Toplu Taşıma Araçlarında Yaşanan Kabuslar!

toplum-kurallari
Fotoğraf bana ait değil


Merhaba Arkadaşlar,
Bugün toplu taşıma araçlarında yaşadığımız olumsuzlukları yazmak istedim. Toplu taşıma araçlarında uyulması gereken kuralların en önemlilerinden bahsetmek istiyorum. Koku sorunu! Uzun yıllardır toplu taşıma araçlarını çok nadir kullanıyorum ve çoğunlukla mesai giriş-çıkış saatleri olmamasına dikkat ediyorum. Elimden geldiği kadar tabi.
Dün bir arkadaşımla buluşacaktım, mesafe kısaydı minibüsle gideyim dedim. Geçen minibüslerde yer yok. Bari taksiye bineyim dedim, hava yağmurlu bir tane taksi durmadı. 20 dakikalık bir beklemeden sonra bir minibüs geldi ayakta durmaya yer vardı en azından, bindim. Yaklaşık 7-8 dakikalık bir yolculuk olacaktı. Trafik sıkışık olduğundan 20 dakika sürdü ve o yirmi dakikayı ben nasıl geçirdim? Nasıl hadise çıkarmadan o minibüsten indim bilmiyorum.
Ayakta dikiliyorum, yanımda da kadın erkek bir sürü insan dip dibe. Oturanlara bakıyorum bu soğukta üstünde sağı solu sarkmış bir hırka elinde 2 bin liralık telefon oyun oynayan bir genç. Yanında kapüşonu ile kafasının tamamını kapatmış bir genç daha. Kimseye yer verme gibi bir düşünceleri olmadığı hallerindeki pişkinlikten belli. Onlara içimden söylenirken sol tarafıma dönmemle cinnetin eşiğine gelmem bir oldu. Adamın biri hemen solumda; nefesini dışarı vermesi ile benim tansiyon dibe indi, bayılacaktım. Şu an hala sabrımdan dolayı kendimi kutluyorum. Neyse o sırada bir yolcu indi kapı açıldı, hava gelince kendime geldim biraz. Kaptana seslendim "kapı açık kalsın, içerisi çok havasız" diye. Bir iki dakika sonra da indim zaten.
Arkadaşımla buluşacağımız kafeye girdim, mantomu çantamı koymaya çalışıyorum sandalyeye, bir odun adam da orada. Yerinden kıpırdamıyor herif "şundan alayım hırsımı" dedim bir an.
Şimdi olayın muhataplarına sesleniyorum! Sarımsak yediyseniz, alkol aldıysanız, sigarayı yeni içtiyseniz lütfen ama lütfen toplu taşıma araçlarını kullanmayın. Kimse sizin kokunuzu çekmek zorunda değil. Hele sıcaklarda hiç çekilmezsiniz. Banyonuzu yapın, ter kokusu için önleminizi alın. Ciddi narkoz etkisi yapıyorsunuz. Sizin karınız, kocanız, çocuklarınız yok mu? Onlar nasıl katlanıyor size bilemiyorum ama bizim hiç bir mecburiyetimiz yok. Bir de terli bedenlerine güzel kokmak için deodorant sıkanlar, roll on sürenler filan var. Siz daha iğrençsiniz! Acil kendinize çeki düzen verin veya kendinizi imha edin.
Sadece toplu taşıma araçlarında değil, AVM, pazarlar gibi insanların bol olduğu yerlerde de bunlarla karşılaşmak mümkün.
Toplu olarak yaşamayı bilmeyenler her yerde kısaca. Dilerim bu yazı böyle dikkatsiz kişilerin karşısına çıkar da, bir parça olsun çeki düzen verirler kendilerine ve benim de toplum sağlığına bir faydam olur.
Sevgiler


"Toplu Taşıma Araçlarında Yaşanan Kabuslar!" için 22 yorum:

  1. Toplu taşıma araçları kullanmak bir medeniyettir ve bu biz bu medeniyeti yitireli çoookk uzun zaman olmuş...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bekarken işe toplu taşıma araçları ile gider gelirdim. Bu kadar değildi saygısızlık. Dediğiniz gibi bu da zamanla yitirilenler arasında.
      Sevgiler

      Sil
  2. Toplu taşıma araçlarında benim de çok rahatsız olduğum konuyu ele almışsınız.Bu tip insanlar öncelikle kendini nasıl iyi hisseder anlayamıyorum.İnsanın önce kendisine saygısı olması lazım ki sonra çevresine olsun...
    Kaleminize sağlık.İnşallah yazı ulaşması gereken kişilere ulaşır ...

    YanıtlaSil
  3. çok güzel bir yazı olmuş canım ve her kelimesine katılıyorum.Saygı kelimesini hayatlarına sokmadıkları sürece bu da zor.

