlemi yaklaşık 20-25 dakika sürdü. Bu durum kaşın şekline doldurulması gereken yerler ve estetisyeni zorlamasına göre değişiyor. Mesela Gökçe'nin işlemi benden daha uzun sürdü. Bir süre deri boyayı kabul etmedi, işlem tekrarlandı. 
Kalıcılığı ile ilgili ise kuru cilt tipine sahip olanlarda 1-1.5 yıl arası değişiyormuş. Yağlı cilt tipine sahip olanlarda ise  süre biraz daha kısalabiliyormuş. İşlemin ömrünü uzatmak için kaşın mümkün olduğunca kozmetik ürünlerden uzak tutulması gerekiyor.
Öncesi-sonrası fotoğraflara geçip, yazıyı bitirmeden önce işlem sonrası yapılması gerekenlerden de bahsedeyim. İki gün sudan koruyoruz yeni kaşlarımızı. Mesela ben yüzümü yıkarken lokal yıkadım ve gayet sakin yıkadım. 15 gün boyunca sadece vazelin sürüyoruz. Kabuklanma olursa dokunmuyouz, soymuyoruz. 15 gün sonra rötuş ve kontrol için gidiyoruz. sonra özgürüz yeni kaşlarımız ve yeni bakışlarımızla. O gün işlem sırasında çekilen videoları montajlayıp youtube kanalıma yüklemeyi planlıyorum ama son kontrolden sonra tabi. Şimdi size öncesi sonrası fotoğraflarını göstereyim.

kaş kontürü uygulaması

kıl tekniği ile kaş konturu sonrası
Benim içime aşırı sindi kaşlarımın yeni hali. Siz nasıl buldunuz? Solmaz Tanrıverdi'ye bir defa daha teşekkür ediyorum. Sadece kaşlarımı beğendiğim için değil; her sorumuza bıkmadan yanıt verdiği için, samimiyeti ve güler yüzü için. Laf aramızda çok hoş ve doğal bir güzelliğe sahip Solmaz Hanım. Fotoğraflarından çok çok güzel. Bunu orada gayet fütursuzca kendisine de söylem zaten. Ayrıca tüm Esaderm ekibine de teşekkür ediyorum, sayelerinde evimde gibiydim. 
Bir teşekkürüm de Gökçe, Şerife ve Yasemin için olacak. Bıkıp usanmadan fotoğraf ve video çektiler, bu görüntüler onların objektifinden. Şuraya gülen gözler fotoğrafı da bırakıp gideyim. 
Yeni bir yazıda tekrar görüşmek üzere.
Sevgiler
Not: Blogluyorum Gökçe'nin microblading tecrübesini okumak için tam burayı tıklayabilirsiniz.
Not2: Solmaz Tanrıverdi, kemoterapi görenlere microblading işlemini ücretsiz yapıyor.
Güncelleme: 03 Ocak yani bir yılı geçti bu işlem uygulanalı ve hala kaş makyajı yapmıyorum. 



Devamını Oku »