Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten



Merhaba

Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten hakkında konuşmak için buradayım. Düşününce aslında benim tam bir fondöten insanı olduğum sonucuna varıyorum ancak bazen o kadar yoruyor, o kadar ağır geliyor ki... Bu sebeple bir süredir farklı bb kremler denemeye başladım. Blogger arkadaşım Blogluyorum Gökçe'nin blogunda Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten yazısına denk geldim. Kendisi ile konuştuktan sonra da almaya karar verdim.

Ürün anlatıldığı kadarı ile tam aradığım gibiydi. Şimdi biraz bu fondöteni tanıyalım sonra ben deneyimimi anlatayım.


Clinique Repairwear Laser Focus All Smooth Fondöten 30 ml cam şişede. Ancak yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi uygulama için pompa, aplikatör gibi herhangi bir aparata sahip değil. Burada sizin refleksleriniz önemli :D Yani böyle bir marka bunu neden atlar bilemedim ama vardır bir sebebi Clinique kadar bilecek değiliz di mi?  Bendeki rengi shade 3. Aslına bakarsanız bu bana koyu gelir diye düşünmüştüm. Klasik blooger cümlesi "bana bir tık koyu geldi" demeyeyim diye biraz tedirgin oldum ancak Gökçe benden açık tenli, ona bile uygun olduysa dedim ve bunu seçtim. Pişman da olmadım. Vaatlerinde ise UV hasarı giderici olduğu belirtilmiş. Kırışık ve çizgi görünümünü azalttığı, yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırıldığı söylenmiş. Cildin dış etkenlere karşı savunmasını güçlendirdiği ve pürüzsüzleştirdiği de vaatler arasında. SPF 15 olduğunu da atlamayalım. 

Bu fondöten ince yapılı ve oldukça akışkan. Fırça, sünger ve ellerimle kullandım, en iyi sonucu süngerle aldım. en kötü sonucu da fırça ile. Aslında ince yapıdaki fondötenler fırça ile daha iyi sonuç verir. İnce bir kat uyguladıktan sonra kapatıcılığı arttırmak amaçlı bir kat daha uyguladığım oldu. Mat fondöten sevenler için çok uygun bir ürün olduğunu söyleyemeyeceğim, nemli bir bitişi  var. Kapatıcılığı bana göre ortanın biraz altında. 


Uzun vade kullanımda kırışıklık ve çizgilerde ne gibi bir iyileştirme yapar onu bilemem ama bende etkileri şöyle oldu. Yüzümde ağırlık hissetmedim, iki tur tabir ettiğim iki defa üzerinden geçme durumunda bana ancak yeterli geldi. İşin aslı fondöten ile kapatılması gereken önemli bir sorun yok cildimde ama yine de renk eşitliği ve tek renk zemin için bir miktar kapatıcılık bekliyorum ve bu sebeple iki defa uyguladım üst üste. Cildimde herhangi bir irritasyona sebep olmadı. Cildi sağlıklı gösteriyor olması en güzel yanı oldu benim için.

Fiyat performans olarak değerlendirmemi isterseniz, biraz düşünmem lazım. Marka sevdiğim ve güvendiğim bir marka ama bilemedim bir daha alır mıyım? Şöyle söyleyeyim; içerik sizin için her şeyden önce geliyorsa ki bir çok fondötene göre içerik iyi, nemli bitişi seviyorsanız, fazla kapatıcılık aramıyorsanız fiyatı da önemli değilse elbette size göre bir ürün bu. 

İçeriğini altta paylaşıyorum. Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler




Devamını Oku »

Miniso Ojeler / Purple-Green


miniso-oje



Merhaba

Bugün Miniso ojelerin iki farklı renginden bahsetmek istedim. Miniso mağazaları çok fazla olmadığından bugüne kadar bir türlü alamamıştım. Aslına bakarsanız Kanyon mesafe olarak bana en yakın ama çok ters tarafta kalıyor, fırsat kolluyorken Vialand'a gittim ki dünyanın yolu. Miniso'yu orada görünce paldır küldür girdim içeri ve direkt ojeler neT75TRrede diye dolanmaya başladım.  Bulduğumda da hemen purple ve green renklerini aldım. Şimdi size bu iki renkten bahsedeceğim.