    YanıtlaSil
  4. Ah canım ah benim yıllardır toplu taşıma araçlarını kullandığım da söylediğim bir laf vardır .Her an taksi kullandığım dan değil bu serzeniş çünkü annemle yola çıktığım zamanlar hariç sürekli toplu taşıma araçları ile yolculuk yapıyorum.
    Suya sabuna dokunun lütfen ! yani her an mutfakta pişen yemeğin soğan kokusuna benzer bir kokuyla karşılaşma tehlikesiyle yüzyüze :) daha doğrusu burun buruna kalıyoruz. Duş almak için yüzme bilmeye gerek yok denize görmeyecek sinir korkmayın boğulmazsınız.
    Çok da zor değil yani sabah akşam duş alacaksın hem yorgunluğun gidecek, hem de miss gibi kokup ferahlayacaksın kardeşim ama nerde...
    Tabi onların da kendilerine göre haklı sebepleri olabilir ama yine de dikkat etmek lazım gelelim kuru fasulyenin faydalarına der misali sarımsağın sağlık için önemi büyük bunun aksini iddia etmiyoruz tabi ama diş fırçalamak yada mentollü sakız yada şeker tüketmek de mi zor anlamam hadi param yok alamıyorum deseler dahi, karanfil çığneyip yola çıkın bari ...
    Bir dokundun bin ah işittin yine ...
    Kendisine saygısı olan her insanın karşısındakine de aynı saygıyı göstermesi gerektiğine inanıyorum ve ekliyorum temizlik imandan gelir...
    Neyse ben biraz daha yazarsam post yayınlamış kadar olacağım senin sayfanın yorum bölümünü daha fazla işgal etmeyeyim tatlım.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  5. Merhaba,
    Az bile yazmışsınız diyebilirim.
    Tek sorun koku mu? Kesinlikle değil.
    Gerek ayakta, gerek otururken olsun, yapılan saygısızlıkların haddi hesabı yok. Koltuk kapmak için önündeki insanı ittirenler, otururken yanındaki bayanları rahatsız eden erkekler, inenlere yol vermeyen insancıklar, ilerde boş yer olmasına rağmen, ısrarla ilerlemeyip öndeki yolcuları sıkıştıranlar... Daha neler neler. Evet, medeniyetimizi gerçekten yitirdik ne yazık ki.
    Bu hadiseler karşısında, aklıma Osmanlı'dan kalma bir menkıbe geldi:
    Beylerbeyi'nde vapur iskeleye yanaştığında, herkes birbirine "buyurunuz beyefendi", "estağfirullah, siz buyurunuz beyefendi" diye yol verirmiş. Yol verme faslı uzun sürer, artık vapurun kalkış saati gelirmiş. Böyle diye diye, o beldenin ismi "Beylerbeyi" olarak kalmış. Şimdi o medeniyete gerçekten hasret kaldık. Günümüzdeki bu nezaketsizlikler karşısında, artık ben de toplu taşıma araçlarına mecbur kalmadıkça binmiyorum. Fen ve teknik bilgilerinde ilerlesek de, ahlaki anlamda mütemadiyen gerilemekteyiz. Umarım artık bu kötü gidişat bir son bulur ve güzel, yaşanılası bir topluma kavuşuruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısınız. Diğer konulara girersem sayfalarca uzardı. Son bulmasını inanın beklemiyorum, asla umudum yok. Belki biraz düzelme olursa o bile mutlu eder beni.
      Sevgiler

      Sil
  6. toplu taşıma araçlarını sürekli kullanmak zorunda kalan biri olarak (eee malum öğrencilik) araca binsem şükrediyorum. kokuyu falan geçtim bende artık.. güzel yazı olmuş elinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  7. eşime toplu taşımalara izin vermediği konusunda hak veriyorum :( şu hale bak:(

    YanıtlaSil
  8. Aynı şeyleri yaşamamış kaç kişi var . Bilemiyorum.
    Artık kimse kimseyi umursamaz hale gelmiş. Nereye gidiyoruz böyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnanın nereye gittiğimizi ben de bilmiyorum.

      Sil
  9. insanların kendisine saygısı yok ki başkalarına olsun :( toplumda eğitim şart ama eğitim de sadece okulla olmuyor ailenin çocuğunu düzgün eğitmesi kendine saygılı bireyler yaratacaktır ama çoğu ailede bilinç yok :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet olayın dibinde eğitim eksikliği var. Oğlum artık bir yetişkin sayılır, o dışarı çıkmadan yanına yaklaşıp ona hissettirmeden nasıl koktuğunu kontrol ediyorum, konuşurken dişlerini fırçalamış mı bakıyorum. Toplu taşıma araçlarında yer verme detayını ona anlatalı çok uzun zaman oldu.

      Sil
  10. Konuyu açık ve net bir şekilde ele almışsınız. Hedefine ulaşır mı bilmiyorum... Umut var mı hiç zannetmiyorum. her zamanda her devirde muhakkak sadece kendini düşünen, ben rahatsam sorun yok mantığında olan insanlar mutlaka oluyor... Maalesef...

    YanıtlaSil
  11. Çok güzel anlatmışsınız,ben gençlerin yer vermesinden çok koku olayına takığım,keşke herkes sadece kendini düşünmek yerine başkalarınıda düşünse.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biz millet olarak empatiyi bilmiyoruz yazık ki

      Sil