Önce ortak özelliklerine bakalım. Mesela şişeler! Sizce de çok sevimli değiller mi? Pembe kapakları  onları farklı ve sevimli yapan. İlk gördüğümde acaba kavrama sorunu olur mu oje sürerken dedim ama hiç öyle olmadı. Parmaklarınız arasında evirip çevirince kavrayabileceğiniz noktayı bulup, uygulamayı gayet rahat yapabiliyorsunuz. Fırçaları da kolay sürüme uygun, sorunsuz. Şimdi bağımsız özelliklere geçelim.

Miniso Oje Purple

miniso-oje

Adı mor olsa da tam bir mor değil aslında bana göre . Pembe lila mor karışımı bir renk. İçinde pırıltı simdem kaynaklı değil sim yok bol ışıltı var ojede. Kuruma hızı fena değil, uzun sürede kuruma bekledim aslında ama öyle olmadı. İnce yapılı bir oje. Tırnaklarımda iki kat uygulanmış halini görüyorsunuz, baz yok. Bana göre iki kat değil de üç kat daha bir rengi belli edecekmiş gibi geldi. Kalıcılığına gelince de bozulmadan iki gün kaldı tırnaklarımda. Temizleme işlemi zor olmadı, kolayca arındı tırnaklardan.


Miniso Oje Green

miniso-oje

Koyu kıvamlı bir oje green. Gördüğünüz gibi su yeşili.  Öyle tek kat iki kat filan yazık ki olmuyor. 3 katta ancak biraz toparlandı gördüğünüz gibi. Yağlı boyaları bilir misiniz? Hani eskiden kapı pencere boyanan yağlı boyalar. Onun gibi bir yapısı var, tırnak etlerine bulaştığında öyle asetonla, temizleme kalemleri ile alıp, basitçe düzeltmeniz mümkün değil dağılıyor. Kalıcılığı da kat kat sürüldüğü için fazla olmadı. Ertesi sabah tırnak uçlarından soyulma usulü ile gitmeye başladı. Temizleme işlemi de yine zor olmadı. Rengini çok çok sevdiğim ama beni zorlayan ojelerden biri oldu.

Miniso ojeler yine Miniso mağazalarında satılıyor arkadaşlar. Farklı renkleri de var tabi. Ben yine farklı renklerinden alacağım yolum düşerse. Özellikle Miniso Soyulan Oje ilgimi çekiyor. Bu arada yukarıda anlattığım ojelerin fiyatı 5.25 lira.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler


miniso-magazalari










Devamını Oku »

Cecile Metallic Eyeshadow

cecile-metalik-tekli-farlar


Merhaba

Renkli kozmetik ürünlerinde son zamanlarda sıkça karşılaştığımız metalik furyası oldukça benimsendi makyaj severler tarafından. İşte böyle ürünlerden Cecile Metallic Eyeshadow bugün blogun konuğu. Cecile metalik  farlardan bahsedeceğiz.

Hemen burada Cecile Kozmetik hakkında bir bilgi vereyim; markaya beni yaklaştıran ilk özelliği %100 bir Türk markası olması. İzmir kökenli bir marka. Online satışları yoğun, ancak kendi mağazalarını da açmaya başladılar. Mesela İstanbul'da iki satış noktaları var. Elbette bir çok kozmetik mağazasında da Cecile ürünlerine rastlamak mümkün. Tabi bir çok kozmetik mağazasında da markanın ürünlerinden temin edebiliriz. Benim kullanıp yazdığım marka ürünleri için blogun arama bölümüne Cecile yazmanız yeterli.



Şimdi geçelim Cecile metalik farlara.  Bendeki renkleri ME04 ve ME01 aşağıda swatchları görüyorsunuz. Daha altta da  ME04 renginin kardeşimin gözlerinde uygulanmış halini görüyorsunuz. Malum benim gözlerim hala tam olarak düzelmediğinden göz zevkinizi bozmak istemedim. Kardeşimin gözlerinde göstermek istedim. Bu arada göz kapaklarında baz yok. Ten rengi bir toz far ile zemin yaptım ardından Cecile metalik farı uyguladım göz kapağında. Katlanma bölgesini de iyice dağıttım.

cecile-metallic-eyeshadow

cecile-metalik-farlar

Cecile Metallic Eyeshadow sağlam görünen şeffaf kapaklı bir ambalajda. Toz far olmasına rağmen kremsi bir yapısı var ve yumuşacık. Evet biraz tozutuyor ama diğer güzel özellikleri bunu görmezden gelmemize sebep olabilir.  Hatta ben ilk dokunduğumda yapısını görünce tozutmaz demiştim, öyle değilmiş. Cecile metalik far yine yapısı gereği parmaklarımızla uygulama yapmaya da müsait, fırça kullanmayı sevmeyenler var, bunu bildiğim için özellikle vurgulamak istedim. Metalik yansımalar makyajı tamamladıktan ve farı dağıttıktan sonra kolumda gördüğünüz kadar kalmıyor. Ama bu da tercih meselesi tabi. Benim kadar dağıtmazsanız blok haline tampon hareketlerle uygulamak için de oldukça uygun. Kalıcılığı da gayet iyi ve bu anlamda en güzel tarafı gün içinde, ilerleyen saatlerde parçalanmıyor.  Yavaş yavaş siliniyor. 

Cecile'in sitesinde bu farların  altı ayrı rengi var ve şu an %50 indirimde bilginiz olsun. Sadece Cecile Metallic Eyeshadow değil tüm ürünlerde bu indirim var.
Bu yazıya Google aracılığılığı ile geldiyseniz anlık paylaşımlarım için beni instagram huzunsarisiblog hesabımdan da takip edebilirsiniz.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler

cecile-eyeshadow

Devamını Oku »

Bioblas Organic Oils Argan Yağı

bioblas-organic-argan-yagi


Merhaba

Yine bir saç bakım ürününden bahsedeceğim bugün. Bioblas Organic Oils Argan Yağı  Ürünü önce marka gönderisi ile tanıdım ve sonrasında bir tane de kendim aldım. Şimdiye kadar 1.5 şişe kullandım ve sanırım artık yazabilecek deneyime sahip oldum.

Önce her zamanki gibi ürün hakkında öğrendiklerimi paylaşayım ardından da kendi deneyimimden bahsedeyim.

Bioblas Organic Oils Argan Yağı 100 ml sprey formunda. Kahverengi şeffaf, plastik bir şişede. Bu ürünün vaatlerinde saçların ihtiyaç duyduğu vitamin ve minerali karşılaması, kökten uca direnç kazandırması, pürüzsüz olmasını sağlaması belirtiliyor. Ayırca saçı ağırlaştırmaması, parlak göstermesi ve onarması da vaatleri arasında.

bioblas-organic-argan-yagi

Benim saçlarımın daimi bir sorunu var aslında. Ne kadar sağlıklı olsalar da kuru ve ince telli olduklarından elektriklenme her daim var. Çok yıpranmış olduğu zamanlarda göründüğü gibi olmasa da o çirkin görüntüyü yazık ki yaşıyorum. Bu durumda eğer fön çekmeye vaktim yoksa yatıştıran ürünler deneyip buluyorum. Evde ofiste mutlaka bulunduruyorum.

Bioblas Organic Oils Argan Yağı da bana bu anlamda yardımcı oldu. Avucumun için bir veya iki defa püskürtüyorum. Avuçlarımı birbirine sürtüp ısıttıktan sonra önce saçların elektriklenen kısmına, sonra boylarına yayıyorum. Saçlar sakinleşiyor ve mis gibi kokuyor. Bu arada koku demişken çok güzel bir kokusu var. Koku hassasiyetime rağmen beni kesinlikle rahatsız etmeyen bir konu.  Ürünü ilk denemeye başlayacağım zaman hakkında bilgiler edinmeye çalışırken şöyle bir yazı okudum bir blogda "mis gibi argan yağı kokuyor"! Bazı arkadaşlar gerçekten şaka gibi. Argan yağı kokmaz arkadaşlar. Hatta biraz fazla koklar ve derin derin çekerseniz sizi rahatsız edecek bir koku ile karşılaşırsınız. Bu ürün argan yağı katkılı bir ürün. Bilmemek ayıp değil ezbere yazmak ayıp diyerek gereken mesajı gönderelim. 

Devam edelim; ürün saçlarımda ağırlık yapmadı, yumuşacık yaptı, parlak gösterdi. Ancak onarma besleme anlamında bir gözlemim olmadı. Çok uzun vadede bu durum gözlemlenebilir mi emin değilim ama benim sorunumu çözmüş olması, geçici olsa da hoşuma gitti.
Sizler Bioblas Organic Oils Argan Yağı denediniz mi? Sizlerde etkisi nasıl oldu?
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler




Devamını Oku »

Mara Mirror Effect Oje

mara-mirror-effect-oje-altin


Merhaba 

Son zamanlarda bolca gördüğümüz ve içimizi açan Mara Mirror Effect ojeden  altın rengi. Ayna efektli ojeleri baktığımız her yerde görür olduk ve nasıl cezbedici nasıl al beni diyor değil mi? 

İlk gördüğümde mutlaka bir kaç rengini almam lazım diye düşündüm. Altın, gümüş bronz ve kırmızı renkleri aşırı ilgimi çekmişti. 'Çıkınca üç tanesini seçip alayım' dedim ama o günlerde bir türlü ilgili mağazalara gidemedim. O arada blogger arkadaşlarım deneyimleyip yazılarını yazmaya başlamışlardı bile. Uygulaması çok zor olan ojeler olduğunu, ayrıca renklerine göre performanslarının da değiştiğini okudum bir çok blogda. O zaman ben bir tane alıp deneyeyim dedim ve bir kozmetik alışverişimde attım altın rengini sepete. Deneyimledim farklı şekillerde. Şimdi de sizinle paylaşmak istedim.

Ambalaj da altın rengi Mara Mirror Effect ojede, çok şık görünüyor sizce de öyle değil mi?  Alttaki fotoğrafta gördüğünüz gibi lastik gibi uzayan bir yapısı var ve çok koyu.


Gelelim nasıl uygulandığına veya nasıl uygulanamadığına. Eğer tırnaklarınıza bir baz sürmezseniz tırnağınızdaki tüm hatalar olduğu gibi belli oluyor. Tek kat uygulamada rengini veriyor ama ojenin toparlanması için iki kat sürmek lazım. Kalın bir baz ile kullanırsanız bazın çok iyi kuruması lazım, onun üzerine ayna efektli ojenizi sürebilirsiniz ama onda da şöyle jilet gibi bir görüntü beklemeyin. Oje kurudukça biraz toparlanıyor ama bir çok fotoğrafta gördüğümüz o görüntü olmuyor. İdare eder bir görüntü diyebiliriz. Üzerine top coat sürülünce daha parlak oluyor denilmişti, ben hiç öyle görmedim. Bu sıradan bir oje değil ayna efektli bir oje. Top coat o ayna görüntüsünü alıyor ve parlak altın rengi bir oje haline geliyor. 

Ojenin kuruma hızına gelince, yapısına göre uzun sürer diye düşünebilirsiniz ama değil. Bazsız uygulamada kısa sürede kuruyor. En çok şaşırtan ise kalıcılığı oldu. Kalın yapıda olduğundan kabuk gibi soyulur gider diyordum. Çok fazla el yıkayan biri olmama rağmen 3.gün sağ elimin tırnak uçları hafif soyulmaya başladı. 

mara-ayna-efektli-oje



Mara Mirror Effect ojeleri Gratis ve Watsons mağazalarında bulabilirsiniz. Fiyatı 20 lira. Tamam çok iyi düşünülmüş ama sorunlu bir oje. Bana göre pahalı bu şartlarda ki yakın tanıyanlar bilir uygun fiyatlı ürünleri tercih etmeme rağmen ojeye verdiğim paraya acımam. Ama 20 lira gerçekten fazla. Ben buna rağmen kırmızı rengini de almayı düşüyorum. Bir de onu deneyip sizlerle paylaşırım.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Raen Peeling Lif

peeling-lif


Merhaba
Cilt temizliği ile alakalı bir üründen bahsetmek istedim bugün. Raen Peeling Lif Aslında çok uzun zaman önce yazmam gerekirdi çünkü bayadır kullanıyorum ama her seferinde bir aksilik oluyor, bir şeyler gelişiyor ve yazı yarım kalıyor.  Dilerim bu defa tamamlayabilirim.

Bu peeling lif burun kenarlarındaki siyah noktalar için ve tabi ki yüz peelingi için hazırlanmış. Makyajı da temizleyebileceğimiz anlatılmış. Bu arada yüz peelingi nedir ondan kısaca bahsedeyim. Cillteki toz kir ve ölü derinin arındırılması işlemi diyebiliriz. Çeşitleri de var aslında derin, orta ve yüzeysel gibi. Ama onlara girmeyelim dilerseniz ayrı bir yazıda bahsederiz. Bu arada defalarca gördüğüm hatta bloggerlarda da gördüğüm bir yanlıştan bahsetmek istiyorum. Peeling ne zaman yapılır biliyor musunuz? Duş sonrası yapılır duş öncesi değil. Duş vesilesi ile açılan gözenekler yapılan peeling ile daha kolay temizlenir, maskeler de aynı şekilde uygulanmalıdır. Saç maskesi gibi duş öncesi sürüp banyoya giren blogger arkadaşlar kendi kendinize yapın ama takipçilerinize bu anlamda örnek olmayın lütfen

Raen Peeling Lif iki ayrı tarafı var.  Koyu yeşil, kafes gibi görünen bölüm yani sisal tarafı ile siyah nokta ve peeling işlemi için kullanılabiliyor. Havlu tarafı ile de makyaj temizliği yapılabiliyor.




Koton havlu ve sisal liften üretilmiş bir ürün ve tüm cilt tiplerinde kullanılabiliyor.  Oldukça minik bir lif bu bir kenarı 8  cm kare şeklinde. Tam ortasında bir lastik var ve bu lastiği elimize geçirerek uygulama yapıyoruz. Sisal tarafını kullanmadan ıslatmamız öneriliyor, özellikle hassas ciltler bunu yapmalı.
Raen Peeling Lif ne kadar işime yaradı? Bu soruya şöyle cevap vereyim; en çok cildimdeki maskeyi temizlerken kullandım ben. Bunun için her iki tarafını da kullandığım oldu. Makyaj temizliğinde ilk zamanlar kullanmıştım ama sanki beni oyalıyormuş gibi geldi, her zaman bir koşuşturma halinde olduğumdan makyaj çıkarma işlemini uzatıyormuş gibi düşündüm. Ama temizleme ürününün bu ürünle daha aktif daha verimli olacağını siz de tahmin edersiniz.  Özellikle cildimde kuruyan maskelerde faydalı oldu bana temizleme özelliği. Bunun dışında peeling yaptığımda bu lifle işlemi sonlandırmam sanki daha iyi sonuç almamı sağladı. Bu sebeple de uzun süredir kullanıyorum. Lifin temizliğini ise yine bir yüz temizeme jeli ile yaptım. Yıkadım hızlıca kuruması için hemen sıkıp astım her seferinde. Ömrü kullanım sıklığı ve bakımına bağlı tabi ürünün. Benzer ürünleri çok dikkatli kullanırım o sebeple 3.5 yıl içinde 3 tane kullandım ben. Sonuncusu da baya gider daha bana.  

Önce 2014 yılında yaptığımız bir etkinliğe sponsor oldu Raen, bu ürünü öyle tanıdım. Sonra Lila Kutu'dan satın aldım. Tabi Raen'in kendi sitesinde de var. Fiyatı da oldukça uygun. Az önce baktım ve Raen Peeling Lif'in Lila Kutu'da 10 lira olduğunu ve ücretsiz kargo ile teslim edildiğini gördüm. Merak edenler bu fırsatı kaçırmasın. 
Not: Raen Gülsuyu deneyimimi okumak için kırmızı başlığı tıklayabilirsiniz.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere. 
Sevgiler







Devamını Oku »

Pastel Spring Blush On


Bahar geliyor di mi? Ben yine güzel havaların tribindeyim, o sebeple size bahar aylarına çok yakışacak ama benim dört mevsim kullandığım bir allıktan bahsedeceğim. Pastel Spring Blush On. Sanıyorum ki bu allığın dört rengi var. Pembe, bronz, şeftali tonlarda benim gördüklerim. Bendeki ise 15 numara olan bu şeftali tonu.




Aslına bakarsanız bu allıklar çıkalı bir kaç yıl oldu, ben geçen yıl almıştım. Ancak sizlerle paylaşmaya sıra geldi. Şimdi isterseniz biraz bahsedelim Pastel Spring Blush On nasıl bir allıkmış.
Aşağıda fotoğrafta gördüğünüz gibi turuncu bir ambalaja sahip. Üzerinde çiçek desenleri var aynı şekilde allıkta da aynı desen mevcut.  5 gr olan bu allığın bir de aynası var ki benzer ürünlerde en sevdiğim.


Bahsettiğim gibi bendeki renk şeftali tonlarda biraz da turuncu. Aslında bu tonlarda kaç allık kullandım bilmiyorum ama makyaja başladığım ilk günlerden beri, minimum makyaj yaptığım günlerden beri allık ve maskaralara ayrı bir ilgi duydum. O sebeple gördüğümü, bütçeme uygun olanı alırım. Ama Allah'tan bazı arkadaşlar gibi bunları stok yapıp turşusunu kurma peşinde olmadım hiç. Blog yazmadan önce de sonra da aldıklarımı hep paylaştım çevremle, paylaşmaya da devam ediyorum. Neyse sosyal mesajımızı da verdiğimize göre devam edelim. Ben mat allık insanıyım ve bu allığı da bir online alışverişimde mat diye düşünerek aldım. Tam mat olmasa da ona yakın, sim değil ama hafif ışıltı içeren bir allık oldukça da sevdim. 
Pigmentasyonu gördüğünüz gibi aşırı değil ama zayıf da değil. Günün tamamını dışarıda geçireceksem yanıma alıyorum ama bir kaç saat için çıktıysam evde sürdüğümle kalıyor. Tozutma olayı çok az diyebilirim. Fiyatına göre başarılı bir ürün. Dediğim gibi küçük olması ve aynası olması da oldukça pratik geldi bana. Bereketli olduğunu da şuraya ekleyeyim. O kadar zaman kullandım, üzerindeki desenler bile daha yeni siliniyor. 
Pastel Spring Blush On bir çok kozmetik mağazasında bulabileceğiniz gibi online kozmetik siteleri ve www.pastelshop.com adresinde de bulabilirsiniz.
Not:Pastel Spring Blush On 14 kullananlar ve sevenler çokk fazla. Onu da alacağım bulduğumda.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Sevgiler
Devamını Oku »

Hangi Kozmetik Ürünün Ömrü Ne Kadar?

Hangi Kozmetik Ürünün Ömrü Ne Kadardır?
makyaj-malzemesi-son-kullanim-tarihi



Kremlerin son kullanma tarihi var mıdır ?

Fondötenin son kullanma tarihi olur mu?

Türk kadınları, süresi geçen kozmetik ürünleri kullanmaya devam ediyor.  
Araştırmalara göre sadece 4 kadından 1’i makyaj malzemelerinin son kullanma tarihine dikkat ediyor. Hatta süresi geçtikten sonra 6 yıl kullanma devam ediyor. Kadınların en uzun süre kullandığı kozmetik malzemelerinin başında göz farı geliyor.

Her şey gibi makyaj malzemelerinin de bir kullanım süresi var. Ancak yapılan araştırmalara göre sadece 4 kadından 1’i makyaj malzemelerinin son kullanma tarihlerine dikkat ediyor. Hatta süresi geçtikten sonra 6 yıl kullanma devam ediyor. Kadınların en uzun süre kullandığı kozmetik malzemelerinin başında göz farı geliyor. Normalde göz farının kullanım süresi 1 yıl, ancak Avrupa’da bu oran 6 yıl uzuyor! 2 yıllık ruju 4 yıl, 1 yıllık fondöteni 3 yıl kullanan kadınlar sağlıklarını riske attıklarını bilmiyor. 6 aylık kullanım süresi olan maskara ise genellikle 2 yıl boyunca makyaj çantasındaki yerini koruyor. 2 yıllık pudralar ise 3 yıl kullanılıyor.

Oysa tarihi geçen kozmetik malzemelerinin yol açtığı bakteriler ve toksinler çok ciddi hastalıklara yol açabiliyor. Örneğin tarihi geçmiş bir göz kalemi ya da fondöten ciddi enfeksiyonlara neden oluyor.

PAO İŞARETİNE BAKIN
100 yıllık İtalyan kozmetik markası Deborah Milano marka müdürü, kadınların makyaj malzemelerini atmaya kıyamadığına dikkat çekiyor. ‘Kadınlar gıdada kullanım süresine dikkat ediyor. Örneğin sütün tarihi geçmişse hemen atıyor. Ancak söz konusu kozmetik malzemeler olduğunda genellikle kullanım süresine dikkat edilmiyor. Bir kozmetik malzemesini atarken 2 kere düşünüyor. Oysa kullandığınız kozmetik ürünler de tükettiğiniz gıdalar kadar fresh ve taze olmalı’ diyor.
Ürünlerin son kullanım tarihleri ambalajları üzerinde belirtiliyor. Başka önemli bir nokta ise açıldıktan sonra ürünü kullanabileceğiniz süreyi gösteren PAO (Period After Opening yani açıldıktan sonraki raf ömrü) işareti. Bu işaret kapağı açık kavanoz resminin içinde sayı ve “M” harfinden oluşuyor. Kavanoz şeklinin içinde “3M” yazıyorsa bu ürünün açıldıktan sonra 3 ay içinde tüketilmesi gerektiğini gösteriyor.

2 HAFTADA 1 YIKAYIN
Kozmetik ürünlerinin tıpkı kıyafetler gibi düzenli olarak temizlenmesi gerektiğini belirten Aylin Öztürk, kozmetik ürünlerin ömrünün uzatılması için de şu tavsiyelerde bulunuyor:
*Fırçaları 2 haftada bir yıkayın. Süngerleri ise her kullanımdan sonra mutlaka yıkayın. *Kullandığınız ürünü açık bırakmayın. Kapağını mutlaka sıkı sıkı kapatın.
* Fırçaları nemli havlu gibi yerlerin üzerine bırakmayın.
*Ürünler, aşırı sıcağa maruz kalmamalı. Aynı zamanda kozmetik ürünleri, banyo gibi nem oranının yüksek olduğu yerlerde de bırakılmamalı.
*Göz kalemlerini düzenli olarak kalemtıraş yardımıyla açın. Böylece üzerinde bakterilerin oluşumunu ve olası göz enfeksiyonlarını engellemiş olursunuz.
*Kozmetik malzemelerini kullanmadan önce mutlaka ellerinizi yıkayın.
*Kozmetik malzemelerinizi başkalarıyla paylaşmayın.
*Rengi ve kokusunda değişiklik fark ettiyseniz hemen atın.
*Ürünü en son ne zaman kullandığınız hatırlamıyorsanız, bir daha kullanmayın.

 Hangi ürünün ömrü ne kadar?
 Oje: 36 ay
 Göz farı: 12 ay
 Ruj: 24 ay
 Maskara: 6 ay
 Fondöten: 12 ay
 Allık: 18 ay
 Eyeliner: 6 ay
 Göz kalemi: 24 ay
 Kapatıcı: 8 ay
 Pudra: 24 ay
 Dudak kalemi: 1 yıl

Bozulduğu nasıl anlaşılır?
Fondöten: Kıvamı eskiye oranla daha koyudur, uygularken topakçıklar oluşur, renginde ve kokusunda değişiklikler meydana gelir. Fondöteninizin uzun ömürlü olmasını istiyorsanız her kullanımdan sonra ağzını silin ve sıkıca kapattığınızdan emin olun. Fondöteni ışıklı, sıcak ve nemli ortamlarda bırakmayın.

Rimel: Kurur ve zor sürülür. Kadınlar genellikle kurumuş rimeli sulandırarak kullanmaya devam eder. Göz sağlığınız için kurumuş bir rimeli asla sulandırarak kullanmayın.

Ruj: Renk ve kokuları değişir, yumuşar ve yağlanır. Rujlarınızın daha uzun ömürlü olmasını istiyorsanız aşırı sıcak ve soğuk ortamlardan uzak tutun.

Oje: Akıcılığını yitirip koyulaşır, renk verici madde solüsyondan ayrılıp şişenin dibine çöker, rengi değişir, parlaklığını yitirir. Her kullanımdan sona şişenin ağzını asetonla temizleyin.

*basın bültenidir*


Devamını Oku »